Ateş ve tekerleğin bulunmasından bu yana geçen tarih süreci içersinde insanlar, başarılı olmak, yönetmek, kazanmak, kalıcı olmak için ihtiraslarının ötesinde davranış ve uygulamalara başvurmuşlardır.
Bunların bir kısmı bu yöntemlerle çağ açmış, bir kısmı halkı ve ülkesini felaketlere sürükleyerek yok olmalarına yol açmıştır. Bu evrim sürecinde tüm ülkeler ve toplumları buluşların artması, bilim ve tekniğin ilerlemesi sonucu evrensel boyutta her alanda değişimler göstermişlerdir. Ekonomiden teknolojiye, sosyal yapıdan siyasete kadar uzanan bu değişimler yeni kıta keşiflerini, rönesansı, Fransız devrimi ile özgürlük, insan hakları gibi kavramlar gündeme gelmiş ,1850’ li yıllardaki sanayi devrimi ile yöneten ve yönetilenler arasındaki çelişki ve çıkarların demokrasi ile çözümlenmesinin yolu açılmıştır.
Olayların gelişme süreci içerisinde toplumları yönlendiren, örnek alınan ROL MODELER etkili olmuştur. Hunlar, Çinliler, Hammurabi, barutu, Papirüsü bulanlar, peygamberler, Büyük İskender, Persler, Michel Angelo,Leonarda Vinci,George
Washington, Voltaire, Ford, Madam Curie,Lenin,Hitler, Einstein,Graham Bell ve tatbiki bunların ötesinde Mustafa Kemal Atatürk. Hepsi yaşadıkları zaman içerisinde toplumları tarafından benimsenmiş, olayların gelişmesini yönlendirmiştir.
Ancak yönetme ve kalıcı olma hesapları demokrasiyi kendi ”anlayışlarına” göre dizayn etme girişimleri iki dünya savaşı ve bölgesel savaşların oluşmasını sağlamasını sağlayarak bugünkü ortamı yaratmıştır.
Bunun oluşmasında her sektörde başat olmak isteyenlerin etkisi büyük olmuştur. Film endüstrisinden ekonomik yapıya, yargı siteminden, sosyal hayata, ülke sınırlarının yeniden çizilmesinden yeni ülkelerin yaratılmasına, dünya ve uzaya hakim olabilmek için tarihi silerek yeni “ROL MODEL” lerin öngördüğü düzen içerisinde yer almanın kavgasını verenlerin başında Putin gelmektedir.
Geniş topraklara sahip yer altı ve yer üstü kaynaklarını kendi demokrasi anlayışı içerisinde kullanan, başkanlık süresini 2036 ya kadar uzatan KGB aldığı deneyimlerle Çar Nikolay, Lenin, Stalin, Gorbaçov Rusya’sını silen, evrensel insan hakları ilkelerini rafa kaldıran Putin, rakiplerini sürgün, hapis, zehirleme yolları ile bertaraf ederek kalıcılığını koruması siyasette bir “ROL MODEL” haline getirmiştir.
ABD Başkanı Trump’un üçüncü defa başkan seçilebilme yollarını
şimdiden aramaya başlaması, göçmenlerin geri gönderilmesi ile ilgili olarak federal
mahkeme kararlarını dinlememesi, FED’in yapısını değiştirme girişimleri, uluslararası
arenada Rusya ile paralel görüşleri sergilemesi bu “ROL MODEL”i benimsediğinin göstergeleridir.
Sadece Trump mı? Çin ,Mısır, Macaristan, Romanya, İtalya, Güney Afrika, Şili, Kolombiya ülkelerindeki aşırı sağın yükselişi ile birlikte bu çizgiyi yakalamaya çalışan başkan ,başbakanlar tarafından yönetilmektedirler.
Gelişmeler, bu trende yer almak isteyen ülkelerin sayısı önümüzdeki yıllarda artacağa benziyor.
Totaliter bir yönetim anlayışını siyaset arenasına sokan bu yaklaşım, ülkeleri ve dünyayı bir “Kıvılcımla” sonu bilinmeyen bir “Kaos” içine sokacağı kaçınılmaz bir gerçektir. Tarih bunun örnekleri ile doludur. İyi “Rol Modeller” mutluluk, kötü ”Rol Modeller” ise felaket getirir.