KAZİM BOZKURT/İzmir Valiliği, çevre dostu teknolojilerin yaygınlaşması adına önemli bir projeye daha yeşil ışık yaktı. Kemalpaşa ilçesine bağlı Ulucak Cumhuriyet Mahallesi, Çınarlıkuyu Mevkii'nde kurulması planlanan biyoteknoloji tesisi için yapılan Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) başvurusu sonuçlandı. Valilik, Tarya Bioteknoloji Organik Tarım Gıda Turizm Sanayi İç ve Dış Ticaret A.Ş. tarafından sunulan proje dosyasını inceleyerek "Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli Değildir" kararını verdi.
Toplamda 2 bin 137 metrekarelik bir parsel üzerinde, bin 246 metrekarelik kapalı alanda faaliyet gösterecek olan tesis, tarımsal üretimin kanayan yarası olan bitkisel atıkları birer hammaddeye dönüştürmeyi hedefliyor. Bölgedeki budama atıkları ve işlem görmemiş orman ürünleri, bu tesiste işlenerek tarım ve hayvancılık sektörü için hayati öneme sahip ürünler haline getirilecek.
Milyonluk yatırımla yılda 2 bin 400 ton üretim
Proje tanıtım dosyasında yer alan verilere göre, tesisin toplam yatırım bedeli 6 milyon 845 bin 360 TL olarak belirlendi. Tam kapasiteyle faaliyete geçtiğinde günde 32 ton, yılda ise yaklaşık 9 bin 600 ton atık hammaddeyi işleme kapasitesine sahip olacak olan işletme, bölge istihdamına da katkı sağlayacak. Tesiste 8 personelin çift vardiya sistemiyle çalışması planlanıyor.
Kurulacak olan 4 adet piroliz kazanı ve toplam 8 reaktör sayesinde, atıklar yüksek ısıda işlemden geçirilerek günde 8 ton "biyoçar" (biyokömür) üretilecek. Bu da yıllık bazda 2 bin 400 tonluk bir üretim kapasitesine tekabül ediyor. Sadece katı ürünle sınırlı kalmayan tesis, işlem sırasında açığa çıkan gazları da değerlendirerek günde 64 litre, yılda ise 19 bin 200 litre "odun sirkesi" üretecek.
Oksijensiz ortamda mucizevi dönüşüm: Biyoçar nedir?
Tesisin kalbini oluşturan "piroliz" teknolojisi, organik maddelerin oksijensiz ortamda yüksek sıcaklıklara maruz bırakılarak parçalanması prensibine dayanıyor. Bu işlem sırasında atıklar yanmadan karbonlaşarak, neredeyse saf karbon formundaki "biyoçar"a dönüşüyor. Elde edilen bu siyah mucize, tarımda toprak düzenleyici olarak kullanıldığında su tutma kapasitesini artırıyor ve bitki verimliliğini yükseltiyor. Ayrıca hayvancılık sektöründe yem katkı maddesi olarak da değerlendirilebiliyor.
Sistemin bir diğer çıktısı olan odun sirkesi ise, piroliz sırasında oluşan sentez gazının damıtılmasıyla elde ediliyor. Doğal bir bitki besini ve böcek kovucu olarak bilinen odun sirkesi, kimyasal ilaçlara alternatif doğal bir çözüm sunarak organik tarımı destekliyor. Tesis, bu döngüsel üretim modeliyle hem atık sorununa çözüm üretiyor hem de tarımsal girdilerde dışa bağımlılığı azaltacak ürünler ortaya koyuyor.
Çevreci üretim modeliyle sıfır atık hedefi
Proje, sadece üretim kapasitesiyle değil, çevreye duyarlı işletme anlayışıyla da dikkat çekiyor. "Sıfır Atık" prensibiyle yönetilecek olan tesiste, üretim sürecinde oluşacak her türlü atık kaynağında ayrıştırılarak geri kazanım firmalarına gönderilecek. İşletme aşamasında oluşacak evsel atıksular ise sızdırmaz fosseptiklerde toplanarak İZSU denetimindeki vidanjörlerle bertaraf edilecek, böylece yeraltı sularının kirlenmesinin önüne geçilecek.
Ayrıca piroliz kazanlarında reaksiyon başlatıldıktan sonra, sistemin kendi ürettiği sentez gazı yakıt olarak geri kullanılarak enerji verimliliği sağlanacak. İzmir-Manisa Planlama Bölgesi 1/100.000 Ölçekli Çevre Düzeni Planı'nda "Kentsel Gelişme Alanı" olarak işaretlenen bölgede yükselecek olan tesis, tarımsal sanayinin modernleşmesi adına Kemalpaşa için stratejik bir yatırım olarak değerlendiriliyor.
