Hürriyet’in internet sitesi; HDP’li Sezai Temelli'nin "Mansur Yavaş bilecek ki seçilmişse HDP oylarıyla seçilmiştir. HDP'lileri yok sayarak, Kürtleri yok sayarak, Ankaralıları yok sayarak siyaset yapamaz. O da işte bizim gücümüzdür. Ekrem İmamoğlu seçilmişse bilecek ki o kentte yaşayan 3 milyon Kürt'ün oyuyla seçilmiştir. Kürtlere rağmen siyaset yapamayacağını bilecektir" açıklamasını, "HDP Eş Genel Başkanı Temelli'den açık açık itiraf ve tehdit: İstanbul-Ankara'yı İmamoğlu ile Yavaş değil HDP yönetecek" ifadeleriyle duyurdu. Konu tartışmaya açıldı, Twitter'da da gündem oldu.
CHP’li İstanbul BŞB Adayı Ekrem İmamoğlu, sosyal medya hesabından “Söylenmemiş sözleri, söylenmiş gibi manşet yapan Hürriyet Gazetesi ve CNN Türk internet sitesini derhal bu yalan habere son vermeye ve özür dilemeye davet ediyorum” ifadeleriyle manşete tepki gösterdi. Ankara adayı Mansur Yavaş da benzer tepkiyi verdi. Site, “hurriyet.com.tr Temelli'nin açıklamalarıyla ittifaktaki varlıklarını söylemesi haberini vermiştir. CHP'li adaylar ya da haberi eleştiren çevreler bizden değil, Sezai Temelli'den açıklama istemelidirler” açıklamasını yaptı. (Temelli'nin böylesi bir açıklamaya neden gerek duyduğu da ayrı bir konu tabii! Yazar Mustafa Önsel'in, “Bu açıklama, Özhaseki kazansın demektir. Siyaseti bilen bunu böyle okur” saptaması da dikkate değer)
***
Hürriyet’in eski yazarı Akif Beki ile devam edelim. Beki; attığı tweette "Yavaş ve İmamoğlu seçilirse Ankara ve İstanbul'u HDP yönetecektir" başlığını HDP'li Temelli'nin ağzından uyduran sizsiniz, onun sözü olsa arkasında dururdunuz, sizin yalanınızı niye başkası düzeltsin? Böyle rezalet nerede görülmüş!" yazdı.
“İktidar gazetesi Hürriyet'in bu yalan haberi yapmasına imkan veren elbette ki müsait meşrebidir ama neden olan da iktidarın İstanbul’u bile kaybetme korkusudur”, Usta Gazeteci Kadri Gürsel’in tespitiydi. HalkTV Programcısı Cüneyt Akman’ın paylaşımı da ilginçti: “Bu haberi yazan arkadaşlara -ki aynı yalan haber CNN Türk web sitesinde de yayımlandı- Gezi'nin bir sloganını
hatırlatayım: Simit sat, onurlu yaşa!”
Metin Uca ise şu yorumu yaptı: “Amiral battı. Hiç söylenmemiş yalan bir cümleyi manşete taşıyarak kendisini Ak-it’leştiren Hürriyet yöneticisi, bu dönem geçtiğinde çocuklarının yüzüne nasıl bakacaksınız? Ve toplam Türkiye satışınız 80 binlerin altına indiği için kendiniz dışında
bakalım kimi suçlayacaksınız?”
Neticede; başlıktaki cümle, haberin içeriğinde yok!
Gazetecilik ayıbı resmen!..
***
Evrensel gazetecilikte temel işlev; gerçekleri bulup, abartmadan, sansürlemeden, hiçbir baskı ya da çıkar grubunun etkisi altında kalmadan objektif bir biçimde kamuoyuna iletmektir. Gazetecilikte fonksiyon şudur: “Toplumun algısına biçim verirsiniz. Yönlendirme sizdendir. Net; kaderini belirlersiniz.”
Gazeteci de kalemini kiralamayan, satmayan, yalnızca doğrunun peşinde olan meslek erbabıdır. O gazeteciler ki toplumun gerçekleri bilme hakkı açısından hayati önem taşırlar. Gazetecilik; her koşulda etiği, hukuğu, adaleti, körü körüne inanca karşı aklı savunan meslektir! Uydurma, çarpıtma, asılsız haberlerden değil; gerçeklikten beslenir gazeteciler.
***
Hürriyet’in kurucusu Sedat Simavi'nin 69 yıl yıl önce genç gazetecilere yönelik şu sözü mirasıydı:
"Kalemine daima efendi kal, uşak olma. Mecbur olursan kalemini kır ama sakın satma!"
Bir zamanların devi Hürriyet; ne halde? Medya da hiç bu kadar dip olmamıştı. Hukukçu Aslı Kazan noktayı koymuş: “Hürriyet Gazetesi... Türk basınının amiral gemisinden Türk basınının
en büyük batığına.’’