Aklımızla alay ediyorlar.

Meclis'te 15 Temmuz Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu kurdular. Araştırma Komisyonu değil, adeta Araştır-ma Komisyonu.

Böyle bir komisyonun görevleri ne olmalı? Bu hain girişimin perde arkası aydınlatılmalı, gerçek suçlular ortaya çıkarılmalı ve en önemlisi girişimin siyasi ayağı gözler önüne serilmeli.

Peki bu komisyon bu yapısıyla bu çalışmaları yapabilir mi? Ne yazık ki bu konuda hiç umudumuz yok.

CHP, komisyonda dinlenmesi için 50 isim önerdi. Bunlar arasında Recep Tayyip Erdoğan, Abdullah Gül, Bülent Arınç, Efkan Ala, Sadullah Ergin, İdris Naim Şahin, Necdet Özel, Hulusi Akar, Melih Gökçek, Kadir Topbaş gibi kilit isimler var.

Komisyonda dinlenecek isimleri çağırma yetkisi komisyon başkanına verilmiş. Peki Komisyon Başkanı bu isimleri çağıracak cesarete sahip mi?

Komisyon toplantıda görev bölümü yapmış, Yenikapı ruhuna uygun olarak bir muhalefet milletvekilini bile Başkanlık Divanı'na almamıştı.

Önceki gün yapılan toplantıda da havanda su dövülmüş. Ama yine de haksızlık yapmayalım. AKP'li bir üye Amerika'ya gidilerek Fetullah Gülen'in dinlenmesini önermiş. Soracaklarmış, “Darbeyi sen mi planladın?” diye. Belki de Fetullah'ı alır gelirler Türkiye'ye. Benden bir öneri, ballı kaymaklı Amerika seyahati sizi kesmez. Fetullah'ın bütün dünyadaki okullarında incelemeler yapın. Siz 72 ülkeyi gezene kadar zaten genel seçim zamanı gelir(!).

Bizi böylesine karamsarlığa iten Komisyonun yapısına gelince...

15 üyenin 9'u AKP'li. 6'sı muhalefet partilerinden. Yani komisyondan AKP'nin iradesi dışında bir karar çıkması söz konusu değil.

Komisyon Başkanı AKP Burdur Milletvekili Reşat Petek .Kamuoyuna yabancı bir isim değil. FETÖ kumpası Ergenekon, Balyoz davalarında her gün televizyonlara çıkıp, kumpası savunan bir kişi. Ergenekon'un kaçak savcısı Zekeriya Öz'e methiyeler düzüp;

Türkiye'nin Gladyo'sunu yargı önüne çıkarmada ilk adımları atan cesur savcı Zekeriya Öz ve arkadaşları” cümlesini kuran kişi. Bakın 2 Aralık 2012 tarihli Star Gazetesi'nde ne diyor;

Fetullah Gülen Hocaefendi ve AKP'yi beraber hedef alan yapıların, AKP'nin bu süreçten güçlenerek çıktığını görünce bu kez cemaat ve AKP'yi birbirine düşürmeye çalıştığını görüyoruz.”

2011'de TV 8'deki açıklaması da ibret verici;

Hakkında açılan tüm davalardan, Sayın Fetullah Gülen Hocaefendi'nin beraat etmesine ve bu beraat davalarının kesinleşmesine rağmen, Ergenekon yapılanmasının parlamentodaki uzantıları tarafından 'Çete' diye hakkında Meclis kürsüsünden konuşma yapanlar oldu.”

Başkanlık Divanı'nda yer alan Manisa Milletvekili Selçuk Özdağ'ın 2011 yılındaki açıklamaları da ilgi çekici;

Türkiye'deki bazı hukuki soruşturmalarda Hocaefendi'nin hizmetini ilişkilendirmek tek kelimeyle garabettir. İsnatlarla Türkiye' de ve dünyada insanlara ve insanımıza çok değerli bir ilim adamını, bir din adamını, çok değerli bir gönül adamını, bir dava adamını töhmet altında bırakmak garabettir, yanlıştır.”

Komisyon'un bu konuda en muhteşem açıklamaları bulunan üyesi ise maalesef İzmir milletvekili Hüseyin Kocabıyık. Bakın Kocabıyık çarpıcı açıklamalarında özetle neler söylemiş;

Mensubu olduğu millete bin yılık onur kazandıracak kadar büyük hizmetler etmiş olan bir gönül ehlini uzak diyarlarda muhacir ettik biz...

...Bugün insanlık onun yaydığı 'aura'yi hisseder hale gelmiştir. O milliden evrensele doğru bir albatros kuşu gibi süzülen büyük bir insanlık değeridir artık...

...Müthiş büyüklükteki iktidarına rağmen, kendisini muhatabı karşısında bir karınca kadar küçültmeye gayret eden O masum adama atılan her iftiranın hasta ve yorgun yüzünde bir ışıltıya dönüştüğünü görüyorsunuz...

...Vicdani sorumluluğum gereği olarak belirtmem gerekir ki, Fetullah Gülen Hocaefendi belki de son bin yılın en büyük Türk büyüklerinden biridir. O'na düşmanlık edenlerin utanması ve oturup bin kere düşünmesi gerekir.”

İşte böyle... Komisyon'un muhterem üyelerinin darbe girişimi öncesi görüşleri bunlar. Bu komisyonun çalışmalarından çıkacak sonuçları doğrusu pek fazla merak ettiğimi söyleyemem.