Kamuda çalışan engellilerin yüzde 78’i, toplumda yaşayan engellilerin yüzde 91’i ayrımcılığa uğruyor. Araştırmaya katılanların yüzde 81’inin kamu emekçisi, yüzde 8’inin emekli, yüzde 11’inin sözleşmeli, esnaf, öğrenci gibi statülerde yer aldığı belirtildi.

Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Mayıs ayında yaptığı Engellilere Yönelik Ayrımcılık ve Kamu Hizmetleri Araştırmasının sonuçlarını açıkladı. KESK’in 530 kişi ile görüşerek yaptığı araştırma, engelli yurttaşlara yönelik ayrımcılığı açık ve net bir şekilde ortaya koydu. Katılımcıların yüzde 91’i engellilerin yaygın olarak ayrımcılığa uğradığını belirtirken, yüzde 78’i de kamuda çalışan engellilere ayrımcılık yapıldığını söyledi. Araştırma sonuçlarını basın toplantısıyla açıklayan KESK Eş Genel Başkanı Şükran Kablan Yeşil, raporu engelli yurttaşların haklarını savunma konusunda sorumluluk ve görev bilinciyle oluşturduklarını belirterek, “Engelliler istihdam, eğitim, sağlık, ulaşım başta olmak üzere pek çok hak ihlaline uğruyor. İçinde bulunduğumuz ağır koşullar, engelli haklarını savunan tüm kesimlerin görev ve sorumluluğunu artırıyor” dedi.

Araştırmaya katılanların yüzde 81’inin kamu emekçisi, yüzde 8’inin emekli, yüzde 11’inin sözleşmeli, esnaf, öğrenci gibi statülerde yer aldığını belirten Yeşil, 12 özel eğitim öğretmeninin de araştırma kapsamına dahil edildiğini söyledi. Yeşil, kamu emekçisi katılımcıların yüzde 19’unun engelli, yüzde 11’inin engelli yakını olduğunu, yüzde 48’inin ise engelli ve engelli yakını olmadığını belirttiği bilgisini verdi.


TEMEL HİZMET EKSİKLİĞİ

Araştırmanın engellilerin eğitim, sağlık, istihdam, sosyal güvenlik gibi temel hizmetlere erişilebilirlikte yaşanan eksiliği, kamu hizmetlerinin çok yetersiz olduğunu bir kez daha açığa çıkardığını söyleyen Yeşil, “Engelli yurttaşlar temel eğitim, sağlık, ulaşım, çalışma ve temsil haklarına erişimde ağır güçlükler yaşamaya devam etmektedir” diye konuştu. Engellileri toplumsal yaşamın dışına iten, bağımlılıklarını artıran politikalar nedeniyle Birleşmiş Milletler Engellilerin Hakları Sözleşmesi’nin de kağıt üstünde kaldığını vurgulayan Yeşil, “Araştırmamızın sonuçları ile teyit edilen tablo, engellilere yönelik hizmetlerdeki derin yetersizliğin yurttaşları müşteriye, kamu kurumlarını ticarethaneye dönüştüren mevcut anlayışla çözülmesinin mümkün olmadığını da tüm açıklığı ile ortaya koymaktadır. Çözüm, merkezine insanı, engelli yurttaşların temel hak ve özgürlüklerini alan kamusal bir politika oluşturmaktan ve derhal hayata geçirmekten geçmektedir. Söz konusu politika ekseninde ayrımcılığın önlenmesi ve gerekli kamusal hizmetlerin geliştirilmesi amacıyla engelli yurttaşlara yönelik kadro ve bütçe hak temelli bir şekilde artırılmalıdır” diye konuştu.

Araştırma verilerinden örnekler

 İŞ YERLERİNİN:

  • Yüzde 59’unda engelli otoparkı,

  • Yüzde 41’de engellilerin kullanımına uygun WC,

  • Yüzde 55’inde engelli erişimine uygun asansör,

  • Yüzde 58’inde engelli erişimine uygun geçit-yol- sarı çizgi ve benzeri zemin işaretleri,

  • Yüzde 76’sında engellilere uyumlu servis aracı,

  • Yüzde 73’ünde engel gruplarına uyumlu çalışma alanları YOKTUR.

AYRIMCILIK

Katılımcıların;

  • Yüzde 91’i Engellilere yönelik yaygın bir ayrımcılık var”,

  • Yüzde 78’i Kamuda çalışan engellilere yönelik bir ayrımcılık var”,

  • Yüzde 65’i Kamuda çalışan engellilere yönelik mobbing var”,

  • Yüzde 48’i Kamuda çalışan engelliler hizmet içi eğitim programlarına alınmadığını”,

  • Yüzde 42’si Kamuda çalışan engelliler kurum içi yükselme sınavlarında dışlanıyor/engellendiğini

  • Yüzde 42’si Ulaşımda Engellilerin Haklarına Uyulmadığını”, yüzde 45’i Engellilerin sorunsuz bir şekilde gidebildiği sosyal mekanlar (restoran, kafe, bar, sinema salonu, vb) olmadığını” ifade etmiştir.

YAŞAM ALANLARINDAKİ SORUNLAR

Katılımcıların;

  • Yüzde 51’i yaşadığı kentin Yol, alt/üst geçit, kaldırım, durak vb. yerlerinin engelliler için uygun olmadığını,

  • Yüzde 45’i yaşadıkları kentin okullarında engellilerin ayrımcılığa maruz kaldığını,

  • Yüzde 58’i kamu kurumlarında işitme engelliler için tercüman istihdam edilmediğini yüzde 23’ü ise bu konuda bilgisi olmadığını,

  • Yüzde 62’si yaşadıkları kentin engellilerin ulaşım imkanları açısından yetersiz olduğunu, çalışan engellilerin işine rahatça işe gidip-gelemediğini belirtmiştir.

KAMU HİZMETLERİ

  • Engellilerin en önemli sorunlarından biri olan işsizlik, istihdam ve yoksulluğa karşı kısmi bir çözüm sunan istihdam kotalarına ilişkin araştırmaya katılanların baskın görüşü kotaların yetersiz olduğu yönünde olmuştur.

  • Özel sektörde yüzde 3 olan istihdam kotası” hakkında katılımcıların yüzde 69’u, kamudaki yüzde 3 olan istihdam kotası” katılımcıların yüzde 67’si, Engelli bakım maaşı” için katılımcıların yüzde 62’si Hiç Yeterli Değil” görüşünü ifade etmiştir.

  • Katılımcıların yüzde 56’sı engellilere sunulan ”Ulaşım Desteklerinin”, yüzde 54’ü Tıbbi Medikal Cihaz Desteklerinin”, yüzde 43’ü Sağlık desteklerinin” yüzde 43’ü “evde bakım ve rehabilitasyon desteklerinin”Hiç Yeterli olmadığı” görüşünü ifade etmiştir.

  • Kamu hizmetlerine fiziki erişim hizmetlerinin hiç yeterli olmadığını” ifade edenlerin oranı yüzde 49 iken online erişim hizmetlerinin bile hiç yeterli olmadığını” ifade edenlerin oranı yüzde 33’tür.



İşitme engelliler, adalete erişimde sorun yaşıyor

İşitme Engelli ve Sağır Bireylere Yönelik Hukuki İzlem ve Tespit Raporu, İşitme Engelliler ve Aileleri Derneği ile Van İşitme Engelliler ve Aileleri Derneği tarafından yayımlandı. Av. Zeynep Çakır ve Av. Sinan Taşdemir’in kaleme aldığı raporda, işitme engelli ve sağır bireylerin adalet sisteminde yaşadıkları sorunlar ve çözüm önerileri ortaya koyuldu

Bir odada büyük bir filin olduğunun herkesçe bilindiğini ancak sorunu kimsenin dile getirmediği benzetmesinin yapan Av. Zeynep Çakı, adliyel, noter, duruşma salonları, mahkeme kalemleri, icra müdürlüklerinde yaşanan sorunların tespit edilerek rapora aktarılmasının ve raporun bu alanda çalışan avukat ve Sivil Toplum örgütleriyle zenginleştirilerek hukuk alanında bir kaynak olarak kullanılmasının, sorunların bilinirliği ve çözüme kavuşturulmasını kolaylaştırcağını söyledi. Çakır, “Ülkemizde halen işitme engelli ve sağır bireylerin adalete erişim noktasında yaşadıkları sıkıntılar bilinmiyor. İşitme engelli ve implantlı olmam nedeniyle hep gözlemlediğim sorunların çözümü olduğunu ancak uygulanmadığını ve bilinmediğini gördüğümde bu konuda rapor oluşturmak istedim. Rapor yazmakla iş bitmiyor bu raporun ilgili kurumlarca dikkate alınmasını ve her birey gibi işitme engelli ve sağır bireylerin de adalete erişmeleri gerektiğine dair farkındalık oluşturulmasını hedefliyoruz. Çözüm hazır sadece uygulanması gerekiyor. Zaman alsa da uygulanacağına inanıyorum” dedi.

Zorlukları sade şekilde anlattık

Dezavantajlı gruplar arasında işitme engelli ve sağır bireylerin tanınması, anlaşılması ve adalete erişimde yaşadıkları sorunları aktarmak için hazırlanan raporda, işitme engelli- sağır, cihaz- implant, işaret dili, indüksiyon döngü sistemi, cihaz ara farkı gibi tanımları da açıkladıklarını belirten Av. Sinan Taşdemir de, “Böylelikle raporda yer alan sorunların anlaşılmasını kolaylaştırmayı hedefledik. Bu tanımların toplumca bilinmemesi oldukça karışık bir sosyolojik soruna yol açıyor. İşitme engelli ve sağır bireylerin özellikle adalete erişim sürecinde yaşadıkları zorlukları sade ve anlaşılır bir biçimde anlattık. Sunulan çözüm önerileri sorunların aslında ne kadar basit şekilde çözülebileceğini gösteriyor. Sorunların çözüme kavuşturulması, işitme engelli ve sağır bireylerin adalete erişim sürecine katılımını olumlu yönde etkileyecektir” diye konuştu.