Anayasa'nın 42. Maddesi açık ve net bir şekilde ifade ediyor; “Kimse, eğitim ve öğrenim hakkından yoksun bırakılamaz. Öğrenim hakkının kapsamı kanunla tespit edilir ve düzenlenir... İlköğretim, kız ve erkek bütün vatandaşlar için zorunludur ve devlet okullarında parasızdır. ... Devlet, maddi imkânlardan yoksun başarılı öğrencilerin, öğrenimlerini sürdürebilmeleri amacı ile burslar ve başka yollarla gerekli yardımları yapar. Devlet, durumları sebebiyle özel eğitime ihtiyacı olanları topluma yararlı kılacak tedbirleri alır....”
***
2020 yılının Mart ayından bu yana okullarda yüz yüze eğitim yapılamıyor. İlk, orta, lise ve hatta üniversite eğitimleri uzaktan yürütülmeye çalışılıyor. Neredeyse 1 yıl oldu. Ve muhtemeldir ki bu eğitim dönemini de uzaktan tamamlayacağız. Peki, Anayasa'da belirtildiği gibi; “Kimse, eğitim ve öğrenim hakkından yoksun bırakılamaz” ifadesini hakkıyla yerine getirebildik mi, getirebiliyor muyuz? Kesinlikle HAYIR!
***
Doğusu batısı demeden yurdun hemen hemen her köşesinde, -zira doğuya göre daha avantajlı olduğu düşünülen batı kentlerinde bile basına yansıyan haberleri gördük- internete erişemeyen yüzlerce, belki binlerce çocuğumuzun eğitim hayatlarının bir yılı heba oldu. İnternet erişimleri olsa bile dersleri takip edebilecekleri telefon, tablet ya da bilgisayarları yok. AKP iktidarının ders kitaplarını ücretsiz dağıtma projesi (kitapların içeriklerinden bağımsız olarak) çok önemli bir adımdı. Ancak şartlar değişti. Artık temel eğitimin en temel eğitim materyalleri kitaplardan ziyade online eğitime katılımı sağlayacak cihazlar ve bu cihazlarla eğitime erişilebilecek internet bağlantısı.
Eğitimin en temel gereçlerinin artık 'özel' değil 'genel' olduğunu ve bilgisayar ile tabletlerden özel tüketim vergisinin kaldırılması gerektiğini daha önce yazmıştım.
Muhalefet partileri de aylardır bu sorunu gündeme getiriyor. Konuşa konuşa bir yılı geride bıraktık bile.
***
Hafta içi CHP kanadından bu konu ile ilgili bir adım da atıldı. CHP Eğitim Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve Bursa Milletvekili Lale Karabıyık, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sunduğu kanun teklifi ile uzaktan eğitim aracı olan tablet, televizyon, bilgisayar vb. teknolojik cihazlardan KDV alınmaması, internet hizmetlerinden alınan KDV ve ÖİV’nin de öğrenci ve öğretmenler için kaldırılmasını teklif etti.
AKP iktidarının muhalefetten gelen her türlü teklifi kronik olarak reddettiği düşünülecek olursa, bu tekliften de bir şey çıkmayacağını biliyordum ama karşı adımın bu kadar hızlı gelmesini beklemiyordum.
Hem muhalefet partileri hem eğitimciler (tamam, bir kısım eğitimci) hem de çocuğunun eğitimden geri kalmaması için çırpınan anne-babalara inat Özel İletişim Vergisi (ÖİV) yüzde 7.5'ten yüzde 10'a çıkarıldı.
***
AKP iktidarı vatandaşı yanlış anlıyor galiba. Eğitim hayatımızı sürdürebilmek için ÖİV'yi kaldırın diyoruz, artırıyorlar. Derdimizi nasıl anlatmamız lazım acaba?
***
Son sözü Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'a verelim. Bakalım ne demiş? Hafta çi partisinin il kongrelerine uzaktan bağlanan Erdoğan (internet faturası çok gelmiş midir?), Avrupa ve Amerika demokrasi ve ekonomide tümüyle yerle yeksan olsa bile biz milletimizi kalkındırmaya devam edeceğiz diyerek, "Bu Türkiye modelidir. Başka yerde böylesine samimi bir demokrasi, hak ve adalet ideali bulamazsınız" ifadelerini kullandı.
