Uyutma’ veya ‘ötenazi’ adı altında toplu köpek ölümlerine yol açacak bir yasanın çıkma olasılığı çok düşük, çünkü büyük oy kaybına yol açar… Ayrıca görüşlerine çok değer verdiğim bir veteriner hekim dostum, böyle bir yasa çıksa bile hiçbir veteriner hekimin sağlam bir köpeğin ölümüne yol açacak iğneyi yapmayacağını dile getirdi.
Sahipsiz köpek sayısının arttığı ve bazı sorunlara yol açtığı bir gerçek. Ana hedef kısırlaştırma, yeni hayvan barınaklarının kurulması ve var olanların kapasitelerinin arttırılması… Sorunlar ‘Tek Sağlık Anlayışı’ gereğince farklı alanlarda uzmanlaşmış kişilerin bir arada çalışmalarını temel alan bir bakış açısıyla çözülebilir.
İzmir Kent Konseyi Hayvan Hakları Çalışma Grubu’nda Fatma Şimşek önderliğinde yaptığımız son toplantıda deneyimli Veteriner Hekim Ebru Tong’dan çok şey öğrendik. Örneğin köpekler için oluşturulacak doğal yaşam alanlarının bir süre sonra vahşileşmelerine yol açabileceğini hiç düşünmemiştim. Toplantıda Prof. Dr. Devrim Akseki’den duyduğum, dişi sahipsiz köpekler için ameliyatla kısırlaştırmak yerine, halk arasında ‘spiral’ olarak bilinen Rahim İçi Araç (RİA) takma alternatifini de tartıştık.
İlk kez Arjantin’de Biotumer firması tarafından köpekler için geliştirilen RİA, iki bilimsel araştırmada denenmiş. 1997’de Nagle ve arkadaşları, RİA takılan 30 köpeğin kızgınlık sıklığı ve davranışlarında bir değişiklik olmadığını, RİA’nın 12-36 ay boyunca hamileliği önlemede yüzde 100 etkili olduğunu belirlemişler.
Aynı RİA’yı kullanan Volpe ve arkadaşları ise 2001’de farklı cins, yaş ve ağırlıkta (3-70 kg) ön kızgınlık (preöstrus) veya kızgınlık evresindeki 9 köpeğin 8’inde yöntemi etkili ve güvenli bulmuşlar. Bulldog cinsi bir köpekte kalıcı kızgınlık oluşunca, RİA çıkarılmış ve kızgınlık belirtileri kaybolmuş.
Daha sonra Bosna Hersek’te Klevisar ve Karabegoviç soyadlı iki veteriner hekim tarafından geliştirilen farklı bir RİA, DogSpiral ticari adıyla 3 boy (-5, 5-15, +15 kg'lık köpeklere) olarak piyasaya sürülmüş ve halen kullanılmakta. DogSpiral ile ilgili hakemli dergide yayımlanmış bir araştırma yok. Üreticilerin verdiği bilgiye göre, hafif yatıştırmayla (sedasyon), anesteziye gerek olmadan, kızgınlık veya kızgınlık öncesi dönemde takılabilen RIA 10 yıl kalabiliyor; köpeklerin sosyal ve cinsel yaşamını etkilemiyor. Yılda bir yerinde olup olmadığının araştırılması önerilen ürünün bakır veya gümüş kaplamalı seçenekleri var.
Türkiye’de ortopedist Doç. Dr. Emre Karadeniz’in Pia RİA adıyla köpekler için bir RİA geliştirdiğini ve kullanımı için belediyelerden destek beklediğini basından öğrendim. Ancak ürünün nasıl geliştirildiği, denenip denenmediği ve özellikleri konusunda bir bilgiye rastlamadım.
Görüştüğüm RİA konusunda deneyimli kadın doğum hastalıkları uzmanı, histolog ve embryolog tıp doktorları konuya çok sıcak baktılar, “Benim köpeğimi denek yapalım” diyen bile oldu. Veteriner hekimlerin bazıları konuya olumlu yaklaşırken, bazıları olumsuz yanıtlar verdi. Olumsuz düşünenlerin gerekçesi, RİA takılan köpeklerde kızgınlık durumunun devam etmesi sonucu, erkek köpeklerin uyarılacağı, saldırganlıklarının artacağı ve sorun yaşanacağı yönünde.
Dünyada ve Türkiye’deki kadınlarda RİA, yıllardır yaygın olarak kullanılmakta olan çok etkili (yüzde 99’dan çok) ve az yan etkili bir doğum kontrol yöntemi. Önerim, farklı branşlarda çalışan veteriner hekim ve tıp doktorlarının katılımı ile Türkiye’de hızla köpekler için uygun bir veya birkaç RİA geliştirilmesi ve bunların etkinliklerinin Pia RİA ve/veya Dogspiral ile birlikte araştırılması yönünde. Çünkü RİA, cerrahi kısırlaştırmaya oranla çok daha kolay, çok daha ucuz ve çok daha az yan etkili bir yöntem ve çok sayıda köpeğin öldürülmesini engelleyebilir.