Hani at izi it izine karışmıştı ya,
Karışmamış...
Mağdur falan da yokmuş.
Yaşananlar da hayal zaten...

***

Hiç düşündünüz mü?
Ne kadar çok düşman kazandık?
Ne kadar gönül kırdık?
Nice insanları kızdırdık...

***

Kucağında bebesiyle anne.
Üniversiteden atılmış.
Kimseden açıklama yok.
İş yok, aş yok, ekmek yok...

***

Suçu varsa yargılayın,
Suçu yoksa rahat bırakın,
İş bulsun, aşını kazansın.
Dur bakalım” demekle olmuyor ki, tuzu kurular.
Bebek süt ister, bakım ister.
Geleceğine yatırım ister...

***

Hep aynı söz, aynı hikaye.
Suçsuz olan varsa, ortaya çıkar...”
Çıkıncaya kadar canınız çıkmaz, açlıktan ölmez, suçlayan bakışlardan bıkıp intihar etmezseniz.
Sanki sonsuza kadar yaşayacağız ya...

***

Bu arada enflasyon almış başını gidiyor, cari açık artıyor, yabancı yatırımcı tüyüyor kimin umurunda?
Bizim koltuklar sağlam nasıl olsa.
Bir de koca devleti tek başımıza yönetmek için son hamlemizi de tamamlarsak, oh değmeyin keyfimize...

***

Oflu hoca Cuma namazında içki içenleri fena azarlar:
Paranızı sokağa atıyorsunuz...
Kazanan kim? Meyhaneci…
En büyük dükkan kimin? Meyhanecinin…
En güzel ev kimin? Meyhanecinin…
Ya en güzel araba? Meyhanecinin.
Bu paraları veren kim?
Ha sizin gibi kafasızlar…”

***

Aradan iki ay geçer, bir adam koşarak hocanın yanına gelir ve ellerine sarılıp öperek:
Allah razı olsun hocam, senin verdiğin içki vaazı sayesinde hayatım kurtuldu..”
Hoca memnundur yaşananlardan.
Aferin, içkiyi bırakmanın mükafatlarını ahirette de göreceksin oğlum” der.
Adam gülerek sözlerini açıklar:
İçkiyi bırakmadım hocam, meyhane açtım...”
Kıssadan hisse;
Ben yaptım oldu” demeyin.
Doğru iş yapacakken, kimsenin hakkını yemeyin.
Sonra yanlış anlaşılır...