Orman Genel Müdürlüğü’nün, “orman yangınlarıyla mücadele” bahanesiyle yol kenarlarında sağlı sollu 5 metre derinlikteki ağaçların kesilmesi talimatı uygulamaya geçerse 20 milyon metreküp ağaç kesilecek. Bu ranttan kimler nemalanacak? Tarım Orman-İş Sendikası kararın durdurulması için dava açıyor.

38 yıllık gazetecilik hayatımın 22 yılında çevre yazıları yazıp programlar yapan bir kişi olarak ülkemde çevre ve doğaya bu kadar hoyratça davranıldığına tanık olmamıştım, kahroluyorum. Bu kadar yok edicilik olamaz. “Yok mu vicdanlı, adaletli insanlar bu gidişata bir 'DUR' desinler” demekten, yazmaktan yoruldum. Ama bu ülkenin yürekli insanları var tabiî ki. 20 yıldır ülkeyi yöneten AKP iktidarının bir mensubu olan Ankara Milletvekili Nevzat Ceylan Twitter hesabından “Ülkemizin tek anıt ağaç müzesi olan Nallıhan Sarıçalı Dağı’nda çapları 70 ile 140 cm, yaşları 500 ile 1200 olan anıt ağaçlar orman işletmesi tarafından kesilmiştir. Bu katliamı meslek taassubu (taassup; bir fikre körü körüne bağlanmak, bağnazlık olarak açıklanır. Bağnaz kimseler, savundukları fikirleri hiç değişmeden savunmaya devam eder) içinde örtbas edenleri Allaha havale ediyorum” diyerek isyan etti. Kendi partisinin başına getirdiği Orman Genel Müdürlüğü’nün yanlış uygulamalarına karşı çıktı.

MİLLİ PARK OLMASINA RAĞMEN

Bu kişi o teşkilatın içinden gelen, konunun uzmanı bir insan. Ankara Nallıhanlı olan Nevzat Ceylan, Orman İşletme Şefliği ile Genel Müdürlüğü görevlerinde bulunmuş. O bölgeyi çok iyi bilen ve teknik incelemelerde bulunan Ceylan, "Aslında ana amaç bu ormanların doğal haliyle olduğu gibi korunmasıdır. Amenajman (ormanda, kesilmesi gereken ağaçların, doğal denge göz önüne alınarak düzenlenmesi işi) planındaki bu açık öngörüye rağmen, plana aykırı olarak bakım yapmak bahanesiyle bu alanda yüzlerce ağaç kesilmiş bulunmaktadır. Kesilen ağaçlardan 50 tanesi anıt ağaç özelliğini taşımaktadır. Üzüntümden kahroldum" diyor. Üstelik 21 Ekim 2021'de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın onayı ile Sarıçalı Dağı Milli Parkı olarak koruma statüsüne kavuşturulduğu halde.

ORMANLARININ SONU DEMEK

Geçen yıl 15 günde Cumhuriyet tarihinin en büyük orman yangınını yaşayan Türkiye, bu yetmezmiş gibi bir de yol kenarlarındaki milyonlarca ağacı “orman yangınlarıyla mücadele” bahanesiyle kaybetmek üzere. Orman Genel Müdürlüğü (OGM), teşkilatlarına gönderdiği yazıda, orman yollarının sağında ve solunda bulunan tüm ağaçların 5 metre derinliğe kadar kesilmesi için talimat verdi. Yani, Türkiye’de orman yolu ağı 276 bin km. Bu yolların bitişiğindeki ağaçların sağlı sollu 5 metre tıraşlanması ve 25 ile 50 metre derinlikte seyreltilmesi Türkiye ormanlarının sonu anlamına geliyor. Bu vahşi emrin bir başka sonucu o da tahmini 20 milyon metreküp üretimin kimleri zengin edeceği sorusu var.

AKP’Lİ CEYLAN VE CHP’Lİ GİRGİN

CHP Muğla Milletvekili Süleyman Girgin,“Liyakatsizlik, para sevdası ile buluşunca maalesef böyle çözümler ortaya çıkıyor. AKP iktidarının orman yangınları ile mücadelede bulduğu formül, (Ağacı keserseniz yanmaz) mantığı çok saçma” diyerek eleştirdi. Eski Milli Parklar ve Av-Yaban Hayatı Genel Müdürü AKP Ankara Milletvekili Nevzat Ceylan bile kendi genel müdürlüğünün yağma düzenine isyan ederek “2017’de ormanlarımızdan 18.5 milyon metreküp üretim yapıldı. Yani ağaç kesildi. 2020’de bu üretim 28.5 milyon metreküpe ulaştı. 2021’de 35 milyon metreküp ağaç kesildi. Orman yangınları ve ağaç kesiminde ne yazık ki rekor kırılıyor.

TARIM ORMAN-İŞ SENDİKASI

Orman Genel Müdürlüğü’nün,“orman yangınlarıyla mücadele” bahanesiyle Türkiye’nin yol kenarlarındaki sağlı sollu 5 metre derinlikteki bütün ağaçların kesilmesi talimatını kamuoyuna ilk duyuran Cumhuriyet Gazetesi oldu. Tarım Orman-İş Sendikası Genel Başkanı Şükrü Durmuş, kararın yürütmesinin durdurulması için dava açacaklarını bildirdi. Bravo, ben ve okuyucularımla sonuna kadar takip edip, ağaçların kesilmemesi konusunda Tarım Orman-İş Sendikası’na destek vereceğiz.

XXXXX

100 ton buğday rant için mi yakıldı?

Ülkede o kadar çok olumsuzluk yaşanıyor ki hangi birine üzüleceğini şaşırıyor insan. Buğdayın dışarıdan ithal edildiği, ekmeğin 5 lira olduğu ve insanların enflasyonun altında pestil gibi ezildiği bir ortamda Silivri'de 150 dönümlük buğday tarlasında çıkan yangında 100 ton buğday yanıyor. “Yanıyor” diyorum çünkü şüphe var. Buğday tarlasına yakın site sakinleri bölgenin yapılaşmaya açıldığını, ilerleyen dönemlerde buna benzer tehlikelerin yaşanacağına dair kaygılarının olduğunu belirtmişler. Yanan buğday tarlasının sahibi Mert Esen, “Bu Türkiye’nin malıydı. Böyle ihtiyaç olan bir zamanda insanların duyarsızlığı ve atılan bir sigara izmaritinden dolayı yangın çıktı. Buradan 100 ton buğday bekliyorduk” demiş. 100 ton 100 bin kilogram eder. 100 ton buğdaydan yaklaşık 75 ton un , 20 ton kepek ve 5 ton kırık ve toz buğday elde edilebilmektedir. 10 kilodan 40 ekmek elde ediliyor buna göre 100 bin kilo buğdaydan kaç tane ekmek yandığını siz bulun. Artık yazacak söz bulamıyorum.

XXXXX

OKUYUCU DİYOR Kİ

İZMİR ZEHİRLENECEK” UYARISI DİKKATE ALINMALI

Sayın Akansu, sizin köşe yazınızın bulunduğu geçen haftaki 9 Eylül Gazetesi’nin birinci sayfasında İzmir Kömürcüler Odası Başkanı Mustafa Düzyol, “Kalitesiz kömürler İzmir'i zehirlemek için akın akın gelmeye hazırlanıyor” haberi vardı.

Çevre konularına önem veren bir aileyiz ve etrafımda KOAH hastası bir sürü insan var. Hava kirliliğinin ne gibi hastalıklara yol açtığını da yakından takip eden biriyim. Göğüs ve Solunum Hastalıkları Uzmanı Doktorları Derneği (TORAKS) verilerine göre Türkiye’de hava kirliliğine bağlı olarak yılda 29 bin kişinin hayatını kaybettiğini gazetelerden okuyoruz. 2018 yılında yapılan Türkiye'deki hava kirliliğinin erken ölümlere etkisine yönelik araştırmada ise 44 bin 617 kişinin yaşamını kaybettiği okumuştum. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) hava kirliliğinin tahmin edilenden daha yüksek düzeyde olduğunu belirterek her yıl 7 milyon kişinin ölümüne neden olduğunu bildirmişti. İzmir Büyükşehir Belediyesi ve İzmir Kömürcüler Odası ortaklaşa çalışıp zehir tacirlerine fırsat vermesinler. Gönderdiğim bu yazıyı ‘okuyucu diyor ki’ bölümünde kullanın ve bir konuyu sürekli gündemde tutun lütfen. Perihan SERT

XXXX

Haftanın sözü

Konunun uzmanları görevden uzaklaştırılıp, yerine liyakatsiz iş bilmez kişiler atanırsa orman yangınları için önlem alamazlar.” Ormancılık Politikası Uzmanı Prof. Dr. Erdoğan ATMIŞ