Tükettiğimizden çok çok fazla enerji kaynaklarına sahip olduğumuz için cüzzi bir ücret karşılığı kullandığımız doğalgazın ısıttığı kış bahçemizde oturmuş smoothiemizi yudumlayarak haftalık 30 saat çalışma karşılığı aldığımız yüksek ücreti! hangi yatırım aracında değerlendireceğimizi düşüp kafaya takacak dert bulmaya çalışırken! çok şükür üzerinde uzun uzun konuşacağımız bir sorunumuz oldu.
Artık yaptığımız alışverişten sonra aldıklarımızı eve getirebilmek için kullandığımız poşetlere 25 kuruş ücret ödeyeceğiz.
Amaç çevre kirliliğini önlemek!
Günaydın!
Doğada koruyacak bir şey kaldı mı acaba?
Nükleer enerji santralleri, HES projeleri, siyanürle altın çıkarma aymazlığı, sanayi atıkları, küresel ısınma, bir türlü önlenemeyen orman katliamları, maden, kireç, taş ve kum ocakları, arazilerin yanlış kullanımı, kaçak avlanma, televizyon, bilgisayar ve röntgen, tomografi gibi tıbbi cihazların yaygınlaşması ile meydana gelen radyasyon, endüstriyel ve kentsel kaynaklı gürültü.
Çözülemeyen bir dünya sorun varken market poşetlerine odaklanmak bizi bir sonuca ulaştırmaz.
Üstelik bu düzenlemeyi yaparken poşet kullanımı için vatandaşı cezalandırarak, sermaye sahiplerine yeni bir gelir kapısı yaratmak da işin cabası.
Mağazalar ürünleri için fiyat belirlerken tüm maliyetleri üzerine eklerler. Yani markette yaptığımız alışveriş için kullandığımız poşetin parasını peşinen öderiz. Bundan sonra bu poşetler için ayrıca para ödüyor olmak sermaye sahiplerine yeni bir gelir kaynağı yaratmaktır.
Öte yandan. Şuan market alışverişlerinde bize ücretli olarak verilen poşetler de yönetmelikte belirtilen standartlara uymuyor. Marketler stoklarındaki poşetleri eritmeye çalışıyorlar. Madem böyle bir düzenleme yapıyorsunuz marketlerinde 1 Ocak itibari ile belirlenen standartlara uygun poşetleri kullanıma sunmaları gerekmiyor mu?
Bir diğer sorun da vatandaşların, haklı olarak, üzerinde marketin logosunun bulunduğu poşete para ödemek istemesi. Ben de aynı fikirdeyim. Parasını ödeyip aldığım bir ürün ile firmanın ayıklı reklam panosu olmak istemiyoruz.
