Cumhuriyet Halk Partisi, iktidar olduğu İzmir’de yaptığı kongrelerde görünen partinin büyük bir ivme kaybettiğidir.
Kongrelerin “Genel Merkez” düzeyinde tartışılan “Tek Adam” eleştirilerine uygun olarak İzmir’de de yapıldığını söyleyebiliriz. Konak’ta, Balçova’da ve Kemalpaşa’da yapılan kongreler tek listeyle gerçekleşti.
Vahim olanı Konak kongresinde delege sayısının yarısı neredeyse seçimlerde ortada yoktu.
Genel seçimlerinden hemen sonra yaratılan “Partide önseçim ile adaylar belirlenecek” açıklamalarına bir de bazı görevlerin belli sürelerle kısıtlanacağı açıklamaları eklendi.
Bu açıklamayı üstelik Genel Başkan veya Parti Sözcüsü yapmıyor. Bu açıklamayı İzmir Milletvekili Mahir Polat yapıyor. Hangi sıfatla yaptığını anlamış değilim ama bu sınırlamalar getirildiğinde geriye dönük işlemeli. Aksi halde bugün kendi geleceğini kurtarmak isteyenlerin CHP’yi bitirme pahasına yollarına devam edecektir ve başarısızlıklardan kendilerine pay çıkarmayacaktır.
Çalkaya Ailesi
Uzum yıllar Balçova’da ikamet etmiş biri olarak M. Ali Çalkaya’nın siyaset sürecini de doğal olarak takip edenlerdenim. İlçede, eşini bile belediye başkanı yapma başarısını gösteren M. Ali Çalkaya, CHP’nin yeni kuşağını değilse bile eskilerini derinden yaralayan bir üslup ile kongreyi tamamlattı. CHP’nin bu kongresi bile değişim bekleyenler için önemli bir ipucu. Değişim bekleyenler ne Yüksel Çakmur’un geçmişteki başarıları ile ilgileniyor ne de Çalkaya ailesinin Balçova’daki başarısı ve partiye hakim olmasını. Bu parti Narlıdere, Güzelbahçe, Balçova, Urla ile kurtulmayacak.
Bu partide önümüzdeki yerel seçimlerde kaybedilebilecek ilçeler tartışılmadıktan sonra buralarda elde edilecek başarılar bazı kişiler ve kesimlerin mutluluğu anlamına gelecek.
Örneğin Buca’da hafta sonunda yaptığım ziyaretlerde Cemil Şeboy’un yeniden adaylığı konuşuluyor. Çeşme’de ununu elemiş, eleğini duvara asmış Nuri Ertan adayım diyor.
Tüm bunların anlamı basit. CHP içerisinde yaşanan tartışmaların dışa vurumu. CHP’nin kalan süresini iyi kullanmaması halinde yaşayabileceği yerel seçim faciası ile İzmir’den elde edeceği mutluluk yetmeyecektir.
Anlayacağınız iki dakikada alınan kararlarla “CHP’yi değiştireceğiz” diyenler hem kendilerini hem de halkı aldatıyorlar.
Yerel seçimlerde HDP’nin desteklemediği bir CHP büyük kentlerde kaybetmeye mahkumdur. İzmir’i bu koşullarda kazansalar bile bir avuntudan öteye gitmeyecektir.