Kazanınca her şey güzel...
Yüzler gülüyor...
Keyifler yerinde...
Dedikodular durmuş...
Saçak altı; köhne köşelerde vıdı-vıdı kesilmiş!
Yönetim değiştirenler...
Teknik direktör atayanlar...
Başkan suçlayanların hepsi "ağız fermuarını" çekmiş durumda!
Tek "AŞK" var...
O da...
"Forma ve arma AŞK'ı..."
Ne mutlu ama!..
***
İşte böyle bir şey futbol oyunu...
Kazanınca güldüren; yitirdiğinde ağlatan!
Bir de...
Sonuç ne olursa olsun...
"Forma ve arma aşkının" asla yitmediği...
Tam tersi yoğunlaştığı bir oyun futbol!
***
Gülüyorsun İzmir...
Çünkü...
Göztepe, Beşiktaş'ı yendi...
Altay, Karabük'ten 3 puanla döndü...
Altınordu, uzunca bir aradan sonra soluklandı...
Karşıyaka, Mesut Toros ile yeni bir "bahar" yakaladı...
Asık yüzler aydınlandı...
Onun içindir ki...
Gülmek size yakışıyor!..
***
Futbol birikimi ve potansiyeli yüksek bir kentte yaşadığınız zaman...
İster istemez başarı grafiğini yüksekte tutuyorsunuz...
Takımların bulundukları liglerden "şampiyonlukla" çıkması istenci önde oluyor!
Bir beklentiyle futbol heyecanınızı diri tutuyorsunuz...
Bu yönlü hamleler, takımınızın puan yitiminde bile içinizdeki öfke kırıntısını hareketlendirmiyor...
Biliyorum!
Sizi öfkelendiren nedenler...
"Forma ve arma aşkı"nı görmeksizin...
Kendi çıkarı ve reklamı uğruna...
"Benim olsun, küçük olsun" anlayışıyla yöneticilik yapanlardan kaynaklanıyor!
O zaman kriz doğuyor!..
***
Ama işte futbol bu!
Bir kazanıyorsunuz...
Yeni sevinçlere kapı aralanıyor sanki!
Yüzünüzde güller açıyor...
Yeşilleniyor bahar bahçe!..
Ne öfke kalıyor...
Ne de kriz!..