Doğdun; "nur topu gibi evlat" dediler...
Emekledin, ayağa kalktın; ilk heceler döküldü dilin dudaklarına yapışık!..
"Anne-baba-dede..."
Konuştun yani!..
Koştun sonra; geliştin...
Öğrenim-öğretim süreci, derken, ergenlik!
Onca yıl; o bütün yükü ana-babaya yüklediğin yıllar...
Çok mu kolay geçti sanıyorsun?
***
Sen çocuktun!..
***
Semaverli çay bahçelerinin olduğu, güzel-görkemli kent görüntüleriyle süslü alanlara götürdüler...
Aileler vardı...
Birbirleriyle samimi; üstelik dost!..
Kırlara birlikte pikniğe gitmişliğiniz vardı; sevgi-saygı yüklü...
Unutmadığınız komşuluklar, tanışlıklar o yüzdendi...
Bitimsiz semt-mahalle dostlukları o yüzdendi!..
Bizim yıllardır selamladığımız esnaf yüzü...
O sevecenlik ve alış-verişten kaynaklanıyordu...
Evlerin önünde çayların demlendiği; çekirdek çitlendiği günlerin çocukluğu geçtiğinde...
Babalar oğullarını kimi zaman omuzlarında, kimi zaman el ele futbolla buluşturduğunda...
Üstelik bu kent bugün "Süper Lig" diye anılan bir arenada beş takımla anılıyorsa; değmeyin keyiflerine!..
Ha kale arkası duvar üstü, ha tel örgülere yapışık yağmur-çamur dinlemeyen günler!
***
Futbol o çocuklar için bir sevdadır!..
***
Süreç bir noktaya getiriyor insanı...
Hele İzmir kenti ve takım aşkları!...
Dedik ya, beş takım diye! Nereye baksan siyah-beyaz, sarı-kırmızı, lacivert-beyaz, kırmızı-lacivert, sarı-lacivert, yeşil-kırmızı
renk coşkusu ayrı bir tutkuyu ve coşkuyu beraberinde getiriyor...
Ve o süreçte gelişen, büyüyen çocuklar kiminin lige damga vuruşunu, kiminin Avrupa'da çeyrek finale yükselişini; Cumhurbaşkanlığı, Türkiye Kupası, Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü kupalarının sahibi oluşlarını izlemiş oluyorlar...
Kuşaktan kuşağa geçen bir sevdanın, tutkunun adıdır bu aynı zamanda!..
***
Peki o güzel günleri yaşayanlar, çocuklarına aynı "efsane" günleri izletme çabasında olanlar, bugünlere ne bıraktı derseniz...
Tartışırız!..
***
O günlerden İzmir'e hiç bir şey kalmadı dostlar...
Ne futbolun ana gerekleri, ne yiğitçe-dostça ama sportmenlik çerçevesinde paylaşım...
Sevgi-dostluk-arkadaşlık!..
Oysa geçmişin futbol takımlarının başarılarında arkadaşlığın-dostluğun, birlikte yaşamanın ne büyük etken olduğunu arşivleri incelediğinizde ya da belleğinizi güncellediğinizde yaşarsınız...
Ki yaşam onu gerektirir!..
***
Tüm bunları neden mi yazdım?
***
Belleğimi tazeledim!..
Göztepe'nin geçmişi gözlerimin önünde bir film şeridi gibi belirdi!..
"Acaba" dedim kendimce...
O dirilişi gerçekleştirecek "yiğitler" var mı?
Çünkü bir zamanlar onlar da çocuktu!..
Şimdi büyüdüler!..