İstanbul Başakşehir'de 2024’ün ilk günü, bir sitede hiçbir suçu günahı yokken 6 dakika boyunca İbrahim Keloğlan adlı bir şahıs tarafından tekmelenerek öldürülen Eros’u duymayan bilmeyen kalmadı. Eros artık Türkiye’de hayvan hakları hareketinin simgelerinden biri… “Kimsesiz” denilen, sahipsiz sanılan Eros’a yüzbinlerce yürek sahip çıktı. Hayvanlara karşı kalbinde bir parça merhamet ve vicdanı olan herkes Eros’u katleden kişinin hak ettiği cezayı almasını gönülden istedi. Eros davası vahşice öldürülen bir kedinin davası olmaktan çıkıp tüm canlar için adalet talebinin de bir ifadesi oldu.
***
Bildiğiniz gibi Eros ile ilgili verilen ilk mahkeme kararında İbrahim Keloğlan hakkında iyi hal uygulanmış ve kedi katili hapis cezasından yırtmıştı. Toplum vicdanını derinden yaralayan ve ülke çapında tepkilere yol açan bu karar sonrası davanın yeniden görülmesine karar verildi. İlk duruşma 13 Mart Çarşamba günü yapıldı. Türkiye’de eşi benzeri görülmemiş bir manzara yaşandı adliye koridorlarında. Küçükçekmece 16. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya katılmak isteyen hayvanseverler adliyeye adeta akın etti. Salona alınmayan hayvanseverler koridorlarda “Katil İbrahim”, “Eros için adalet” sloganlarıyla adliyeyi inletti.
Yaşanan izdiham nedeniyle Mahkeme Başkanı duruşmanın konferans salonunda yapılmasına karar verdi.
***
Duruşma sosyal medyanın da gündemindeydi. Eros’un avukatının “4 dakikadır konuşuyorum. Ne kadar uzun sürdü değil mi? İbrahim Keloğlan hala Eros’u tekmeliyor” sözleri herkesin yüreğine işledi; paylaşım rekorları kırdı. Ama maalesef milyonların duası, kamuoyunun adalet beklentisi, deliller ve muhteşem savunma yeterli olmadı. Yeniden görülen davada beklenen tutuklama gelmedi. Kedi katiline bir kez daha “iyi hal indirimi” uygulanarak 2 yıl 6 ay hapis cezası ile yurt dışı yasağı verildi. İyi hal uygulanmasa belki başka bir şey konuşabilirdik ama cezası 3 yılın altında kalan İbrahim Keloğlan yasalarımız gereği serbest bırakıldı!
Vicdanımız yaralı. Ancak adalet mücadelemiz burada noktalanmayacak. Biz, Eros ve diğer tüm canlar için caydırıcı cezalar verilene; katillere ve tecavüzcülere uygulanan “iyi hal” saçmalığı sona erene kadar savaşmaya devam edeceğiz.
Memeli türleri için
tarih tekerrür edebilir
Bristol Üniversitesi’nin yeni çalışmasına göre yaklaşık 250 milyon yıl içinde Dünya'daki tüm büyük kara kütleleri birleşecek. Bu durum insan dahil tüm memeli türleri için gezegenin tamamen yaşanmaz hale geleceğine işaret ediyor. Çalışmayı yapan bilim insanları 40-50 °C arasındaki yaygın sıcaklıkların ve hatta çok daha yüksek günlük uç değerlerin yüksek seviyede nemle beraber memelilerin sonunu getireceğini bildirdi. Araştırmacıların tahminleri, Dünya'nın geçmişteki kitlesel yok oluş dönemleri ile de örtüşüyor. Dünya üzerindeki memeli ve insan yaşamı daha önce de birçok kez yok olma noktasına gelmişti. Çalışmada 800 bin yıl önce gezegende sadece bin 280 kadar insan kaldığı; 250 milyon yıl önce ise devasa volkanik patlamalar nedeniyle Dünya'daki türlerin yüzde 80-90'ını yok eden iklim değişimlerinin meydana geldiği kaydedildi. Her iki olay da sera gazlarının yayılmasına bağlı gelişti.
DÜNYADAN BİHABER
Doğa Derneği’nden Körfez
Geçiş Projesi vaadine tepki
Türkiye’deki 14 Uluslararası Öneme Sahip Sulak Alan’dan (RAMSAR) biri olan İzmir Gediz Deltası, barındırdığı biyoçeşitlilik ve ekosistem değeri ile dünyanın önemli doğal hazinelerinden biri. Gediz Deltası, Dünya’daki flamingo nüfusunun yüzde 10’una ev sahipliği yapıyor. Delta için en büyük tehditlerden biri ise Körfez Geçiş Projesi olarak görülüyor. Yerel seçimler öncesinde, 2018 yılında ÇED Olumlu Kararı iptal edilen İzmir Körfez Geçiş Projesi'nin yeniden vaat olarak AK Parti adayı Hamza Dağ tarafından gündeme getirilmesine Doğa Derneği tepki gösterdi. Doğa Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Dicle Tuba Kılıç, “Gediz Deltası hem kuşlar hem de İzmirli için büyük şans. Burası flamingoların Akdeniz Havzası’ndaki en önemli yaşam alanlarından biri, 2 milyon yıldan beridir delta burada.
Fakat İzmir için 5 yıllık bir dönemin vaatleri, 2 milyon yıllık deltaya yapılaşma baskısı üzerinden şekilleniyor ve dünya çapında önemli bir sulak alanı tehdit ediyor. Körfez Geçiş Projesi’ni Gediz Deltası’ndaki yaban hayvanlarının yaşam alanlarına, örneğin flamingolara zarar vermeden yapmak mümkün değil. Bu proje, şehirleşme baskısını Mavişehir’den deltanın iç kesimlerine doğru ilerletecek. Seçim vaatlerinde biyolojik çeşitliliği, ekosistemleri, geleneksel ve kırsal üretimleri ve körfezi tehdit etmeyen projeler bekliyoruz. Doğayla ve İzmir’le uyumlu projeler üretmek zannedildiği kadar zor değil” dedi.
BİZİM GEZEGEN
Kuzey Kutbu çok yakında
buzsuz günler yaşayabilir
Boulder-Colorado Üniversitesi’nin yeni çalışmasına göre, yakın bir zaman içerisinde Kuzey Kutbu’nda yazın hiç deniz buzu kalmayabilir. Yeni bulgulara göre, Kuzey Kutbu’ndaki ilk buzsuz günün önceki tahminlerden 10 yıl daha erken yaşanacağı kaydedildi. Gelecekteki tüm salınım senaryoları; yüzyılın ortasına gelindiğinde Kuzey Kutbu’nun, Eylül ayının tamamını yüzen buz olmadan geçirebileceğine işaret ediyor.
Araştırmacılar, Kuzey Kutbu’nun okyanusta 1 milyon kilometrekareden daha az buz olması durumunda buzsuz kalacağını söylüyor. Kuzey Buz Denizi, geçtiğimiz yıllarda Eylül ayında 3.3 milyon kilometrekare civarı ile en düşük deniz buz alanına sahipti.
Araştırma, Kuzey Buz Denizi’nin tüm salınım senaryoları altında 2020’lerden 2030’lara kadar ilk kez Ağustos’un son günleri veya Eylül ayının ilk günlerinde buzsuz hale gelebileceğini yansıtıyor. Deniz buzu kaybına katkı yapan ana etmenler sera gazı yayılımı olarak belirlenirken; kar ve buz örtüsündeki azalma, okyanusun güneş ışığından çektiği ısı miktarını artırıyor ve Kuzey Kutbu’nda eriyen buzlar ile ısınmayı ciddi bir boyuta taşıyor. En yüksek salınım senaryosunda Kuzey Kutbu, yüzyılın sonunda dokuz aya kadar buzsuz kalabilir.
KULAĞIMIZA KÜPE OLSUN
“Bir insan bütün dünyayı kazanıp kendi ruhunu kaybederse, ne kazancı olur.”
- Lao Tzu