Başlığı görünce aklınıza ne geldi bilmiyorum. Biliyorum da bilmiyorum. Ben başka bir şeyden bahsetmek istiyorum. Pandeminin bize bir armağanı da yaşam biçimimizi ters yüz etmek oldu. Gerçi Türkiye'de son zamanlarda ters yüz olmayan bir şey kalmadı ya, neyse o ayrı bir konu...

Artık geceleri yaşayıp gündüzleri uyur hale geldik.

Saat 11.00'de hala “Günaydın” diyen varsa, bilin ki gece en erken üçte uyumuş. Dörtte, beşte yattığını söyleyenler var. Giderek içe kapanmaya başladık. Umarım bu durum kalıcı olmaz. Rahmetli annem, “Akşam yatmak bilmezsiniz sabah kalkmak bilmezsiniz” diye bizi azarlayıp dururdu. Toplumun büyük bölümü artık azarı hak ediyor.

Gerçi bu Z kuşağının sicili, bizden beter. Onlar sanki hiç yatmıyorlar, gündüzleri de hepsi derin uykuda. Evde odalarından çıktığına rastlarsanız şanslısınız... Bu pandemi en çok onlara yaradı. Normal hayatlarını sürdürüyorlar.

E peki bize ne oldu?

Geçen gün bir arkadaşım sabahın köründe arıyor. Baktım saat on... Kendime gelip geri döneyim istedim. Beş on dakika sonra aradım ve duşta olduğumu bu nedenle açamadığımı söyleyerek kıvırmaya çalıştım.

Telefonu kapattığımda, sevgili karım söyleniyordu...

“Yalanı bile düzgün söyleyemiyorsun. İki saattir sular kesik”

E benden ancak bu kadar...

İşin aslı o kadar eğlenceli, güllük gülistanlık değil. Evde kalmak, giderek bizleri sosyal hayattan koparıyor. Genel bir mayışma var...Normale dönmek uzun zaman alacak gibi...

Bu salgın belasına bir an önce çözüm bulunmazsa bedeli her geçen gün daha ağır olacak.

Mesela sevgili arkadaşım Ergun Oruç, kahvelerin kapalı olmasının, yaşlıların kağıt, okey gibi oyun oynayamamasının alzheimerı tetikleyeceğini, daha fazla insanın bu hastalığa yakalanacağını iddia etti... Gerekçe olarak da kahvede oyun oynanırken beyin cimnastiği yapıldığını, bu sıradaki diyaloğun onları canlı tuttuğunu söyledi.

Uzman hekimler bu konuda ne düşünür bilmiyorum, ama bana da mantıklı geldi.

Neyse bu dönemi mümkün olan en az hasarla atlatmak zorundayız.

Durumu anlattım. Sabah sabah arayıp da sinirimi bozmayın.

İntikamım acı olur...