İstanbul…
Yolumuz düştü ya, ziyaret edelim dedik…
Bilmeyenlere anımsatalım…
Eyüp Sultan Camii’nin içerisinde, ben diyeyim 150, sen de 200 yıllık bir çınar vardır…
Etrafı demirlerle çevrilmiş, dört köşesinde çeşmeler… Su içilir…
Girişte sol tarafta kalır Eyüp Sultan’ın türbesi…
Bir kapıdan girer, öbür kapıdan çıkarsın.
Duanı edersin, vedalaşırsın…
Günlerden Pazartesi…
Dolu, türbenin etrafı…
Ortadaki çınar ağacının önünde, 5 -10 kişilik bir grup.
Çınar ağacına yönelip el açmışlar…
Dua ediyorlar… Şaştım kaldım…
Bildiğin, ağaca dua ediyorlar…
Çınar ağacını seven, gözlerinden yaş akıtanlar da var…
Türbeyi gören camın önünde ak sakallı bir dede var.
Önünde teberru makbuzları…
Camın önünde oturmuş, resmi teberruları alıyor…
Hemen yanında baş örtülü birkaç kişilik grup…
Teyzeler oturdu, camı öpmeye başladı…
Bir kısmı ise türbenin demirlerini…
Cam korkuluğun altındaki mermer erimiş öpülmekten…
Hacı abiyle göz göze geldim…
“Hocam bu ne Allah aşkına?” diyecektim…
“Bu Allah’ı şirk etmek değil mi? Niye müsaade ediyorsunuz?” diyecektim…
Ak sakallı türbedar benden önce davrandı…
“Bakma öyle …Baş edemiyorum…Delirmiş gibiler.
Hangi birine yetişeyim… Böyle şey olur mu?
Yok yetişemiyorum…
Günah, günah… Et duanı, git…
Çocuk isteyen, evlenmek isteyen, para isteyen…
Allah’tan istenir Allah’tan…”dedi…
….
Ak sakallı şaşırttı beni…
Kime oy verirse versin…
Dinini bilen adama din adamı denir…
Her gördüğün sakallıyı meczup, fanatik zannetmemek lazım…
Amca bana ders verdi…
Ve ekledi ;
“Günah fabrikasına döndürdüler, dinimizde yok böyle bir şey”
…..
Ağaca sarılıp ağlayan,
Rahmetli Ebu Eyüp El Ensari, esas adıyla Halid Bin zeyid Mekkeli, sahabelerden biridir. Ölümlü insan evladının mezarında, sandukadan bunları istemek nedir? …. Mermeri öpüp, demir parmaklıkları sevmekten aşındıran Müslüman… Bu din Müslümanlık değil kardeşim… Bu din Müslümanlık değil…
***
Cenazenin hızlısı …
Gariban arabamla yoldayım… 11 Temmuz Salı… Arkadan bir feveran…Viyuv viyuz viyuv… Nani nani nanooo, siren sesleri galeyan… Aynadan baktım bi… Allah allah… Kırmızı renkli çakar olsa biliyorum itfaiye, kırmızı lacivert olsa polistir…Tam mavi olsa ambulans… Eeee… Dört tane arka arkaya beyaz araç tepelerinde yeşil çakar…. Bir de sirenler çalıyor… Destur bismillah, kurallar değişti de haberimiz mi yok ? Çektim kenara bekledim… Selamın kavlen… Arka arkaya 4 cenaze aracı… Manisa Belediyesi’nin cenaze araçları… 3. sanayi ile İzmir Adliyesi’nin birleştiği kavşakta tren olmuşlar… Hızla birbirlerini kovalıyorlar… Be birader… Her şeyi geçtik… Cenaze arabası niye çakar yakıp, var hızıyla siren çalarak gider…? Öbür tarafta bilmediğimiz bir şey mi var ? Saatli bi şey mi acaba ölmek ? Neye yetişiyorsun abi anlamadım… Hani, sorgu meleklerinin mesaisi falan mı var ? Nereye yetişiyorsun abi ? Bilen beni bi uyarsa ya…
***
Kim bunlar ?
Sayın Mahir Ünal, AK Parti’nin sözcüsüdür. Değerli Milletvekili açıklama yaptı. Bu açıklamasında şöyle dedi; “17-25 Aralık 2013 ten sonra Ak Parti, yerel seçimler, 2 tane genel seçim ve 3 tane de genel seçimde temizliğini yapmıştır.” Peki kim bunlar sayın seyirciler? Ayıklananlar kimdir? Bunlar FETÖ cü ise ne gibi bir hukuki işlem yapılmıştır? Cezaları partideki görevlerinden alınmaları olarak mı kalacaktır? Bol soru var? Var mı arttıran?
***
Deli Ziya ;
Maltepe’de ben, teyzemler, halamlar, tavuk kanat mangal vardı, ki biz toplasan 8 kişiydik… Ne abarttın be CE-HA-PE kafası…
