Her şeyden nem kapar olduk! Allahtan koku alma ve korku duygularımız dumura uğramadı; Aksine çok temkinli hale geldik…

Korkuyoruz da ne oluyor? Diyeceksiniz!
Zam kararını alan Meclisimiz de sıcakları bahane edip “tatil kararını” malum parmakların havaya kalması ile ön kapıyı kapatıp arka kapıdan Beştepe’nin hediye uçaklarına koşup Körfez’de para aramaya çıkıyor…
Tabii “altta kalanın canı çıksın” derler ya, emekliler de işte bu vaziyette!  Kısacası; kazanın dibindeki yüzde 25’in maaşlara nasıl yansıyacağını merakla bekliyor…
***
Anlayacağınız , “İnleyen nağmeler” eşliğinde yazılı, sözlü ve  görüntülü basına göz atan emekliler, yandaş basından sağlıklı ses alamayınca çareyi “sosyal medya”da aramaya başladı. Derdini Körfez ülkelerinin ummanına (büyük deniz) döken saray hükümeti bizim denizlerimizden petrol çıkaramazken, çareyi zamlarda bulmuş şimdilik…
Hani yukarıda “koku alma” ve “korkma duygularımızdan” bahsetmiştim ya, sosyal medya son dakikada yine çanları çaldı!
26 Temmuz’da benzine zam gelecek!
Okurum (İ.Ö) “Zamlara kızmayın” diyor ve ekliyor:
“Zamlar salâlar eşliğinde İslami usullere göre sokuluyor!”
Sosyal medyanın saygın isimlerinden sevgili (D.O) da şunları yazmış:
“Neymiş, halen akaryakıtta Avrupa’nın en ucuz  4. ülkesiymişiz!
Ulan ! onların vatandaşlarının geliri ile bizimki ile bir mi?”
Sevgili D.O yol gösteriyor: tek çaren var Türkiye KONTAK KAPAT!
Hem de öyle bir gün, iki gün değil, 1 hafta, 1 ay, zamlar geri alınana kadar...
* * *
İsterseniz ben de “Dünya hoştur, gerisi boştur”  deyip konuyu başlığımdaki “Lavanta kokusu ve zam korkusuna’’  getireyim…
Yıllardır, yaz tatilimi İzmir’in şirin ve çok yönlü ilçesi Urla’daki mütevazı evimde eşim, çocuklarım ve de torunlarımla geçiriyorum.
Geçtiğimiz hafta sonu ben de “zam kokusuna karşı aldığım “lavanta kokulu” bir davet üzerine Urla Uzunkuyu’ya uzandım.
14 dönüm lavanta tarlası içinde mor panjurlu taş bir evin sahipleri Çiğdem ve Ergül Yazıcı çifti davetli misafirlerini ağırladı.
Çiğdem Hanım’ın Balçova’da bulunan Lavantapatchwork Kırkyama Atölyesi bu yıl yeni binasıyla Urla Uzunkuyu’daki lavanta bahçesine birlikte taşınmış. Çiğdem Hanım’ın ve 10 öğrencisinin  birbirinden orijinal patchwork çalışmaları 16 Temmuz Pazar günü bir sergi açılışıyla lavanta çiçekleri arasında beğeniye sunuldu. Antik Yunan Mozaikleri ve Rönesans dönemi resim sanatının mozaik versiyonlarını lavanta kokuları arasında sergiledi.
Devlet opera ve bale sanatçısı Eren Ekici kemanıyla lavantalar içinde konuklara romantik anlar yaşattı. Gün batımında Seher Altıner’in de bir parçası olduğu Dansapoli Dans  ve Sanat akademisinin Yunan Dansları, Bachata, Vals gösterileri izleyenleri büyüledi. Bu büyüleyici mekanın bundan sonra tüm sanatsever etkinliklerine yeni bir soluk olarak güzel Urla’mıza değer katacağını umuyor ve de bekliyorum…
Değerli okurlarım, bu lavanta kokulu davet gibi Batı’ya açılan penceremiz Urla’nın enginarı, zeytinleri de böylesine mekanlarda sergileniyor. Ben de fırsat bulursam gidiyorum… Geçen sene Prof. Dr. Levent Köstem’in aynı uzantıdaki zeytin müzesinden sizlere seslenmiştim.
İnşallah bir başka yazımda yine böyle ortamlara sizleri götürürüm…