Borsa İstanbul güne yatay başladı
Borsa İstanbul güne yatay başladı
İçeriği Görüntüle

Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) ağustos ayına dair açıkladığı enflasyon verileri, milyonlarca kişinin merakla beklediği kira artış oranını da belirledi. Açıklanan güncel verilere göre, enflasyon ağustos ayında yüzde 2,04 artarken, yıllık bazda yüzde 32,95 seviyesine ulaştı. Bu rakamlarla birlikte, eylül ayında kira sözleşmesini yenileyecek milyonlarca kiracı için tavan oran yüzde 39,62 olarak açıklandı.

Geçtiğimiz ay kira artış sınırının yüzde 43,23 seviyesinde olduğuna dikkat çekildiğinde, yeni açıklanan oran birkaç puanlık bir düşüş anlamına geliyor. Ancak Türkiye’nin büyük metropollerinde uzun zamandır artan konut fiyatları ve kiralar düşünüldüğünde, bu oran hâlâ yüksek kira maliyetlerinin devam edeceğini işaret ediyor. İstanbul, Ankara ve İzmir başta olmak üzere nüfus yoğunluğunun fazla olduğu illerde aileler, öğrenciler ve çalışanlar bu kararın bütçelerine nasıl yansıyacağını tartışmaya başladı.

Yaz tatilinin sona ermesiyle üniversite öğrencilerinin de şehirlere dönmesi, kiralık daire arayışlarını artırdı. Bu durum, piyasada fiyatların yukarı yönlü baskı altında kalmasına yol açarken, yüzde 39,62 tavan oranı bile kiracılara büyük bir yük bindirmiş durumda.

İşyerlerinde yükselen maliyetlere yeni bir yük daha eklendi

Tavan oran yalnızca vatandaşların yaşadığı konut kiralarını değil, aynı zamanda işyeri kiralarını da kapsıyor. Özellikle küçük esnaf, kafe, restoran ve ofis sahipleri için artan kira ödemeleri işletme maliyetlerinin en ağır kalemlerinden biri haline gelmiş durumda.

Ekonomistler, iş dünyasında yaşanan kira baskısının sadece kiracıları değil, doğrudan tüketiciyi de etkilediğine dikkat çekiyor. Artan maliyetlerin ürün ve hizmet fiyatlarına yansıması, enflasyonist ortamı besleyen unsurlar arasında gösteriliyor. Eylül ayında işyeri kira artış oranının yüzde 39,62 ile sınırlandırılması, bir ölçüde öngörülebilirlik sağlasa da, yüksek maliyet baskısı esnaf açısından ciddi bir sorun olmaya devam edecek.

Son dönemde birçok işletmenin kira anlaşmazlıkları yüzünden dükkan kapattığı ya da taşındığı biliniyor. Kira yükünü kaldıramayan küçük işletmelerin, özellikle büyük şehirlerde müşteri trafiği fazla olan bölgelerden çekilmek zorunda kaldıkları sık sık gündeme geliyor.

Uzmanların çağrısı: Kira krizinin çözümü yapısal adımlarda

Tavan oranların düzenli olarak açıklanması kısa vadede kiracıları koruyan bir unsur olsa da, uzmanlar bunun yeterli bir çözüm olmadığını vurguluyor. Barınma krizinin önlenebilmesi için yeni konut üretimine hız verilmesi, kiralık arzının artırılması ve sosyal konut projelerinin genişletilmesi gerektiği belirtiliyor.

Hukukçular, kiracılar için önemli bir noktaya da dikkat çekiyor: Ev sahiplerinin kira artışını tavan oranın üzerinde talep etmeleri yasal olarak geçersiz. Kira kontratlarında belirtilen tavan sınırın aşılması halinde, kiracıların hukuki haklarını kullanabilecekleri hatırlatılıyor. Ancak uygulamada birçok kiracının ev sahibiyle sorun yaşamamak için yüksek talepleri kabul etmek zorunda kaldığı da dile getiriliyor.

Öte yandan, gelirlerin enflasyon karşısında gerilemesi, kiracıların ödeme gücünü azaltıyor. Uzmanlar bu durumun gelecek aylarda toplumsal gerilimi artırabileceğini belirtiyor. Yüksek kira bedelleri, özellikle orta ve dar gelirli kesimler için büyük ekonomik baskı yaratırken, öğrenciler de en çok etkilenen gruplar arasında yer alıyor.

Kaynak: haber merkezi