Antoine de Saint-Exupery'nin kaleminden büyüklere masal kitabı.
İncecik bir kitaptan beklenmeyecek ağırlıkta ve güzellikte, hayata dair mesajlar içerir.
Uzun yıllar sonra yeniden okudum. Sanki yeni bir kitap okumuşum gibi geldi. Kitabın felsefesinin insana hissettirdikleri kişiden kişiye değiştiği gibi yaşa göre de değişiyor, onu anladım.
Geçen gün bir arkadaşımla sohbet ederken konu Küçük Prens'e geldi. O da yıllar sonra yeniden okumuş bu kitabı. Kedi sahibi iki kişi olarak kitabın bir bölümü ikimizi de aynı şekilde etkilemiş. Hem şaşırdım hem sevindim.
Siz, doğa ve hayvan dostlarıyla paylaşmak, Küçük Prens'in mesajının aracısı olmak istedim.
* * *
Kitabı henüz okumamış olanlara mini bir özet... Küçük Prens çok uzaklarda, küçücük bir gezegende tek başına yaşar. Bir gün, yeni yerler görmek, yeni şeyler öğrenmek ve dostlar edinmek üzere diğer gezengenlere yolculuğa çıkar. Ardında, gözü gibi bakıp büyüttüğü, en ufak esintiden zarar görmesin diye fanuslarda koruduğu eşsiz gülünü bırakır.
Dünya, Küçük Prens'in macerasının son durağıdır. Burada bir tilkiyle karşılaşır. Tilki ona dünya, insanlar ve hayvanlara dair bilgiler verir.
Sohbetlerinin bir noktasında tilki Küçük Prens'e "Ne olursun evcilleştir beni" der. "Yalnızca evcilleştirdiğin şeyleri tanıyabilirsin..."
Ve Küçük Prens tilkiyi evcilleştirir. Ayrılık vakti geldiğinde tilki gözyaşlarını tutamaz. Ancak ayrılığın acısına rağmen mutludur. Çünkü tilki için diğer tüm insanlardan farklıdır Küçük Prens. O bir tanedir. O tilkinin Küçük Prensi'dir artık. Ve tilki de Küçük Prens için tıpatıp benze de diğer bütün tilkilerden başkadır. O tek'tir.
Tilki "Hoşça git," der ve Küçük Prens'e bir sır verir; "İnsan ancak yüreğiyle baktığı zaman doğruyu görebilir. Gerçeğin mayası gözle görülmez."
Sonra ekler; "Gülünü bunca önemli kılan uğrunda harcadığın zamandır. İnsanlar bu gerçeği unuttular, sen unutmamalısın. Evcilleştirdiğin şeyden her zaman sen sorumlusun... Gülünden sen sorumlusun."
* * *
Yorumu size kalmış...
