Alice’in tavşan deliğinden kendini aşağı bırakması gibi bir değişim rüzgarının içindeyiz. Bu rüzgarda savrulurken bir tarafımızda İzmir Kitap Fuarı diğer tarafımızda da yasaklanan, sansürlenen kitap haberleri alıyoruz. İyilikle kötülüğün iki taraf haline geldiği, iyinin kötünün üstüne üstüne yürüdüğü engebeli bir koşudayız adeta…
Kimin bertaraf olacağının kestirilmediği tahminler sarmalındayız.
Evet… Kitaplar sansürleniyor, yasaklanıyor, toplatılıyor.
Cumhuriyetin 100’üncü Yılı Türkiyesi’nde daha demokratik bir ülke olma arzumuz, sansürlerle yine yeni yeniden çevrelenmiş durumda.
**
Geçtiğimiz günlerde Jenanette Winterson’un tarihi kurgu ve fantezi türündeki ‘Vişnenin Cinsiyeti’ romanının Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından muzır bulunarak sansürlendi. Aile Bakanlığı Küçükleri Muzır Neşriyattan Koruma Kurulu, eseri muzır ve müstehcen bularak damgaladı. Kitap poşet ya da zarf içerisinde üzerinde ‘Küçüklere Zararlıdır’ damgası ile satılacak.
Sansürlemelere bir kitap daha eklenerek yazar Ahmet Ümit’in ‘Başkomser Nevzat Tapınak Fahişeleri’ romanı da muzır ve müstehcen bulunarak sansüre maruz kaldı. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Muzır Neşriyattan Koruma Kurulu, Ümit’in kitabını muzır ve müstehcen buldu.
**
Kitabının sansürlenmesi ile ilgili Medyascope’tan Senem Büyüktanır’a açıklama yapan Ahmet Ümit, kitabının çocuklar için değil, yetişkinler için yapılmış bir çizgi roman olduğunu söyledi. Ümit, “Özgürce düşünüp, özgürce davranmamızı istemeyen bir takım kurullar ve yapılar, sanatın üzerinde baskı oluşturarak, kendilerine göre bir anlayış geliştirmeye ve bu anlayışı sanatçılara dayatmaya çalışıyor. Sanat yapmamızı istemiyorlar” açıklaması yaptı. Kitapları birçok dile çevrilen dünyaca tanınan bilinen bir yazarımızın günümüzde hala sansüre maruz kalmasının hiçbir açıklaması yok! Ümit, bir kültür elçisi olduğunu 100’ün üzerinde kitabının yabancı dillerde yayımlandığını, kendi ülkesinde kitabının sansürlenmesinin utanç verici olduğunu söyledi.
**
Ahmet Ümit’in sansür haberinin ardından Yavuz Ekinci’nin 9 yıl önce yayımlanan ‘Rüyası Bölünenler’ romanı için de toplatma kararı verildiğini duyduk. İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı’nın talebiyle kitap hakkında toplatılma kararı verildi. Ekinci sosyal medya üzerinden, “Gücünüz yetiyorsa buyurun roman kahramanlarını da tutuklayıp hapse atın. Dokuz yıldır romanım basılıp, dağıtılıp, satılıyor ve okunuyor. Bu kitabın şimdi toplatılıyor olması, ne şimdiki Türkiye’ye ne de gelecekteki Türkiye’ye hizmet eder.
Edebiyata, sanata karşı yapılan müdahale, sansür, yasaklamalar kötü olan mazinin canlandırılmasından öteye geçemez. Öncekilerin yasaklayıcı tavırları nasıl şimdi gülünç, komik ve beyhude geliyorsa, bugünün yasaklayıcıları da yarın gülünç ve komik gelecektir” diyerek tepki gösterdi. 2008 Yunus Nadi Ödülü alan, 2014 yılında yayımlanan kitabın toplatılması kararı üzücü ve kabul edilemez.
Birden bire edebiyat dünyasında bir sansür ve yasaklama furyası başladı… Daha demokratik, özgür bir Türkiye için kendimizi yuvarladığımız tavşan deliğinden bir harikalar diyarına ulaşmamız dileğiyle…
