Samsun Devlet Opera ve Balesi’nin, Trabzon'da sergileyeceği Karl Ludwig'in ünlü; “Bir Tenör Aranıyor” operetinin afişi yayınlanınca 12 kişi; “Tenorlüğü bilmem ama elimden her iş gelir.” diyerek işe başvurmuş.
Bu bir fıkra değil, fıkra gibi ama gerçek bir olay.
Sayın Erdoğan 2016 yılında sevdiği sanatçılara sarayında iftar vermiş ve onlardan Terör’le mücadele konusunda destek istemişti. Bu da başka bir gerçek olay.
Şimdi sayın Erdoğan’ın Trabzon’daki afiş gibi; “Bir Tenor Aranıyor” diye ilan vermesi yakındır, diye düşünüyorum.
Bu kez ilana başvuranlardan; terörle değil Tenor’le mücadele konusunda yardım isteyecektir.
Malum; Tarkan bir tenor ve son şarkısıyla hem Türkiye’yi salladı hem de iktidarı sarstı. Kendileri anayasa referandumu reklamlarında bile; Rıdvan Dilmen’den Arda Turan’a, Murat Boz’dan Acun Ilıcalı’ya kadar birçok ismi kullanırken hiç bir sorun yoktu.
On yaşındaki çocuğun eline mikrofon verip; “Hain Kılıçdaroğlu!” diye bağırttılar bir şey olmadı.
Seçim öncesine onlarca şarkıcıyı; “Türkiye’nin lideri açık ara farkla Recep Tayyip Erdoğan’dır.” diye koro halinde konuşturttuklarında her şey çok güzeldi.
Ama Tarkan; ne amaçla yazdığı bilinmeyen şarkısı yüzünden neredeyse terörist ilan edilecek.
***
Öğretmeni küçük Temel'e sormuş;
- Söyle bakayım Türkçemizde kaç zaman vardır?
- Peş zaman öğretmenum!
- Evladım, şimdiki zaman, geçmiş zaman, geniş zaman ve gelecek zamanı biliyorum da beşinci zaman ne?
- Peşincisi da işume geldiği zamandur öğretmenum. (Bir Ulvi Puğ fıkrasıdır)
Evet, sayın Erdoğan’ın en çok kullandığı zaman türü de 5. zaman olmalı. İşine geldiği zaman her şey mübah, işine gelmeyince çok günah.
Bence Saray Adabını bilen tenorlar hemen kendilerini hazırlasınlar. Elbirliği ile Tarkan’ın GEÇÇEK şarkısına karşı bir şarkı yapmaları gerekiyor.
Çünkü bu bir terör değil bir tenorla mücadele sorunu.
Bunca yıl bu iktidarın nimetlerinden yararlamış bütün şarkıcılar, şimdi borcunuzu ödeme zamanı. Öyle Saray’ın nimetlerinden yararlanıp yaralanıp yan gelip yatmak var mı?
***
Musikinin hastalıklara iyi geldiği söylenir. Hatta, Osmanlı şair hekimlerinden Şuuri Hasan Efendi’nin Tadil’ul Emzice adlı eserinde hastalıkların müzik makamları ile olan ilişkisini anlatıp çeşitli hastalıkların tedavilerinde kullanılabilecek makamlarda önerilerde bulunmuş. Örneğin; Büzürk Makamı (arada R var); Ateşli hastalıklara iyi gelir, zihni temizler, vesvese ve korkuyu uzaklaştırır, fikre yön verirmiş.
Cumhur İttifakı korosuna önerim; bu makamı kullanmaları. Sayın Cumhurbaşkanımızın bir yandan ekonomiyi düzeltip, diğer yandan bu tür TENORist’le ilgilenebilmesi için korkmaması ve fikirlerini doğru yönlendirebilmesi gerekir.
Vallahi ben müzikten pek anlamam. En iyisi; Cumhurbaşkanlığı makamını koruyacak müzik makamı da seslendireceğiniz şarkıyı artık kendiniz bulun.
Unutmayın; O makam giderse hepinizin saltanatı sona erecek.
Müzikle tedavi işi kadar bilimseldir onu bilemem. Bildiğim Tarkan’ın son şarkısını dinlemenin bana çok iyi geldiği.
Bence Millet İttifakı ne yapıp edip bunu seçim şarkısı yapmalı.
“Geççek geççek!
Geldiği gibi gitçek!
Bu millet artık kendine,
Yeni bir iktidar seççek!”
İçimden söylemek bile ilaç gibi geliyor.
