Coronavirüsler tek zincirli RNA virüsleridir ve yüzeylerindeki çubuksu uzantıları ve çıkıntıları taç şeklinde olduğu için ‘taç’ın Latince karşılığı olan ‘corona’dan ismini alır. İnsan, yarasa, kedi, domuz ve yılan gibi sürüngenlerde izole edilemektedir.

Corona virüsü (CoV) hep vardı: Tıp dünyasında, soğuk algınlığından Ortadoğu solunum (MERS-CoV) ve şiddetli akut solunum sendromuna (SARs-CoV) kadar çok ciddi hastalıklara yol açan büyük bir virüs ailesi olarak biliniyor. Bu ailedeki çoğu soğuk algınlığı yapsa da ilk kez 2003 yılında uluslararası acil durum ilanına kadar giden bir salgının ana etkeni olmuş, ardından Suudi Arabistan orijinli MERS-CoV ve nihayetinde de SARS ile daha önce de dünya gündemine oturmuştu.

Bu seferki de Çin kaynaklı ve hızla yayılıyor. Hafta başı itibari ile vaka sayısı 3000’i, ölenler ise 180’i geçmiş durumda. Üstelik Çin Sağlık Bakanı Ma Xiaowei’ye göre, virüs bulaşıcı özelliğini giderek arttırıyor. Devlet Başkanı Şi Jinping de bizzat virüsün yayılma hızı konusundaki endişelerini dile getirdi.

Halihazırda salgının çıktığı Hubei Eyaletine bağlı Vuhan kenti karantinaya alınmış durumda. Bu bölge idaresine bağlı 10 şehir var. Tüm bu bölge şehirlerinde giriş çıkışlar, özel araç transferleri yasaklı. 11 milyon nüfuslu olan Bölge, ölü ve terkedilmiş bir görünümde. Yollar bomboş. Taksi ve kitle ulaşım imkanları yok çünkü Çin Hükümeti hastalık yayılmasın diye toplu taşım hizmetlerini askıya aldı. İnsanlar, imece türü bir yardımlaşma içinde, hastalarını taşıyorlar.

Hastalığın inkübasyon süreci denilen ve virüs alınmasına rağmen hiçbir belirtinin olmadığı 1-14 günlük dönemde bile etrafındaki insanlara geçebildiği tespit edildi. Bu önemli çünkü daha önce de ölümcül bir salgın olarak hatırlarda olan SARS ve EBOLA benzeri Korona Virüs enfeksiyonlarında, hastalık tüm belirtileri ile ortaya çıkınca bulaşma özelliği kazanıyordu!

Virüs, aralık ayında görüldü ve şimdilik 2019 –CoV ismi verildi. Halihazırda bir tedavisi bilinmiyor ve Çin dahil 14 ülkede tanımlanmış durumda. Bu ülkeler arasında Fransa .ABD, Avustralya, Tayland ve Güney Kore var.

Korona ile ilgili olarak tüm Sağlık otoriteleri endişeli çünkü 2002 yılında, yine Çin kaynaklı bir başka Corona virüsünün yol açtığı SARS (Akut Solunum Yolu Enfeksiyonu) ile hastalanan 8098 kişinin 774’ü vefat etmişti. Her ne kadar WHO (Dünya Sağlık Örgütü),salgına bağlı küresel bir acil durum ilanı gerçekleştirmese de araştırmalarını sıkı tutuyor. Nitekim örgüt genel direktörü ve kendisi de kamu sağlığında bir otorite olan Etiyopyalı Dr. Tedrus Adhonam Ghebreyesus Çin’e gitti. Dr.Tedrus, WHO’nün 3-8 Şubat’ta Cenevre Merkez Ofiste yapacağı yönetim kurulu toplantısının gündemini de Aralık- CoV oluşturacağını teyit etti. Bazı bilim adamları da iyimser beyanlar dile getiriyor. Örneğin Edinburg Üniversitesinden Profesör Doktor Mark Woolhouse: Bu virüs, soğuk algınlığı benzeri bulgular yol açıyor ve SARS kadar ciddi bir profil göstermiyor. Bu konuda bilim çevrelerinde spekülatif yorumlar da yok değil: Laboratuvar ortamında genetik maniplasyonlarla ortaya çıkarılan bir virüs olduğu, birkaç haftaya kadar da stoklanan yeni ilaçların satışa sunulacağına kadar! Ortadaki klinik durum ise, yüksek ateş ve kuru öksürük ile başlayan hastalık olduğu, yaklaşık bir hafta sonra nefes darlığı ile dramatik hale geldiği, bunların üzerine eklenen böbrek yetmezliği ve ishal ile hastalar haftalarca tedavi altında kalmak zorunda kaldıkları.

Hastalık şimdiden global ekonomiyi de etkiledi. Davos toplantısından bu yana, virüs odaklı haberler, borsa ve petrol piyasalarını baskı altında tutuyor. Tayland, Güney Kore, Avustralya ,Japonya ve Çin borsaları ekside ya da satıcılı. Sadece  Çin’de, Yeni Yıl tatilinin uzatılması bile ekonomiye etki yapıyor.Ayrıca Dünyadaki Çinli turistlerin harcamalarına endeksli şirketler için de durum vahim.

Sıradan insanlara düşen ise kişisel koruyucu önlemler. Tüm uzmanlar ellerin sabun, su ve alkol bazlı ıslak mendiller ile temizlemenin önemine değiniyor. Ayrıca, el ile burun ve göz temasından kaçınılmalıdır diye de ekliyorlar. Genel olarak birçok bulaşıcı hastalıkta olduğu gibi el hijyeni uygulanmasının üzerinde duruluyor… Aynı şekilde, öksüren yada aksıran insanların ağız ve burunlarını bir mendille kapatması ve ya kol dirsek bölümünü ağıza yaklaştırarak damlacık enfeksiyonu şeklinde ortama yaymamaları gerekiyor. 2019 CoV, bir zoonoz yani hayvandan (olasılıkla yılan ve yarasa) kaynak aldığı düşünüldüğünden çiftlik hayvanları ya da yabani hayvanlarla temasın, koruyucu tedbir ve ekipman kullanmadan yaplmaması da öneriler arasında. Yumurta ve et gibi hayvan orijinli ürünler de çok iyi pişirilmeli. Ama en önemlisi el hijyeni ile grip benzeri belirtiler gösteren insanlardan uzak kalmak şeklinde özetlenebilir. Bu kapsamda, gerekmedikçe toplu yerlerde bulunulmaması, hastalık tespiti yapılan ülke ve lokalizasyonlara ziyaretin yapılmaması, toplu ya da kuşkulu alanlarda maske kullanılması da tavsiyeler arasında.