Son zamanlarda ünlü siyasetçilerin, sanatçıların zenginliği çok konuşulur oldu. Bir yüzükten milyarlara uzanan servet göze batıyor haliyle. Ama her şey para değil... Başka zenginlikler de var... Bende bu açığı kapatmak için Prof. Dr. Şadan Gökovalı'nı servetini araştırmaya karar verdim. Devasa bir servet önüme çıktı. Bunu sizlerle de paylaşayım istedim.
Kendileri Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi'nden Hocam olduğu için objektif olmak için çabalıyorum.
Artık olduğu kadar...
Şadan Hoca'nın Muğla Menteşe'de tiyatrosu var. Ula'da kültür evi var. Akyaka'da bir sokağı, Gökova'da Caddesi var. İzmir Konak'ta sokağı var. Daha doğrusu bugün yenilenmiş bir şekilde açılıyor... Hiç birinin tapusu üzerine değil ama hepsi onun... Adı var... Yılın gazetecisi ödülü var. Türk dili ödülü var. Pardon ödülleri var. Turist rehberliği ödülü var. Uzatmayayım köşeye sığmaz. Yani yok yok.
Mesela benim adım sokağa verilse sabahın köründe dikilirim. Kim geliyor kim geçiyor bakarım. Hatta “ayakkabılarınızı çıkarın öyle geçin” bile diyebilirim. Gözümün tutmadığını geçirmem. On dakikada bir belediyenin temizlik işlerini arar, temizliği ihmal etmemelerini söylerim. E sokak benimse sonuç budur...
Görgü meselesi.
Hoca mütevazı...
Güleç yüzü hiç ekşimez. Ama yazıda eksik görürse mutlaka uyarır.
Bu arada son yazısında 81 yaşında olduğunu yazmış. Bence bir sıfırı unutmuş. Bu kadar bilgi görgü ancak bin yılda toplanır.
Ya yaşını eksik söylüyor, Ya da gidip gidip geldi...
300 yıl öncesini sorun dün olmuş gibi anlatsın.
Ben Şadan Hocanın şahsında Cumhuriyeti özetledim. Çok değerler yetişmiş. Bilgelikleriyle bize yol gösterici olmuşlar. Aman eksilmesinler.
Başımızın üstünde yerleri var...