Çalışma ve Spor Bakanlarının son beyanlarına bakarsanız “siz neymişsiniz be bakanım!”

demekten kendinizi alamazsınız!

Örneğin; KYK’de asansör faciaları, öğrencilerin kantinlerdeki çektiği maddi ve manevi sıkıntılar, üniversite öğrencilerinin yüksek kiralar altında barınma sorunlarına kim bilir sizler daha neler eklersiniz?

Galiba kendi yalanlarına kendileri inandığından olacak (!) ülkede her şey “güllük gülüstanlık” gibi görüp beyanlarında çarşı-pazarda dolaşan insanların sinir uçlarına dokunduklarının

farkında değillermiş(!) gibi bir algı operasyonu yapılmıyor mu dersiniz?

Allahtan muhalefet liderleri ve vekilleri halkın arasına dalıp bunu yazılı, sözlü ve görüntülü basında ülke genelinde paylaşıyorlar da bizler de “aptal olmadığımızı” anlayıp, ruh sağlığımızı test etme imkanını buluyoruz…

Aslına bakarsanız bu anlatmaya çalıştığımda bir “bilgi kirliliğinden” başka bir şey olmadığı

gibi bir gerçekle karşılaşıyor insan!

Siyasi, ekonomik ve bilgi kirliliğine dair her gün hepimizin gündemindeki ilk madde olarak

yer alıyor… Bugünlerde bir de “hava kirliliği” konuşulurken, meteoroloji raporlarına rağmen karada, denizde ve de havada meydana gelen felaketler de işin cabası oldu! Kaybolan insanlar, yıkılan umutlar, derelerde sürüklenen araba, eşya gibi milli varlıklarımız göz göre göre sürüklenip gitti! Diyeceksiniz ki, Hatay ve çevre illerde yaşanan deprem felaketinde yaşananlar ne çabuk unutuldu!

Özellikle altyapı sorunları, güçlü sorular olarak hep soruldu, sorulmaya da devam edecektir…

Bakın bu konuda çarşıda-pazarda halk arasında dolaşırken kulağımıza o kadar çok şikayet ve

fıkramsı göndermeler geliyor ki, aktarmadan geçemeyeceğim.

Vatandaş diyor ki; ülkemizde o kadar altyapı sorunu var ki! Anlatmakla bitmez. Belki de bugünlerde meteoroloji raporlarını bazı yolsuzluğa, hırsızlığa, vurguna alışmış belli çeteler, lapa lapa kar yağması için dua etmeye başlamıştır diyorlar. Bunu birer fıkra gibi anlatanlara göre, yağacak karlar bu kirliği örtecekmiş!

Eh! Önümüz kış ya, yaklaşan yerel belediye seçimlerinde bu durum meydana çıkacak “oy avcılarının” işine gelebilirmiş!

Nasreddin hoca fıkraları ile büyümüş nesiller gülerek “Neden olmasın” diyebilirmiş!

Biz burada bazı Bakanların tavırları ile altyapı sorunu olan belediye ve beldelerin kilim altına

süpürülen (!) sorunlarının bu kar altında saklanabileceğine anlatılmaya çalışıldığını dikkat çekmek istedik…

* * *

Değerli okurlarım, bugün 24 Kasım 2023 Cuma…

Buraya kadar birlikte geçtiğimiz günleri yine sizlerin arasına girerek bir haftalık sohbet gerçekleştirdim. Ayrıca bugünün ayrı önemi var. Türkiye’de her yıl 24 Kasım günü Öğretmenler Günü  olarak kutlanmaktadır.  Mustafa Kemal Atatürk’ün Başöğretmen olduğu gündür 24 Kasım…

Atatürk Türkiye’yi “Çağdaş uygarlık düzeyine çıkarmak” amacıyla bir dizi devrim yaptı. Bu devrimleri  şu başlıklar altında toplayabiliriz:

1.     Siyasal Devrimler;

Saltanatın kaldırılması (1 Kasım 1922), Cumhuriyet’in ilanı (29 Ekim 1923), Halifeliğin

kaldırılması (3 Mart 1924)

2.     Toplumsal Devrimler:

Kadınlarla erkeklere eşit haklar verilmesi (1926-1934), Şapka ve kıyafet devrimi (25 Kasım 1925) Tekke, zaviye ve türbelerin kapatılması (30 Kasım 1925), Soyadı kanunu

(21 Haziran 1934)  Uluslar arası saat,  Takvim ve uzunluk ölçülerinin  kabulü (1925-

1931)

3- Hukuk Devrimi             

4. Eğitim ve Kültür Alanındaki Devrimler

5. Ekonomi Alanındaki Devrimler

* * *

Böylesine anlamlı bir günde başöğretmenimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün manevi huzurunda

tüm öğretmenlerimizi saygı ile kutluyorum.

Çünkü, Atatürk’ün “Ey Türk Gençliği! Birinci vazifen Türk İstiklalini, Türk Cumhuriyeti’ni ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir.” dediği gençliği Cumhuriyetimizin ilk 100 yılında olduğu gibi ikinci 100 yılında da  sizler eğiteceksiniz…

Hepinizi saygı ile kutluyorum…