Üniversite diplomasının önce sahte olduğunu iddia edenler, sonra iki üniversite arasındaki geçişin usule uygun olmadığını söylediler. Ekrem İmamoğlu’nu böylelikle Cumhurbaşkanlığı yarışından dışarı atma çabasını gösterdiler.
Kafalarında gizli ajandaları olan bazı kişiler, Türkiye’de siyasetin ve hayatın akışının normal olmasından rahatsızlık duyuyorlar. Her saldırıda desteği artan Ekrem İmamoğlu da böylesi insanlar karşısında toplum nezdinde güçleniyor.
Bu yapıya medyadan ve sosyal medyadan bazı isimler destek veriyor. Bir dönemin AK Parti mağduru oldu diye kendisine sağlıklı insanların büyük destek verdiği “gazeteci” demeye dilimin varmadığı Nedim Şener. Biz onu Milliyet Gazetesi yıllarından yanlış tanımışız. Bir başka isim ise siyasetten adeta şutlanan Melih Gökçek. Aklı sıra dalga geçen ifadelerle Ekrem İmamoğlu’nu yaralamak istiyor.
İstanbul’da AK Partiyi perişan eden Ekrem İmamoğlu’nun elinden aldığı başkanlığı daha fazla oy alarak, bir tehlikeli senaryoyu yok etmedi mi İmamoğlu. Daha seçime hayli zaman varken korkular dağları aştı sanki.
Büyük destek var
Bazı isimler sosyal medyadan İmamoğlu’nun Cumhurbaşkanı adaylığını soruyorlar. Bunlardan birisi de gazeteci Ruşen Çakır oldu. Twitter’da hızlı bir anket yaptı. Kılıçdaroğlu için “Kesinlikle evet” ve “Mecburen evet” diyenlerin oranı yüzde 38 olmuş. İmamoğlu’nda ise yüzde 65 evet var “Kesinlikle evet” diyenlerin oranı yüzde 65; “Mecburen” diyenlerin oranı ise yüzde 18,9.
Bu anketler elbette iktidar sahiplerini huzursuz ediyor. AK Parti’nin bir önceki seçimde oynadığı tüm kozlar tutunca iktidar kendilerinde kalmıştı. Bu kez kaymayacağını görüyorlar ve İmamoğlu’nu yarıştan nasıl koparacaklarını hesaplıyorlar.
Çok önemli bir ayrıntı da İmamoğlu’nun İstanbul’da AK Parti seçmeninden gördüğü destek. BU anlayış Türkiye geneline de yayılabilir. Üstelik İmamoğlu Kürt seçmenden de destek alabilecek bir aday. Tüm bunlara baktığımızda bazılarının korkularının anlamsız olmadığını da söyleyebilirim.