Koskoca bir yılı daha deviriyoruz. 2020 herkes için istisnasız “unutulmaz” bir yıl oldu.
Pandemi sağolsun, hepimizi şaşkına çevirdi. Zorlandık, yıprandık, yeni normallere alışmak zorunda kaldık, eski normallerimizi özledik.
Hani her Aralık’ta, yılın trendleri ile ilgili haberler, blog yazıları falan yazılır ya? Bu yılın trendlerini ben size hemen yazayım:
Maske, kolonya, sirke, sosyal mesafe, dezenfektan, online alışveriş.
2021’de trendler değişir mi, hep birlikte göreceğiz.
***
Kimin aklına gelirdi böyle bir sene yaşayacağımız? Gerçekten film gibi günler geçirdik ve geçirmeye de devam ediyoruz. Covid-19 pandemisi biz bu dünyadan göçüp gittikten sonra bile tarih kitaplarında yazacak. Düşünsenize, tarihin tanığı olduk bile!
Aşı bulundu ama pandeminin tamamen etkisini kaybetmesi ve bizim yeniden sosyal hayata adım atmamıza daha vakit var. O yüzden de 2020 tahtını 2021’e devrederken; maskesini, kolonyasını da yanında verecek.
Yani bir süre daha, olağan hale gelen olağanüstü günlere devam…
***
Bu arada yeni yılda kendimize vereceğimiz sözleri veya önümüze koyacağınız hedefleri ifade ederken çok ama çok dikkatli olmamız gerektiği ile ilgili yeni bir araştırma yapılmış.
Araştırmayı yapanlar tabii ki İsveçli bilim insanları.
Stockholm Üniversitesi’ndeki araştırma kapsamında, 2017’nin sonunda yeni yıl sözü veren bin 66 kişi izlenmiş. Sizi araştırmanın detaylarına boğmayacağım. Özetle bilim insanları, kelimelerdeki motive edici veya zorlayıcı ifadelerin verilen sözün tutulma oranını da etkilediğini ortaya çıkartmış
Yani şöyle ki; “Bu yıl sağlıklı yaşamaya başlayacağım” diyenlerin “Bu yıl sigarayı bırakacağım” diyenlere göre başarılı olma ihtimali yüzde 12 daha fazla.
Araştırmanın sonuçlarını değerlendiren Profesör Per Carlbring de şöyle demiş:
“Kararın nasıl ifade edildiğinin sonuçları bu kadar etkilemesi bizi çok şaşırttı. Çoğu durumda, çözümünüzü yeniden ifade etmek kesinlikle işe yarayabilir. Örneğin, hedefiniz kilo vermek için tatlı yemeyi bırakmaksa, bunun yerine ‘Günde birkaç kez meyve yerim’ derseniz büyük olasılıkla daha başarılı olursunuz. Daha sonra tatlıları daha sağlıklı bir şeyle değiştirirsiniz. Bu, muhtemelen kilo vereceğiniz ve aynı zamanda kararınızı koruyacağınız anlamına gelir. Bir davranışı silemezsiniz, ancak onu başka bir şeyle değiştirebilirsiniz.”
***
2021 için benim kendime verdiğim söz şöyle; “Bol bol gülümseyeceğim.”
Bakalım, nasıl bir sonuç alacağım.
Hepinize şimdiden sağlıklı, mutlu ve umutlu seneler diliyorum.
Stresi yenmenin yolu bulundu
Günümüzde artık tıbbın da kabul ettiği gibi birçok hastalığımızın temelinde stres yatıyor. Stres katsayımız yükseldikçe, psikolojimiz bozuluyor, bağışıklığımız düşüyor, sonra gelsin hastalıklar…
Doktora gidip “stresten uzak durun” tavsiyesini aldığınızda, “İyi diyorsunuz da hocam, nasıl uzak duracağız bu stresten?” diye soran yüzbinlerce kişiden bir tanesi de sizseniz, yanıtı veriyorum:
Pandemi döneminde gerçekleştirilen bir bilimsel araştırmaya göre, bu süreçte evinde evcil hayvanı olanlar strese girmiyor.
İngiltere’de York Üniversitesi ve Lincoln Üniversitesi tarafından gerçekleştirilen ortak çalışma kapsamında evde evcil hayvan beslemenin özellikle ruhsal sağlığa olan olumlu etkileri araştırılmış. Ben de sizinle araştırmanın detaylarını paylaşmak istedim.
Çalışma 6 bin katılımcı ile yürütülmüş. Katılımcıların yüzde 90’ı evlerinde en az bir evcil hayvan beslediklerini bildirmiş.
Katılımcıların besledikleri hayvanlara baktığımızda çoğunluğunun kedi veya köpek sahibi olduklarını fark ediyoruz. Ama evcil hayvanlar arasında hamster, guinea pig, tavşan, kuş ve balık da yer alıyor.
Katılımcıların yüzde 90’ından fazlası, evcil hayvanlarının kısıtlama ve sokağa çıkma yasaklarıyla daha kolay başa çıkmalarına yardımcı olduğunu söylemiş. Yüzde 96’sı ise evcil hayvanları sayesinde daha aktif ve fit kaldıklarını açıklamış.
Bununla birlikte, evcil hayvan besleyen katılımcıların yüzde 68’i sokağa çıkma yasağı sırasında, acil bir durum olursa veterinere ulaşma konusunda sıkıntı yaşayabileceklerinden endişelendiklerini de aktarmış.
Araştırmaya öncülük eden York Üniversitesi Sağlık Bilimleri Bölümü’nden Dr. Elena Ratschen’e göre elde ettikleri bulgular, insanların zihinsel sağlığı ile evcil hayvanlarıyla kurdukları duygusal bağ arasında doğru orantı bulunduğunu ortaya koyuyor. Birçok kişi için pandemi kısıtlamaları psikolojik anlamda büyük sıkıntı yaratırken, insan-hayvan bağının güçlü olduğu katılımcılar bu dönemi çok daha rahat atlatıyor.
Bu çalışma ayrıca evcil hayvanların sahipleriyle kurdukları duygusal bağ gücünün hayvan türlerine göre değişmediğini de ortaya koymuş. Yani; köpek sahibi olanla tavşanı olan kişi eşit derecede evcil hayvanına bağlı ve yine eşit derece mutlu.
Lincoln Üniversitesi Yaşam Bilimleri Fakültesi'nden Profesör Daniel Mills de, evcil hayvan beslemenin psikolojik kaynaklı stresi azaltmada ne kadar etkili olduğunun ortaya çıkarıldığını ve bu sonucun çalışmanın en önemli bulgusu olduğunun altını çizmiş.
Çalışma, bir evcil hayvana sahip olmanın, Covid-19 kısıtlamalarının bazı zararlı psikolojik etkilerini hafifletebileceğini gösteriyor ancak tabii ki klinik anlamda geçerliliği yüzde 100 kanıtlanmış bir durum değil.
Bana göre, aslında bu araştırma hayvan sahiplerinin zaten bildikleri bir gerçeği desteklemesi bakımından önemli… İnsanlar evcil hayvanlarıyla adeta büyülü bir duygusal bağ kurar. Bu bağ öyle güçlüdür ki, en kötü anınızda bile evcil hayvanınızın size sunduğu karşılıksız sevgi, sadakat moralinizi düzeltmeye yeter de artar.
Patili dostlarınız hayatınızdan hiç eksik olmasın.
Dymka, 3D protez patilerle eski güzel günlerine döndü
Sahipsiz hayvanlarının başına gelebilen kötü durumlardan bir tanesi de belli nedenlerle uzuvlarını kaybetmeleri… Özellikle sokakta yaşayan hayvanlar için bu durum ölümcül sonuçlara neden oluyor.
Rusya’da bir kedi ise başına gelen korkunç olaydan sonra insanların ona yardım elini uzatması sayesinde yaşama döndü.
Dünyanın en soğuk bölgelerinden biri olan Sibirya’da Dymka adlı gri bir kedi, donma nedeniyle uzuvlarını kaybetti. Yoldan geçen bir hayvansever karın içindeki kediyi fark ederek, onu alıp hemen veteriner kliniğine götürdü. Buradaki veteriner hekimler, bilim insanları ile ortaklaşa bir çalışmaya imza atarak Dymka’nın yeniden eskisi gibi yürüyebilmesi için kolları sıvadı.
Titanyum malzeme kullanıldı
Dymka için Tomsk Polytechnic Üniversitesi’nden araştırmacılar kafa kafaya vererek en uygun yeni uzuvların nasıl olması gerektiğini tasarladı.
Öncelikle Dymka’nın bacakları bilgisayarlı tomografi ile görüntülendi. X-ray görüntüleri daha sonra üç boyutlu (3D) yazıcıda yepyeni uzuvlar yaratmak için kullanıldı. Canlı dokulara en iyi uyum sağlayan madde olan titanyumdan üretilen protez uzuvlar Dymka’nın bacaklarına implant edildi. Kalsiyum fosfat kaplanan titanyumdan yapılma patilerin böylece kemikleri enfekte etmesinin de önüne geçilmiş oldu. Dymka'nın ampütasyonunu gerçekleştiren veteriner hekim Sergei Gorshkov, vahşi Sibirya kışlarının her yıl donma nedeniyle en az beş ila yedi kedinin uzuvlarını kaybetmesine neden olduğunu söyledi. Gorshkov ayrıca Dymka’nın bu prosedürün yapıldığı dünyadaki ikinci kedi olduğunu da sözlerine ekledi.
Dymka daha önce tıpkı kendi gibi 4 uzvunu kaybeden ve 3D protez bacaklarıyla eski haline dönen Ryzhik adlı diğer kediyle de veteriner kliniğinde arkadaş oldu. İki arkadaş, yeni protez patileriyle yürümekte, sıçramakta, koşmakta hiç zorluk çekmiyor.
Yeni yıl takviminizi aldınız mı?
Siz de benim gibi her yeni yıl, takvimini alıp duvarına asmayı ya da masasına koymayı ihmal etmeyenlerdenseniz, bu yıl için size harika bir önerim var.
Ben yıllardır HAYTAP’ın çıkarttığı sokak hayvanları takvimlerini evimden eksik etmiyorum. Takvimde, sokak hayvanlarının amatör fotoğrafçılar tarafından çekilmiş ödüllü fotoğrafları yer alıyor. Ama takvimin asıl güzel yanı, gelirinin tamamen sahipsiz hayvanlar için kullanılması
HAYTAP Takvimleri aslında Fotoğraf Yarışması ile birlikte 2011 yılından bu yana sürdürülen özel bir projenin ürünü. Sahipsiz hayvanlar için yapılacak projelere gelir yaratmak için tasarlanan bu özel takvim projesi 10 yıldır devam ediyor. Takvimin tirajı hayvanseverlerin de desteği ile her yıl artıyor. Bu sayede de sahipsiz hayvanlar için daha fazla gelir elde ediliyor.
HAYTAP’ın 2021 Takvimleri Kasım’dan bu yana satışta. Siz de bu takvimleri Haytapshop.com, hepsiburada.com, D&R, Nezih, Remzi Dost kitapevlerinden ve Arkadaş mağazalarından temin edebilirsiniz.
Haftanın karesi
Kedilerin gözleri her zaman gizemlidir. Ama bir de o gözlerin iki farklı renge bölünmüş olduğunu hayal edin.
Ya da hayal etmeyin, ben size fotoğrafını göstereyim. Bu haftanın karesi Olive adlı gözlerinin bir yarısı mavi diğer yarısı yeşil bir kediye ait…
Fotoğraf: instagram.com/oddity_olive/
Kimi takip etsek?
Bu hafta, hayvan sahiplenmeyi veya sahiplendirmeyi düşünenler için takip edebilecekleri bir sosyal medya hesabı seçmek istedim. Facebook üzerinde aktif olan Masum Gözler, Türkiye’nin dört bir yanında yuva arayan patili dostların ilanlarını paylaşıyor. Belki siz de hayatınızın aşkı olacak patili dostunuzu Masum Gözler aracılığı bulabilirsiniz.
Adres: www.facebook.com/masumgozlerresmi
Sosyal medyadan inciler
Bu hafta sosyal medyada görüp hemen arşivime kaydettiğim harika bir fotoğraf beğeniye sunuyorum. Çizgi film karakteri köpek Snoopy’yi hatırlarsınız mutlaka… Karikatürname adlı Instagram hesabının paylaştığı fotoğrafta Snoopy figürlü battaniyesinin altında yatan patili dostumuzu görüyoruz. Ama dostumuz öyle güzel kendini hizalamış ki, battaniyedeki Snoopy resminin adeta bir parçası olmuş.