Takım kazanırken yazarsan, kötü niyetlisin çomak sokuyorsun. İşler kötü gittiğinde ise zaten akbabasın... Tökezleyelim, ahkam kesmek için sana da iş çıksın. Göztepe'yi bu aralar kim eleştirirse düşeceği durum ortada.
Ama ben doğruyu yazayım, siz istediğinizi düşünün. Tamer Tuna'ya şüphe ile bakanlar arasında ilk 3'e girerim. Önce kendimi eleştirerek başlamakta fayda var.
Fakat Tuna'nın aldığı sonuçlar bizi yanılttı. Bir İzmir takımı başarılı olacaksa yerin dibine girmeye hazırız.
Ancak son dönemde gidişat kötü. Sebebi skor değil. Oyun ve niyet önemli. İltihap kapan yerlere neşteri vurmazsan, kangren olduğunda kolunu bacağını keserler. İlk eleştirim saha içindeki anlayışa.
Önde oynamak güzel...
Taraftar tribünde mest... İzleyenler televizyon başında mutlu. Ama herkese de aynı oynanmaz be Tamer Hoca... Fenerbahçe'nin üzerine gidersin. Zaten skor üretmekte zorlanıyorlar. İte kaka bir gol bulsa, senin yine iki tane atma şansın var. Beşiktaş'a öyle değil ama. Taraftar “Sabri'yi yedirmeyiz” diyerek sahip çıkıyor. Ee güzel... Ama Babel'in o bölgeden gelip attığı golde Sabri'ye bir bakın.... Reyiz gittiği ataktan dönerken daha orta sahada. En az iki üç haftadır böyle. Uyaracaksın beklerini... “Bu maçta daha derli toplu oynuyoruz. Karşıda yıldız çok. Yerinizi kaybetmeyin” Selçuk kötü mü? Oynatma. Dikkat çekeceksin, alkış alacaksın diye önde basma mecburiyetin yok. Ezbere takım, şablon şart değil. Davul da sende, tokmak da... B planı da yaparsın, C planı da... Fakat dümdüz gidersen, sıkıntı büyür. 1-0 güzel skor, 0-0 da öyle... İkisi 4 puan ediyor. Sonra bunları aramayalım.
Aklıma takılan diğer konu ise taraftarın psikolojisi...
Çok cefa çektiler bugünleri görene kadar. Tanıdığım tüm Göztepeliler bunu söyleyip, Süper Lig'in keyfini sürüyor. Şovlar mükemmel. Türkiye'nin her yerinden övgü geliyor. Buraya kadar güzel...
Fakat bir yerde durmak, silkelenmek lazım. Takım üç haftadır kazanamıyor. Ama dillerde “Yenilsek ne olur, biz ölümüne aşığız”, “Gaybiefendispor'u gördük bunlar vız gelir”, “3-0 mağlupken bile sevgimizi haykırdık” gibi sloganlar. Bence de etkileyici şeyler bunlar.
Peki soruyorum? Tekrar geriye gitmeyi, aynı sıkıntıları kim ister?
Gelmişsin Süper Lig'e, Avrupa hayalleri kurulurken bu düşünce yanlış. Takım kötüyse, kötü de... Yarın bu iş kronikleştiğinde futbolcu da aynısını yapacak.:“Kaybetsek ne olur? Taraftar hep memnun. 3 tane yeriz, tribünlerle İsyan Marşı'nı söyleyip eve gideriz” diyebilir. Körü körüne değil, yarını düşünerek destek ver. Küfürlü pankart açanı arana sokma. Efsane yakıştığı yerde... Öyle de kalsın.