Cumhuriyet Halk Partisi’nde bir kurultay yapılması istemini bu köşeden çok uzun süre önce yazmaya başladım. Son yazımda bu konuda seçimli kurultay için delegelerin imzasının toplanabileceğini de belirttim.
CHP’de Özgür Özel ile başlayan ve yerel seçimlerde birinci parti olma başarısının yakalanmasına rağmen, ortaya çıkan mutsuzluklar, giderek derinleşti. Ve geçen hafta partide bu olay büyük bir kriz olarak patlak verdi.
CHP’nin önemli isimlerinden Oğuz Kağan Salıcı ile Genel Başkan Özgür Özel arasında yaşanan restleşme basının manşetlerine taşındı.
Bu olayda Özgür Özel’e muhalefet edenler, delege gücünü arkasına alacaklarını düşünüyor. Açıkçası ben de aynı görüşteyim.
Özgür Özel ekibinin yerel seçimlerde attığı yenileşme hamlesinin bazı noktalarda yarattığı kaos, CHP’de bir kurultayın gelebileceği ihtimalini daha da artırdı.
Özgür Özel ise bunun bir parti içi mesele olduğunu ve kamuoyunu ilgilendirmediğini savunarak, olayı geçiştirmeye çalışıyor. Bu tartışma içerisindeki sorunun en özet hali ise “Kurultay yapılmasını istemenin bir hak olduğunu savunanlarla, böyle bir süreçte kurultay mı olur” diyen genel merkez arasında yaşanan derin bir görüş ayrılığı. Bu tezini gündeme getiren Özel’i bir de 81 İl Başkanı’nın imzalı destek açıklaması geldi.
Bu il başkanlarından ne kadarının kendi illerinin delegesine hakim onu bilemiyorum. Ama böylesi açıklamaların altı dolu değilse bu sadece kamuoyunu aldatmak anlamına gelir.
Bir örnek vermek gerekirse İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu’nun bu makama gelmesinde irade kullanan önemli isimlerden birisi Tunç Soyer olmuştu. İl Başkanı olduğu dönemde de büyük tartışmalar yaşanmıştı ismi üzerinde.
Şimdi baktığımızda Aslanoğlu’nun kendisini getiren iradenin karşısında imza attığı görülüyor. Bu nedenle bu imzalı açıklamanın nasıl yorumlanması gerektiğini hesaplamak güç.
Ayhan’a hüzünlü veda
CHP Eski il başkanlarından Selçuk Ayhan’ı çok sevdiği Bornova’dan sonsuzluğa uğurladık. Camideki törende inanılmaz bir kalabalık vardı. Genel Başkan orada diye törene gelenler vardı elbette. Ama Ayhan, siyaset anlayışı, hayattaki asil duruşu ile partililerin üzerinde uzlaştığı bir isimdi. Yıllarca hem mesleki ilişki hem de dostluk yaptığım Selçuk Ayhan’ı da Yücel Özen’in yanına uğurladık. Ailesine ve sevenlerine baş sağlığı dilerim.