Bugün, şiirden söz açmak istiyorum. 2022’nin ilk aylarında yitirdiğimiz şair dostları anmak için... Yolları İzmir’den geçmiş, yaşadıklarını şiire dökmüş üç şair… Daha birkaç gün oldu toprakla buluşalı Salih Bolat. Onun şiiriyle başlayalım:

Bırakılmış bir sonbahardı / şiirler şiirini arıyordum / Lorca’yı ağlarken buldum rüzgarda / eylül güneşiyle tutuşan bir gitar sesiydi ispanya

bir elim sıcak denizlere değerken / bir elim buzul çağlarında / Şili yangınlarında buldum Neruda’yı gülüyordu kasımpatılar arasında

şiirler şiirini arıyordum / acılarda ağrılarda ayrılıklarda / biliyordum uzak değil / Pir Sultan Nazım Hikmet ve daha

gün eridi mor dağların ardında / gürültüyle uzaklaştı güvercinler / tam ulaşmıştım şiirler şiirine sinsice bastırdı gece

böyle sinsice bastıran gecelerde uyumadım hiç /en yanık türkülerle kırdım sabahın sürgülü kapılarını / hasretle atıldı şiirin kollarına / yürek ve bilinç

“Yaşanan”, “Açılmış Kanat”, “Bir Afişin Önünde”, “Sınır ve Sonsuz”, “Karşılama”, “Uzak ve Eski”, “Gece Tanıklığı” kitaplarıyla sonsuzluğa yürüdü Bolat.

***

Bolat’tan birkaç gün önce yitirdik, İzmirlilerin TRT Radyo Tiyatrosu’nda tanıyıp sevdiği şair, yazar, radyocu Güngör Tekçe’yi. Onu da“Çentik” adlı şiiriyle analım:

Ne zaman duvara bir çentik atsam / Bahçedeki gül devinir

Bir şeyleri unutmak / Yüzünüz kızarmadan bakmak için mi?

İçten içe dikmektedir sökükleri / Yitirsek de belleğin iğnesini

Elbet hesaplarıyla tarih düşürmek acıya / Ne acıyı sağaltıyor ne tarihi

Boşuna mı taşıdık onca güneşi? / Karanlık sulara varmak için mi?

Dağların ortası çanak rüzgarsız kıpırtısız / Kurulur düş evleri

Çağırırlar / Buyur ederler bizi

Çatar kaşlarını gül / Çiziktirir ellerimi

 ***

“Şiir sanatın gerilla dilidir” diyen İsmail Mert Başa’ı ise15 Ocak’ta yitirdik. “Vira”, “Geyik ve Yolcu”, “Külde Kor İzleri” adlı kitaplarında şiirlerini, “Kanatlarını Yitirmiş Uçan Atın Tutkusu”nda öykülerini, “Kendime, Sana, Toprağa ve Gökboşluğa”, “İtiraz Yazıları”, “Buyruk ve İtaat- Kültür, Sanat ve İktidar”, “Gökyüzünden Başka Sınır Yok”da denemelerini toplayan Başat, Güngör Tekçe gibi şiirin yanı sıra tiyatroya sevdalıydı, “Sarhoş Orman” adlı oyununu anımsıyorum. Üç şair arkalarında zengin bir miras bırakarak ayrıldılar dünyamızdan. Sözcüklerden oluşan bir miras… Hafta içinde bir başka şair dostumla, Ünal Ersözlü ile andık onları. Etkileyici sesiyle üç şairden birer şiir yorumladı Ersözlü. Tabi, sevgili Ünal’ı bulmuşken onun şiirlerinden ve “Yeryüzü Misafiri”, “Dört Gün Buda, Üç Gün Zorba”, “50 Maddede Doğu Felsefesi” kitaplarından söz etmeden olur mu? Önümüzdeki Salı,‘İzmir’de Sanat’ programını YouTube’da, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin ‘İzmir Tube’ kanalında izleyebilirsiniz söyleşimizi.