Geçtiğimiz günlerde annemin göz problemi nedeniyle gece saat 12 civarlarında bir devlet hastanesinin acil servisi bölümüne gittik.
Hastane kalabalıktı. Bir süre bekledikten sonra, annemin adı ekranda belirdi. Hemen ilgili bölümün kapısına yöneldik. İçeri girdiğimizde oradaki görevliler doktorun ameliyatta olduğunu ve çıkasıya kadar beklememiz gerektiğini söylediler. Büyük bir devlet hastanesi düşünün, gece yarısı acil serviste yalnızca bir doktor var. Koca hastanede başka bir göz doktoru yok, ameliyatta olan doktorun ne zaman çıkacağı ise belli değil. Dışarı çıkıp beklerken diğer hastalarla konuştuk. Oradaki bazı insanlar 2-3 saattir doktoru beklediklerini belirttiler. Acil Servis olduğu için gittiğimiz hastanede acil bir duruma bakacak doktor yoktu.
Peki bu nasıl bir acil servis anlayışı? Acil servislerde doktor bulunmaması ya da yeterli doktorun olmaması, hastaları çaresiz bırakıyor. Sağlık sisteminin en temel yapı taşlarından biri olan acil servislerin, özellikle gece saatlerinde bu kadar yetersiz kalması düşündürücü.
Nöbetçi Eczaneler Neden Nöbet Tutmuyor?
Doktor ameliyattan çıktıktan sonra annemi muayene etti ve reçetesini yazdı. Şimdi sıra, nöbetçi eczane bulmaya gelmişti. Nöbetçi eczaneler hayati bir ihtiyaçtır, özellikle gece saatlerinde ilaç almanız gerekiyorsa. Fakat telefonla belirtilen nöbetçi eczanelere gittiğimizde, kapı duvarla karşılaştık. Nöbetçi diye belirtilen eczanelerin çoğu kapalıydı. Gece yarısı şehrin sokaklarında nöbetçi eczane aramak zorunda kaldık. Uzun süre eczane aradıktan sonra zar zor bulduk. Bizim arabamız olduğu için şanslıydık gecenin o saatinde eczane arayabildik. Ama arabası olmayan bir vatandaş nasıl gecenin o saatinde semt semt gezip eczane bulacak? Nasıl sağlığına kavuşacak? Vatandaş olarak sağlık hizmetine ulaşmak bizim en temel hakkımız.