Öyle günler yaşıyoruz ki,
Kimse kimseye inanmıyor.
Asık yüzlü olduk hepimiz,
Tarihte böyle zamanlar hep var.
Ne zaman adalete olan inanç,
Eksilmiş ya da azalmış,
İşte o zaman yüzler asılmış.
Toplumları bir arada tutan şey,
Aslında adalet duygusu,
Bu yüzden de eskiden kadılık,
Şimdi ise hakimlik çok önemli.
Zamanında İmam-ı Azam ile,
Tartışıp galip çıkan görülmemiş.
Hem derya gibi ilmi,
Hem de zeka ve mantığı ile
Tartışmalardan galip çıkıyordu.
Abbasi Halifesi Me’mun,
İmam-ı Azam’ı çok takdir ederdi.
İşte bu yüzden de,
Kufe’ye kadı yapmak istiyordu.
Birgün İmam-ı Azam'ı çağırdı,
Ve bu niyetini açıkladı.
İmam-ı Azam zekasıyla meşhur.
Yönetimin yanlışlıklarına,
Alet olmamak için
Bu teklifi kabul etmedi.
"Ben kadılık yapamam" dedi.
Halife de herkes de kabul ederdi ki,
Ondan iyi kadılık yapacak olmazdı.
Bu nedenle Halife sert çıktı:
"Yalan söylüyorsun,
En iyi sen kadılık yaparsın" dedi.
Aradan bir süre geçti.
Düşünmeye zaman isteyen,
İmam-ı Azam yeniden,
Halifenin karşısına çıktı.
Halife kendinden emindi.
Söylediği her sözün,
Emir sayılacağını düşünüyordu.
İmam-ı Azam'a dönerek,
Kendisine verdiği sürede,
Düşünüp taşınarak,
Ne karara vardığını sordu...
Kendinden emin İmam-ı Azam,
Akan suları durduracak
Şu cevabı verdi:
"Eğer ben yalan söylüyorsam,
Yalan söylediğim için kadılık yapamam.
Çünkü yalancıdan kadı olmaz.
Eğer yapamam dediğim zaman,
Doğru söylüyorsam,
Sözümün gereği kadılık yapamam.
O halde son sözüm odur ki,
Her iki halde de kadılık yapamam."
Kıssadan hisse,
Eğer kadı olacaksanız,
İnancınıza ve adalete güveneceksiniz,
Eğer işler yanlış gidiyor,
Ve yanlışlar karşısında,
Adil olup adalet sağlayamayacaksanız,
Boşverin, kadılık yapmayın.
Belki İmam-ı Azam olabilirsiniz o zaman.