Türkiye ekonomisinin lokomotif sektörlerinden biri olan ve yüzlerce alt sektörü besleyen inşaat sektöründe, maliyet çanları çalmaya devam ediyor. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan Temmuz 2025 İnşaat Maliyet Endeksi verileri, sektördeki maliyet baskısının sürdüğünü ve bir ev veya altyapı projesi inşa etmenin bir önceki yıla göre çok daha pahalı hale geldiğini gözler önüne serdi. Verilere göre, inşaat maliyet endeksi, 2025 yılının Temmuz ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 22,98 oranında artış gösterdi. Aylık bazda ise artış yüzde 1,41 olarak kaydedildi. Ancak rakamların derinine inildiğinde, maliyet artışının karakterinin değiştiği ve asıl yükün malzeme fiyatlarından ziyade, işçilik giderlerinden kaynaklandığı dikkat çekiyor. Bu tablo, hem yeni konut sahibi olmak isteyen vatandaşları hem de sektördeki müteahhitleri zorlu bir dönemin beklediğine işaret ediyor.

Maliyet artışının şampiyonu işçilik oldu

TÜİK'in açıkladığı detaylı veriler, inşaat maliyetlerindeki yıllık artışın arkasındaki ana dinamiğin işçilik maliyetleri olduğunu net bir şekilde ortaya koyuyor. Verilere göre, son bir yıl içinde malzeme endeksindeki artış yüzde 18,98'de kalırken, işçilik endeksindeki artış ise tam yüzde 31,00 olarak gerçekleşti. Bu durum, geçtiğimiz dönemlerde demir, çimento, cam gibi temel inşaat malzemelerindeki fiyat artışlarıyla gündeme gelen sektörde, makasın artık tamamen işçilik ücretleri lehine açıldığını gösteriyor.

Aylık bazda bakıldığında ise, malzeme endeksindeki artış yüzde 1,79 iken, işçilik endeksindeki artışın yüzde 0,72 gibi daha sınırlı bir seviyede kalması, son dönemdeki ücret ayarlamalarının etkisinin yavaşladığı ancak yıllık bazdaki büyük farkın maliyetler üzerindeki baskısını sürdürdüğünü gösteriyor. Sektör temsilcileri, bu durumu, asgari ücret artışları, yüksek enflasyon nedeniyle çalışanların alım gücünün korunmasına yönelik yapılan ara zamlar ve nitelikli usta bulmanın giderek zorlaşması gibi faktörlere bağlıyor. Artan yaşam maliyetleri karşısında çalışanların ücret beklentilerinin yükselmesi, doğrudan inşaat maliyetlerine yansıyarak, müteahhitlerin bütçe planlamalarını altüst ediyor.

Konut inşaatında maliyetler yüzde 22,81 arttı

Milyonlarca vatandaşın en temel gündem maddesi olan konut fiyatlarını doğrudan etkileyen bina inşaatı maliyetlerinde de benzer bir tablo hakim. Bina inşaatı özelinde maliyet endeksi, bir önceki aya göre yüzde 1,21, bir önceki yılın aynı ayına göre ise yüzde 22,81 oranında arttı. Bu kalemin alt kırılımları incelendiğinde, işçilik maliyetlerindeki ezici üstünlük daha da belirginleşiyor.

Bina inşaatında malzeme maliyetleri son bir yılda yüzde 18,90 artarken, işçilik maliyetlerindeki artış yüzde 30,35'i buldu. Bu rakamlar, yeni bir konut projesine başlayan bir müteahhidin, bir yıl öncesine göre sadece işçilik için neredeyse üçte bir oranında daha fazla ödeme yapmak zorunda kaldığı anlamına geliyor. Bu durum, kaçınılmaz olarak sıfır konut fiyatlarına zam olarak yansıyor ve ev sahibi olma hayali kuran dar ve orta gelirli vatandaşlar için durumu daha da zorlaştırıyor. Artan maliyetler, aynı zamanda kentsel dönüşüm projelerinin fizibilitesini de olumsuz etkileyerek, riskli yapılarda oturan vatandaşların yeni ve güvenli konutlara kavuşma sürecini yavaşlatma riski taşıyor.

Yol, köprü, altyapı projelerinde maliyet baskısı daha da yüksek

İnşaat maliyetlerindeki artış, sadece vatandaşın konutunu değil, aynı zamanda devletin ve yerel yönetimlerin yürüttüğü kamu yatırımlarını da etkiliyor. Yol, köprü, tünel, baraj gibi altyapı projelerini kapsayan bina dışı yapılar için inşaat maliyet endeksindeki yıllık artış, yüzde 23,51 ile konut inşaatını bile geride bıraktı.

Gözler Merkez Bankası’nda
Gözler Merkez Bankası’nda
İçeriği Görüntüle

Bu alanda da işçilik maliyetleri zirvede yer alıyor. Bina dışı yapıların inşasında son bir yıllık malzeme maliyeti artışı yüzde 19,21 olurken, işçilik maliyetlerindeki artış yüzde 33,32 gibi rekor bir seviyeye ulaştı. Bu durum, kamu bütçesinden finanse edilen büyük altyapı projelerinin başlangıçta öngörülen maliyetlerinin çok üzerine çıkmasına neden oluyor. Bu da ya ek bütçe ihtiyacı doğuruyor ya da projelerin ilerleyişini yavaşlatarak kamu hizmetlerinde aksamalara yol açabiliyor. Aylık bazda bakıldığında ise bina dışı yapılardaki toplam maliyet artışı yüzde 2,06 ile genel ortalamanın üzerinde seyretti.

Sektör ne bekliyor?

TÜİK'in açıkladığı Temmuz ayı verileri, inşaat sektörünün önümüzdeki dönemde de maliyet baskısıyla yüzleşmeye devam edeceğini gösteriyor. Özellikle işçilik maliyetlerindeki yüksek seyrin devam edip etmeyeceği, sektörün gelecekteki fiyatlama davranışları ve yatırım iştahı üzerinde belirleyici olacak. Artan maliyetler ve düşen alım gücü nedeniyle daralan iç talep, müteahhitleri zorlu bir denge oyunu oynamaya itiyor. Bir sonraki inşaat maliyet endeksi verileri 10 Ekim 2025 tarihinde açıklanacak ve sektör, maliyetlerdeki ateşin düşüp düşmeyeceğini görmek için bu verileri yakından takip edecek. Ancak mevcut tablo, hem ev sahibi olmak isteyenler hem de sektör profesyonelleri için zorlu bir sonbahar ve kış döneminin habercisi niteliğinde.

Kaynak: HABER MERKEZİ