Milyonlarca öğrenci ve velisi için yaz tatilinin son günleri, yaklaşan yeni eğitim-öğretim yılının heyecanından çok, artan eğitim masraflarının yarattığı endişeyle geçiyor. Özellikle son bir yılda iğneden ipliğe her şeye gelen zamlar, okul alışverişi listesinin en önemli kalemi olan kırtasiye ürünlerini de vurdu. Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen), her yıl olduğu gibi bu yıl da hazırladığı "Okula Başlangıç Masrafları" raporuyla, velilerin karşı karşıya olduğu acı tabloyu gözler önüne serdi. Rapora göre, bir öğrencinin en temel ihtiyaçlarını içeren bir okul çantasını doldurmanın maliyeti, geçen yıla kıyasla ortalama yüzde 60'ın üzerinde arttı. Bu durum, özellikle asgari ücretle geçinmeye çalışan veya dar gelirli milyonlarca aile için, çocuklarını okula göndermeyi adeta bir lükse dönüştürüyor.

Okul çantası 'ateş pahası'

Eğitim Sen'in raporu, farklı eğitim kademelerindeki bir öğrencinin asgari kırtasiye, çanta ve okul kıyafeti masraflarını ortaya koyarak, durumun ciddiyetini rakamlarla gözler önüne seriyor. Rapora göre, bu yıl okula yeni başlayacak bir ilkokul öğrencisinin sadece en temel ihtiyaçlarını (çanta, kalem, defter, boya vb.) karşılamanın maliyeti, ürünlerin kalitesine ve markasına göre 2 bin 800 TL ile 3 bin 800 TL arasında değişiyor. Eğitim hayatının ilerleyen kademelerinde ise bu maliyet daha da artıyor. Bir ortaokul ve lise öğrencisinin çantasını doldurmak için gereken asgari bütçe ise 4 bin TL'den başlayıp 5 bin 800 TL'ye kadar çıkabiliyor. Bu rakamlara, okulların talep ettiği "zorunlu bağışlar", fahiş seviyelere ulaşan servis ücretleri ve okul kıyafetleri dahil edildiğinde, bir öğrencinin okula başlama maliyetinin 10 bin lirayı rahatlıkla aştığı görülüyor.

'Eğitimde fırsat eşitsizliği derinleşiyor'

Eğitim Sen, raporunda bu fahiş artışların sadece ekonomik bir sorun olmadığına, aynı zamanda anayasal bir hak olan eğitim hakkının önünde ciddi bir engel teşkil ettiğine dikkat çekiyor. Raporda, "Son yıllarda derinleşen ekonomik krizin eğitim giderlerini de katladığı, kayıt ücretleri, zorunlu bağış, okul kıyafetleri, servis ücretleri ve kırtasiye ürünlerine gelen zamların, ailelerin bütçesinde büyük yükler getirdiği" ifade edildi. Bu durumun, en temel okul ihtiyaçlarını dahi karşılayamayan dar gelirli ailelerin çocukları açısından eğitimde fırsat eşitsizliğini daha da derinleştirdiği vurgulandı. Raporda, "En temel okul ihtiyaçlarının dahi fahiş fiyatlara ulaşması, çocukların eğitim hakkını fiilen tehdit eder hale gelmiştir. Bu nedenle kırtasiye, okul çantası ve diğer eğitim giderleri konusunda kamusal destek sağlanmalıdır. Aksi halde eğitimde var olan eşitsizlikler daha da derinleşecek, çocuk ve gençlerin geleceği tamamen piyasanın acımasız koşullarına teslim edilmiş olacaktır" denilerek, yetkililere acil önlem alma çağrısında bulunuldu.

Merkez Bankası eylül faiz toplantısı için geri sayım başladı: İşte tüm detaylar
Merkez Bankası eylül faiz toplantısı için geri sayım başladı: İşte tüm detaylar
İçeriği Görüntüle

Aileler ne yapacak?

Okul alışverişi için mağazaların ve kırtasiyelerin yolunu tutan veliler ise, karşılaştıkları fiyatlar karşısında şaşkınlıklarını ve çaresizliklerini gizleyemiyor. İki çocuk okutan bir veli, "Geçen sene aldığım bir düzine kalemin fiyatıyla bu sene sadece üç tane alabiliyorum. Her şey en az iki katına çıkmış. Sadece defter ve kalem değil, çanta fiyatları, beslenme çantası, suluk fiyatları uçmuş gitmiş. İki çocuğun okul masrafı, neredeyse bir asgari ücrete denk geliyor. Devletin bu duruma bir çözüm bulması, en azından KDV oranlarını düşürmesi gerekiyor" diyerek, yaşadıkları zorluğu dile getirdi. Birçok ailenin, daha ucuz ve kalitesiz ürünlere yönelmek zorunda kaldığı, bunun da çocukların sağlığını tehdit edebileceği belirtiliyor. Bazı ailelerin ise, çocuklarının tüm ihtiyaçlarını karşılayamadığı için okulun açılmasını endişeyle beklediği ifade ediliyor.

Çözüm önerileri ve talepler

Eğitim Sen, raporunun sonuç bölümünde, eğitimde fırsat eşitliğini sağlamak ve ailelerin üzerindeki bu ağır yükü hafifletmek için bir dizi somut öneri sundu. Bu önerilerin başında, devletin tüm öğrencilere eğitim yılının başında ücretsiz bir kırtasiye seti dağıtması, okul çantası ve üniforma gibi temel ihtiyaçlar için ailelere maddi destek sağlaması yer alıyor. Ayrıca, kırtasiye ürünlerindeki Katma Değer Vergisi'nin (KDV) tamamen kaldırılması veya sembolik bir orana düşürülmesi de acil talepler arasında. Sendika, eğitimin kamusal bir hak olduğunu ve devletin bu hakkı tüm çocuklar için eşit bir şekilde sağlamakla yükümlü olduğunu hatırlatarak, "eğitimin piyasalaştırılmasına" son verilmesi gerektiğini vurguluyor. Aksi takdirde, okul sıralarının, ailelerinin ekonomik gücüne göre ayrışan, eşitsiz bir yapıya bürünmesi kaçınılmaz olacak.

Kaynak: HABER MERKEZİ