Belediye başkanları vardır; şehirleriyle, halkıyla bütünleşmişlerdir.
Halk artık onun hangi partiden olduğuna bakmaz.
Çalışmalarıyla, davranışlarıyla, hizmetleriyle tanır onları.
Bir Yılmaz Büyükerşen, bir Özlem Çerçioğlu, bir Osman Kibar, bir Haşim İşcan, bir Ahmet Priştina hep hizmetleriyle, çalışmalarıyla anılırlar.
Bunun yanında henüz şehir halkının tam olarak tanımadığı, hizmetlerinden haberdar olmadığı başkan adayları vardır.
Partisine bakılır, kariyerine bakılır, kişiliğine bakılır, dünya görüşüne bakılır, daha önceki hizmetlerine bakılır.
Bugün İzmir halkına sunulan iki aday var.
Millet İttifakı'nın adayı Tunç Soyer ve Cumhur İttifakı'nın adayı Nihat Zeybekci...
Tunç Soyer halen İzmir'in Seferhisar Belediye Başkanı.
Kariyerine baktığınızda birçok belediye başkan adayından farklı bir portre çiziyor.
Hukuk Fakültesi mezunu.
Biri İsviçre'de olmak üzere iki yüksek lisansı var.
Ankara Sanat Tiyatrosu'nda sahneye çıkmış.
Edebiyatla ilgileniyor, şiirleri var.
Bir dönem gazetecilik de yapmış.
Seferhisar Belediye Başkanlığı başarılarla dolu; Adı sanı bilinmeyen ilçeyi 'Sakin Şehir' kavramıyla dünyaya tanıtmış.
İlçede tarım kooperatifleri kurmuş, Tohum Bankası oluşturmuş ve genetiğiyle oynanmamış 280 çeşit yerli tohumu çoğaltarak bir milyonun üzerinde tohum dağıtmış.
Kadın ve küçük üreticileri teşvik ederek ekonomiye katkı sağlamalarına önayak olmuş.
İlçede ''Çocuk Meclisi'' kurulmasını sağlamış.
Edebiyat köyü gibi bir düşünceyi hayata geçirmiş.
Seferhisar halkı Soyer'in ilçelerinden ayrılması dolayısıyla üzüntü içinde.
Ancak Büyükşehir Belediye Başkanı adayı olmasından dolayı da son derece gururlu.
Cumhur İttifakı'nın adayı Nihat Zeybekci Denizli Tavas doğumlu.
Kütahya İmam Hatip Lisesi'nden sonra İktisadi ve Ticari ilimler Akademisi'ni bitirmiş.
İş hayatına Demirören Grubu'nda başlamış.
2004 ve 2009 yerel seçimleri sonrası Denizli Belediye Başkanlığı yapmış.
2011 Genel seçimleri öncesi Belediye başkanlığından istifa ederek AKP'den milletvekili seçilmiş.
2013'te Ekonomi Bakanlığı'na getirilmiş.
Zeybekci Denizli Belediye Başkanlığı sırasında partizanca kadrolaşmaları ile tanınıyor.
Bu dönemde şehir içindeki alkollü mekanları, restoranları kapatarak şehir dışına 'Tabakhane ' semtine sürmüş.
Bakanlığı döneminde ekonominin geldiği durumu anlatmaya gerek var mı?
Biyografisinde yazan 'Çok iyi Almanca bilir' ve 'South London College'de ekonomi eğitimi gördü'' şeklindeki ibareleri de bir süre sonra silmiş!
Zeybekci'nin İzmir'le ilgisinin ne olduğunu sorarsanız, Erdoğan'ın kendisine bir telefon görüşmesinde teklifte bulunduğunu, kendisinin de kabul ettiğini söylüyor. O kadar...
İşte İzmir'in şansı, İzmirlinin şansı bu...
Bu iki aday arasında bir tercih yapacak...