İzmir’in meşhur gündemi ile başlayalım isterseniz bu haftaya. Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in bir türlü ilan edilmeyen adaylığı ve Soyer’i canı gönülden isteyen bazı iş dünyası temsilcilerinin Kemal Kılıçdaroğlu’na yaptığı ziyaret.
Bu ziyaretin baş kahramanı sanıyorum İZSİAD Başkanı olan Hasan Küçükkurt. İZSİAD heyetinin Kılıçdaroğlu’na ziyaretinde Tunç Soyer’i İzmir’den aday gösterip göstermeyeceğini soran kişi olarak gündeme geldi. İzmir Sanayici ve İş İnsanları Derneği Yönetim Kurulu ziyaretinde Başkan Hasan Küçükkurt ve yönetim kurulu üyeleri Münir Sirhan Özen, Semiha Güneş, Ali Talak, Ali Kara ve Mehmet Selim Tan da bulundu. Bu görüşmede iddia odur ki Kılıçdaroğlu “İzmir adayımız Tunç Soyerdir” dedi.
Para ile siyaset ilişkisi
CHP lideri, aynı gün Batı Anadolu Sanayici ve İş İnsanları Dernekleri Federasyonu heyetini kabul etti. Mehmet Ali Kasalı, Sıtkı Şükürer, İZSİAD Başkanı Hasan Küçükkurt, EGİAD Başkanı Alp Avni Yelkenbiçer, ESİAD Başkanı Sibel Zorlu ve İZİKAD Başkanı Betül Sezgin’in katıldığı görüşmede de Kılıçdaroğlu’nun Soyer’i açıkladığı öne sürüldü.
Soldan sağa: Hasan Küçükkurt, Sibel Zorlu, Mehmet Ali Kasalı, Kemal Kılıçtaroğulu, Lale Karabıyık, Sıtkı Şükürer, Betül Sezgin, Alp Avni Yelkenbiçer
Türkiye’de iş dünyası ile siyasetin birbiri ile çok yakın bir ilişkisi olduğunu bilmeyen yoktur. Zaten parasız olanların siyaset yapma yetisinin ortadan kalktığı bir düzeni yaşıyoruz. CHP bile il başkanı seçerken gidip partide büyük emek veren birini değil de iş dünyasından birini tercih edebiliyor. Parti emekçilerinin süründüğü bu kaotik siyaset düzeninde Hasan Küçükkurt için bir dostum bana şu cümleyi sarf etti:
“Bu arkadaşlar daha önce de aynı istekleri Aziz Kocaoğlu için de Ankara’da dile getirmişlerdi.”
Doğrusu nedir sizce?
CHP henüz kurultayını yapmadı. Önce kurultay yapılacak. Kemal Kılıçdaroğlu’nun büyük bir oyla Genel Başkan seçileceğini daha önce yazmıştım. Yine tekrarlıyorum. Ama Parti Meclisi Kılıçdaroğlu’nun kontrolünde değil de Ekrem İmamoğlu ve destekleyenleri tarafından oluşturulursa yerel seçim adaylarının belki de yüzde 90’ı değişebilir. Bu günlerde siyasete yapılacak bu tarz müdahalelerin sadece aday olmak isteyenlere zarar verebileceğini düşünmek kaçınılmazdır.
Parti emekçilerinin mücadelesi
Onu tanıdığımda küçük bir kız çocuğu idi. Şimdi iki güzel çocuk sahibi bir anne oldu. CHP’ye neredeyse doğduğu günden beri emek veriyor. Bir bakıyorsunuz yoksul insanlar için yardım topluyor, bir bakıyorsunuz hasta bir çocuğa derman olmak için büyük mücadelelere girişiyor. Orman yangınının tam ortasında köylüler ile savaşıyor. Bu isim Altınay Görmüş. İzmir’de tanıdığım müthiş bir CHP’li. Şimdi Parti Meclisi’ne girme mücadelesi veriyor.
CHP’de böyle bir hak teslimi yapılacaksa benim görüşüm CHP’de kadın erkek demeden tüm delegelerin Altınay Görmüş’e destek vermesidir.