Epey zamandır üzerinde kafa yormak istediğim konulardan birisi de ite tam da bu: “Sanatçı“ ve “Eğlendirici“ tanımları. Veyahut bir başka deyişle ortalarda dolaşan onlarca kişinin hangisinin sanatçı hangisinin eğlendirici tanımının kapsamına girdiği.

Neden bu konuda yazmak istediğime gelince, herhangi bir filmde veya dizide biraz gözüken, veya hasbelkader bir şarkısı beğenilen ama daha sonra varlık gösteremeyen veya saçma sapan sözleri  ile şarkıdan başka her şeye benzeyen şarkısı ile ancak belirli bir yaş grubunun kısa süreli ilgisine mazhar olan bir alay insan ortalıkta sanatçı diye geziniyor. Sosyali, görseli, basılısı bütün medya da bunlar çok önemli sanatçılarmış gibi, nerede yediler, kim kimle beraber, nereye gittiler Vb. haberlerle bunları şişiriyor.

Gerçek sanatçılarsa sessiz sakin kendi hayatlarını yaşayıp sanatlarını icra ediyor. Ama bunlarla ilgilenen yok. Çünkü onlar sansasyon değil sanat peşindeler.

Gelin önce MESAM bunları nasıl tanımlamış bir bakalım. Mesam’a göre “Genel bir tarif olarak, bir düşünceyi ya da bir görselliği en güzel şekliyle yansıtan veya ifade edebilen kişiye sanatçı diyoruz.” Şeklinde tanımlanıyor ve sanatçının  zenaatkardan farkını şöyle ortaya koyuyor: “Zanaatkâr, her hangi bir maddeyi faydalı olsun diye yapar veya ortaya getirir; sanatçı ortaya getirdiği materyali güzel ve özgün olsun diye işler. Bu amaç farklılığı, güzel sanatlarla zanaatlar arasındaki en belirgin farktır.”

Hadi başlamışken bir de Eğlendirici  ( Entertainer ) tanımına bakalım. Google amcaya göre eğlendirici ( Entertainer ) :  İşi insanları eğlendirmek olan ve şovlara katılan kişi bir eğlendiren kimsedir.

Gelelim şimdi zurnanın zırt dediği noktaya. Demek ki işi sadece sahneye çıkıp bizi eğlendirmek olanlarla, eğlendirirken sanat yapan veya ürettikleri sanat eserleri ile eğlendirenlere kaynak yaratanları birbirinden ayırmak gerek.

Böyle baktığımızda şu sıralar sağda solda boy gösterip kendilerini beğendirmeye çabalayanların çoğunun sanatçı değil eğlendirici olduğunu söylemek mümkün.  Botoks ve estetik müdahalelerle hepsi birbirine benzeyen kadınlar da nedense bunlara özeniyor.

Gerçek sanatçıları tenzih ederek söylemek istediğim şu ki yazılı, görsel veya elektronik basın da sanatçı ile eğlendiriciyi birbirinden ayırıp olmadık insanların olmadık ilişkileri ile bizi meşgul etmemeli.

Diğer taraftan, sanat ve sanatçı sadece görsel medyada olanlar değil. Pekçok kıymetli yazarımız, ressamımız, tiyatro oyuncumuz veya sanatın diğer dallarında uluslararası üne kavuşmuş sanatçılarımız da var. Nedense bunlarla ilgili haberlere pek rastlamıyoruz. Değerli medyalarımız onları sanatçıdan saymıyor mu. Onlarda, onların ulusal veya uluslararası başarılarından bahsedilmesi için illa dekolte giyinip gecelere mi akmaları lazım.