"Eşyalar toplanmış seninle birlikte
Anılar saçılmış odaya, her yere
Sevdiğim o koku yok artık bu evde
Sen
Kıyıda köşede gülüşün kaybolmuş
N'olur terk etme, yalnızlık çok acı
Bu renksiz dünyayı sevmiştik birlikte
Sen, kadınım
Kadınım
Hatırla o günü, karşıki sokakta
Seni öptüğümü ilk defa hayatta
Kollarımda benim ilkbahar sabahım
Sen
Sönmüş bak ışıklar, ev nasıl karanlık
O ılık, aydınlık yuvamız soğumuş
Geceler bitmiyor, ağlıyorum artık
Sen, kadınım
Kadınım
Eşyalar toplanmış seninle birlikte
Anılar saçılmış odaya, her yere
Sevdiğim o koku yok artık bu evde
Sen
Masamız köşede öylece duruyor
Bardaklar boşalmış, her biri bir yerde
Sanki hepsi hasret senin nefesine
Sen, kadınım
Kadınım
Bana bıraktığın bütün bu hayatın
Yaşanan aşkların değeri yok artık
Ben sensiz olamam, artık anlıyorum
Sen
Şimdi çok yalnızım, n'olur kal benimle
O kapıyı kapat, elini ver bana
Dışarıda yalnız üşüyorsun
Sen, kadınım..."

**
En popüler Tanju Okan şarkısıdır.
Onunla özdeşleşmiştir adeta "Kadınım"...

**
Gelin öyküsünü paylaşalım "Kadınım"ın...
Gür ve tok sesi, tarzı Frank Sinatra'ya çok benzerdi
Tanju Baba'nın.
İçinde sevgi, kırgınlık, hüzün, melankoli, sigara ve içki geçen şarkıları okurdu.
O şarkıları,
hayranlarının dillerinden düşmezdi. 
Sahneye çıktığında  bambaşka biri olur, şarkılarını seslendirirken adeta kendinden geçerdi; yaşardı!..
Müzik otoritelerine göre;
"İnsana huzur veren o efkârlı ses, günün hangi saati nerede duyarsanız duyun tanırsınız onu; evet, Tanju Okan’ın sesi. Kendine has söyleme tarzı, duygudan duyguya girişi ve söylediği gibi yaşayıp yaşadığı gibi ölüşü…"

**
Sahnelerde fırtına gibi estiği, 45'lik plâklarının kapışıldığı günlerdir.
Kariyeri, zirvededir.
Zerrin Erdoğan adında genç bir kıza aşık olur sanatçı.
Deliler gibi sevmiştir Zerrin'i.
Varlıklıdır, tanınmıştır Zerrin'in ailesi.
İlişkiye şiddetle karşı çıkarlar.
Zerrin'i eve kapatırlar.
Çift birbirini görememektedir.
Okan bunalımdadır.
İyice kendini içkiye verir.
Aile, Zerrin’i Amerika’ya gönderir.
Tanju Okan perişandır.
Yanında sadece yakın dostu söz yazarı Mehmet Teoman vardır.

**

Mehmet Teoman bir akşam üstü evde müzik dinlemektedir.
İtalyan asıllı Fransız şarkıcı Serge Reggiani‘n "T’as L’air D’une Chanson" isimli plağı dönmektedir pikabında. 
Tanju Okan'ın o dönemki ruh halinden ilham alır,  "Kadınım'’ın sözlerini yazmaya başlar.
Ardından Tanju Okan'a gider ve okumasını ister.
Söz Teoman'da;
"Israrımla önce müziği dinledi, ardından da sözlerini.  Bir prova dahi yapmadan okudu.  Kayıttaydım. Tüm gönül yorgunluğu şarkıya yansımıştı. İlk ve tek kayıt oydu. Hiçbir ekleme, düzenleme de yapılmadı. Ertesi gün kayıt plak şirketine gitti, piyasaya çıktığı ilk anda patladi. Tanjunun ününe ün kattı."
Artık "Böyle Bir Sevmek Görülmemiştir" dedirten "Kadınım", günümüze kadar gelir.

**



Peki sonra ne olur?
İki yıllık hasretten sonra tüm engeller aşılır, çift biraraya gelir ve evlenir.
O günlerin gazeteleri, bu evliliğe geniş yer verir.
Tanju Okan yeniden aşkıyla bir arada olduğu için öyle mutludur ki; verdiği röportajlarda ‘'Yeniden doğdum’' der. diyecektir.
Maalesef bu evlilik sadece 14 ay sürer.

**
İşte o ayrılık, Tanju Okan'ı derinden yaralamıştır.
Bu dizeleri yazar ayrılığın ardından;
"Sabah ektiğim çiçekleri
Akşam sana getiriyorum
Akşam gördüğüm mehtabı
Sabah seninle yaşıyorum
Belirsizliğin sonsuzluğunda
Sadece seni belirliyorum...''
Münzevi bir yaşamı benimser.
Çok sevdiği İzmir'in Urlası'na yerleşir.
"Urlam" diye şarkı yapar.
(Bugün Urla'da adına bir park vardır. O parkta da heykeli...Yine adına da ger yıl Yelken Yarışları düzenlenir.)
İki teknesi vardır.
Birinin adı "Hasret", diğerinin ki ise "Kadınım"dır.
En büyük dostları; deniz, martılar, Urla İskelesi'nin balıkçıları olur.
Tabii bir türlü bırakmadığı içki ve sigarası da!
Kendisini anlatması istendiğinde dört sözcüğü söyler hep;
"Müzik, içki, sigara ve aşk!"

**
Tanju Okan...
“Masmavi gözlerinden sevgi akan hüzünlü ses, efkârlı adam” diye anılırdı.
Ne mutlu ki; bizlerde de duygular biriktirdi Tanju Okan..
O müthiş şarkılarıyla, yorumlarıyla...
28 yıl önce aramızdan ayrıldı.
Bugün Tanju Baba'nın doğum günü.
85 yaşında...
İyi ki doğmuşun Tanju Okan.
Özlemle, saygıyla...