Bir saha hayal edin! Toprak! Kireç tozu ile çokta düz olmayan çizgiler… Zaman eski ya, belki de kazma-kürek oyularak yapılanlar… Zemin de mükemmel düzlükte değil! Hafif çakıllı… Kale direkleri ağaçların kalın dallarından… Ya da mera gibi, çayır gibi bir yer hayal edin! Ara sıra grili, beyazlı taşlar… Çizgi zaten hak getire! Ağaçlar kale direkleri, kaleler üst direksiz! Bazen büyük iki kaya parçası…
Ülkemizde de futbol böyle sahalarda başlamış. Bornova’da, papazın çayırı denilen alanda ilk defa oynanmış. 1877 yılı Türkiye’deki ilk müsabakanın oynandığı tarihtir. Yeri de İzmir’dir, Bornova’dır. Anlayacağınız İzmir’in farklılığı bugünden değil, taaa yüz kırk yıl öncesinden geliyor!
İşte bu Bornova’nın genç ve dinamik Belediye Başkanı Olgun Atila, Türkiye Spor Yazarları Derneği (TSYD) tarafından Egede Yılın Spor Adamı ödülüne layık görüldü. Yapımları tamamlanarak hizmete açılan, özellikle Göztepe’ye derman olan Bornova Aziz Kocaoğlu Stadı ile 2500 seyirci kapasiteli Atatürk Kapalı Spor Kompleksi bu ödülün gelmesine etken olan büyük adımlar… Ancak Bornova’ya kazandırılacak olan Naldöken ve Işıkkent sahaları ile Yusuf Tırpancı sahasının zemininin değiştirilmesi, amatörlere verilen nakdi yardımlar ve her türlü deplasman giderlerine verilen destekler de Başkan Atila’nın, Bornova’daki spora bakışını açıklar nitelikteki hareketlerden… Tebrikler Olgun Başkan… Hayırlısı olsun Bornova! Hayırlısı olsun İzmir!

***

Hafta içerisinde Bornova Aziz Kocaoğlu Stadı dev bir müsabakaya ev sahipliği yaptı. Altınordu U19 takımı, Şampiyonlar Liginin gençler kategorisi olan Youth League’de Atletico Madrid’i ağırladı. Avrupa’nın en iyi 24 takımı arasına kalan Altınordu’lu gençler bu müsabakayı geçerek en iyi 16 takım arasına girmek niyetindeydiler. Ancak ne var ki, müsabaka konuk ekibin 2–0 üstünlüğü ile sona erdi. Takım oyununu, mükemmele yakın sahaya yansıtan İspanyollar, daha çok bireysel özellikleri ile sonuca gitmeye çalışan gençlerimizi Uefa’da saf dışı bıraktılar. Altınordu’lu gençlerin daha önceki maçlarında ortaya koydukları takım oyununu bu defa izleyemedik! İzlemeye alışkın olmadığımız bir tutum daha vardı!
Galibiyet ya da mağlubiyet sporun her dalında alınabilecek sonuçlar! Ancak o akşam Altınordu’lu gençlere yakıştıramadım! Neydi slogan? İyi birey, iyi vatandaş, iyi futbolcu! Maçta Altınordu tam 10 sarı kart gördü. Bunların ikisi kırmızıya dönüştü. Altınordu takımlarını biz hep centilmenlikleri ve Başkan Özkan’ın aşılamaya çalıştığı ideolojik tavırları ile bildik, tanıdık! 0–2 değil, 10 sarı, 2 kırmızı size yakışmadı gençler!