Artık yere çarpma, parçalanma, bölünme, ekonomik olarak sürünme kesin.
Kalan sağlar ülkenin...
Tarihin görmediği bir ekonomik krize hazırlanıyor ülke.
Şaklaban medya şimdiden başladı 'dış güçler Türkiye'nin muhteşem (!) gelişimini önlemek için piyasaları alt üst etme yollarına girişti' haberlerine.
İnanan inanıyor nasıl olsa.
Bırak soğanı, yiyecek bayat ekmek dilimi bulamadığımızda ülkenin yarıya yakını asıl sorumluları değil, kafalarında yarattıkları o hayali düşmanları suçlayacaklar.
Alışalım buna.
Öyle bir kör sevda.
***
Allah'tan bir şeye üzülme, kahrolma, ağlayıp saç baş yolma sürem en fazla 24 saat sürüyor da akıl sağlığımın minik bir kısmımı bu ortamda bu sayede koruyabiliyorum.
Geçmiş, geçmiş olduğu anda benim için bitiyor.
Seçim gecesi de büyük bir şok ve hayal kırıklığı, gönül kırıklığı yaşadık, ertesi gün sersem tavuk gibi dolaştık ama artık bitti.
Değiştiremeyeceğimiz şeyler için üzülmenin bir manası yok.
Sadece bu ülkenin değil, dünyanın da siyasi arenasında bizim sütlaç naifliğindeki beyinlerimizin asla almayacağı planlar, kurgular, senaryolar yazılıp oynanıyor.
Bu hep böyleydi, bundan sonra da böyle olmaya devam edecek.
Biz de işte kendimizi devlet yönetimlerinde müdahil zannetmeye devam ediyoruz.
Ha demokrasi ve özgürlük mücadelesinden vazgeçecek miyiz, hayır!
Yenilsek de güreşe doymak pes etmek yok.
Yalnız size bir süre sosyal medyadan uzak durmanızı öneriyorum.
Kendi beden ve ruh sağlığınız sağlam olacak ki memlekete de yararınız olsun.
Atın bir süre rahvan gitmesine izin veriniz.
Sonra nasıl olsa kaldığımız yerden devam ederiz.
(Hem de çok kısa bir sürede. Nasıl olsa seçim fetişisti bu ülke. En fazla 1.5 seneye yine sandık başındayız.)
Nasıl da doğurdum ama şenlikleri
Kuzenim Beril ve eşi Mert dünyaya bir aslan parçası hediye ettiler.
Beril doğduğunda 16 yaşındaydım ve ismini de ben bulmuştum.
Doğacak bebeciğin de ismini ben bulayım diye çok uğraştım ama olmadı.
Olsun, yine de kıyısından köşesinden isminde rolüm var diye kendimi teselli ediyorum. Çünkü özgürlüğüne aşık bir Aslan burcu olarak bebeğimizin adı Özgür Leo oldu. Adıyla yaşasın, hayatından mucizeler hiç eksik olmasın Leo'cuğun...
***
Ama benim diyeceğim başka. Bir doğum organizasyonu furyası var artık malum.
Doğumdan önce şatafatlı baby shower'lar, doğum odasında cocktail prolonge'lar, sonra yok ilk dişi çıktı, yok ilk gazı saldı, yok göbeği düştü partileri sonra çifter çifter Filipinli dadılar vs.
İsteyen istediğini yapsın tabii ama şahsen bana son derece lüzumsuz ve komik geliyor.
Bu yüzden sevgili kuzenim ve eşini canı gönülden tebrik ediyorum.
Doğuma ikisi kimseye haber vermeden baş başa gitti.
Zorlu ve uzun normal doğum sürecinde birbirlerinin ellerini hiç bırakmadılar.
Şimdi de kalabalık ailemizde herkes bebeğin ilk ayları için gönüllü yardımcı iken onlar yine kibarca kimseyi istemediler.
Biz bebeğimize karı koca sakin sakin bakacağız dediler.
Aferin onlara.
Beril ve Mert yıllar önce Fıstık isminde en hasından bir sokak köpeğini evlat edinmişlerdi.
Şimdi Fıstık ve Leo koyun koyuna büyüyecekler. Ay ne güzel aile değil mi ya! Herkese 'hem de böylesi' nasip olsun. Allah nazardan korusun.
