Nasıl bir yarın düşlüyorsunuz?

İşinizde, ailenizde, çocuklarınızda, kendi geleceğinizde...

Çevrenizde, arkadaş ilişkilerinizde, varsa örgütlü olduğunuz kurumlarda...

Nasıl bir gelecek umudunuz var?

Her şeyin sevgi, insanlık, hak, hukuk, adalet ölçüsünde iyi olmasını umuyorsunuz kuşkusuz!

Yaşam onu gerektiriyor...

Gerçekleşmeli ve herkes eşit koşullarda payını almalı öyle değil mi?

Sosyal ve ekonomik girdiler de hakça paylaşılmalı...

İnsanlar ayırım gözetmeksizin eşit koşullarda yaşamalı ki...

Yaşamanın bir anlamı olsun!..

Birinin bir diğerinde gözü olmasın!

Komşusu aç olan rahat uyumasın!

Ne ezilen ne ezen...

İnsanca hakça bir düzen olsun...

Sevelim sevilelim; paylaşarak büyüyelim...

Çevreye duyarlı olalım; ağaç kesmeyelim!

Üç-beş kuruşluk rant uğruna ormanları kiralayıp yok etmeyelim!

Bu ülkenin her karış toprağının değerini, nasıl kazanıldığını düşünerek sahiplenelim...

Bu topraklar bizim!..

Yetiştirdiğimiz sporcuya...

Kurtuluştan kuruluşa mücadeleden geçerken kurulmuş kulüplerimize ve cumhuriyet döneminde kurulmuş olanlarına sahip çıkalım...

Değerlerini bilelim!

Onların da yabancı egemenliğini sonlandıralım; yabancılara peş-keş çekilmesine karşı duralım!

Futbolun egemeni olmaya başlayan Arap şeyhlerinin; şımarık dolar milyarderlerinin, petrol zenginlerinin ülkemizdeki oyunlarını bozalım!

Kendi ekonomik gerçeklerimiz ve gerekçelerimizle oluşturacağımız bir yapıda görsel zenginliği (eğer kalırsa) halkımızın izleyebilmesine olanak tanıyalım!

Onların sırtından kazanıldığı düşünülen paralarla şımarmayı, "iş becermiş" şımarıklığını bir yana bırakıp...

Birbirimizle didişmeyelim...

Kulüp yöneticileri o şımarıklıkla birbirlerine saldırmayı; teknik adamlar video paylaşımlarla "hassas noktalara göndermede bulunmayı" bir yana bıraksın!

"İşte bak spor kulübü yöneticiliğinde yeni bir söylem gelişiyor; her şey değişecek" dediğimiz, yarına umutla baktığımız başkan tipinin, saldırgan söylemini her birlikte kınayıp, gerçeğe dönmesini isteyelim!..

Örgütlülükle...

Bilinçle...

Hiç bir çıkar beklentisi olmadan; bir şey istemeden...

Salt sporumuzun, kulüplerimizin, futbolumuzun gelişmesi için...

Doğru olanın peşine takılalım, doğruyu isteyip paylaşmak adına mücadele verelim...

İnanın ayağa kalktığımızda kazanmış olacağı

Yoksa...

Her şey yitip gidiyor...

Elimizden, ayaklarımızın altından kayıp gidiyor değerler!..

Katarlı zengin kulüplerin parasını ödemiyor hala!

TFF doların nerede sabitleneceğinin pazarlığını yapıp, bir ayı bulan gecikme karşısında ihtar bile çekemiyor!

Kulüpler zorda ve batakta!

Ve devreye Cumhurbaşkanı girip, Gençlik ve Spor Bakanlığı'nı görevlendiriyor!

Sizce neler oluyor?

Yarınlar kurtuluyor mu?

Haydi hayırlı işler!