Bahçeli’nin HDP’li tüm formülleri reddetmesinin ardından, baştan beri en güçlü koalisyon olasılığı olan ‘AKP-MHP’ye alternatif olarak ‘AKP-CHP’ seçeneği konuşuluyor. Bu ikisinden “Hangisi daha iyi veya olası?” konusunu tartışmadan önce bardağın dolu tarafını görelim: “Her ikisi de ‘Tek Başına AKP’den çok daha iyi’.

Tanrılar AKP-CHP koalisyonu istiyor ve birçok televizyon kanalında malum kişiler, CHP’ye oy vermiş kesimin bu koalisyona olası tepkisini yumuşatmaya çalışıyor, ama nafile… AKP ile yapılacak koalisyona CHP seçmeninin ve bazı milletvekillerinin tepkisi, MHP’ninkilere oranla kat kat daha sert olur. Ayrıca, malum kişilerin önceden önerdiklerinin hiçbiri Türkiye’ye yararlı olmadı.

YC’ ve ‘HP’

CHP milletvekillerinin önemli bölümü MHP milletvekillerinden farklı olarak önseçimle işbaşına geldi ve bu kişiler borçlu oldukları halkın tepkisine duyarsız kalamazlar. CHP’de, MHP’de olduğu gibi baştaki kişiye veya otoriteye boyun eğme kültürü de yok. Bu durumda AKP-CHP koalisyonunun ‘Yeni CHP’yi (YCHP) tam ortadan böleceği çok açık: ‘YC’ ve ‘HP’ olarak…

Bir tarafta ‘Yeni Cumhuriyetçiler’ yer alır, diğer tarafta ‘Halkçı Partililer’… Gücünü ‘Halk’tan alan ‘Halkçı Partililer’in AKP ile ‘uyum’ sağlamaları çok güç, neredeyse olanaksız. “Böylesi daha iyi olur, bundan sonra kime oy verdiğimizi biliriz” diyebilirsiniz, ama bu dönemde böyle bir bölünmenin birçok olumsuzluğu yanında getireceği de çok açık. Hele Türkiye çok önemli sorunlarla boğuşurken…

Türkiye’nin En Önemli Sorunu ve Ümit Özdağ Faktörü

Türkiye’nin en önemli sorunu Suriye’deki ve Ortadoğu’daki gelişmeler ve uzun zamandır olanlara seyirci kalmamız… Özellikle son zamanlarda, mükemmel bir ‘gazetecilik’ örneği gösteren Soner Yalçın’ın Sözcü’de yer alan “IŞİD’in asıl görevinin ‘Kürt petrolü’nün Akdeniz’e ulaşması için ‘Kürt koridoru’ açmak” olduğu görüşüne katılıyorum.

Türkiye’nin böyle karmaşık konularda ‘etkili’ olabilmesi için, yıllar önce geliştirdiğim formüle göre ‘ilgili, bilgili ve yetkili’ insanlara gereksinimi var; tıpkı MHP Gaziantep Milletvekili Prof. Dr. Ümit Özdağ gibi. Keşke Onur Öymen de CHP’den dışlanmamış olsaydı ve olası bir AKP-CHP koalisyonunda Türkiye’nin çıkarlarını savunabilseydi.

Türkiye’nin asıl sorunlarının farkında olan Prof. Özdağ’ın koalisyon görüşmelerine katılması MHP açısından bir avantaj; kırmızı çizgi olarak öne sürdüğü “Çözüm Süreci kapsamında ‘özerklik’ sözü verilmişse bundan dönülmesi ve Öcalan’la ‘Türkiye devlet ve milletini ilgilendiren hayati konuların’ asla görüşülmemesi” ve ‘Yargının üstündeki siyasi baskının kaldırılması’ koşullarını olumlu buluyorum. Baykal’ın yüzüne gözüne bulaştırdığı Erdoğan görüşmesi ise tam bir fiyasko…

Meclis Başkanlığı Seçimi Koalisyonu Belirleyebilir

Meclis Başkanlığı seçimi için ilk 2 tur 30 Haziran’da, gerekirse 3. ve 4. tur 1 Temmuz'da. Düğümün 1 Temmuz’da çözüleceğini; pek hoşlanmasam da Ekmeleddin İhsanoğlu’nun Meclis Başkanlığına Baykal’dan ve İsmet Özel’den daha yakın olduğunu düşünüyorum. Bu gerçekleşirse ardından AKP-MHP koalisyonu gelir.

Haftanın Sözü:

Öneriniz açık, mantıklı, entelektüel açıdan dürüst bir çözüm getiriyor, sorunumuza. Oysa, siyasette böyle bir öneri, başvurulabilecek en son yol olabilir ancak!” Bernard Shaw