İnsan, ardında tek bir iz bile, bir kağıt parçasına karalanmış tek bir adsız sözcük bile bırakamadıktan sonra, geleceğe nasıl seslenebilirdi?
(George Orwell)
Uğur Dündar; yarım asırdır yolsuzluk
haberi yapar, gerçeğe ayna tutar.
Vicdanın yüreklerin sesi olmayı yeğler.
Çifte standardı yoktur, olguya/bilgiye/belgeye
dayalıdır programları, yazıları.
Kişilik haklarına saldırmaz, aile hayatına,
mahremiyetine saygı duyar.
Güç odaklarını, bir kısım siyasetçiyi
kızdıran haber programları,
köşe yazılarıyla ölüm listelerindedir adı.
Onur yoksunlarının belaltı vuruşlarına,
iğrenç iftiralara, tezgahlara uğrar, linç edilir.
Yine de doğrulardan, etik değerlerden
yana olmaktan vazgeçmez!
***
Ataol Behramoğlu’nun
2 yıl önce yazdığı
‘’Erdem ve Erdemsizlik Üzerine’’şiirindendir bu dizeler;
‘’Her yandan yalanla kuşatılmışız
Yalan gerçek olmuş hakikat yalan
Yalan akıyor gazetelerden
Televizyon kanallarından’’
Çölleşmiş günümüz medyasını ne
güzel anlatmış Usta Şair?
İşte Uğur Dündar böylesi medyada
gerçekleri abartmadan eğip bükmeden
sansürlemeden toplumla paylaşır.
Çıkarlarını düşünüp görüşlerini
değiştirmez; asla!
İzleyicisini, okuyucusunu
hiç yanıltmamıştır.
Boşuna ‘’toplumun en güvendiği isim’’ olmamıştır.
Kırmızı çizgileri; ‘’Ay-Yıldız,
Cumhuriyet ve Atatürk’’tür.
İşte bu ‘’duruşuyla’’ da Türkiye’nin -tartışmasız-
‘’Bravo Gazeteci’’yi sonuna kadar hak eden en popüler televizyon habercisidir.
***
‘’Ucu bucağı belli değildir.
Bir ucu yayıncılıktır.
Bir ucu gazeteciliktir! Türkiye’de her bireye rehber,
bir el kitabı gibidir-Bekir Coşkun’’
‘’Uğur Dündar, özellikle şu karanlık
dönemdeki kamusal işleviyle bir deniz fenerine
benzetiyorum.Yol gösteriyor,
ümit ve cesaret veriyor-Haluk Şahin’’
‘’Uğur bu dünyaya güzel şeyler
ekledi-Müjdat Gezen’’
‘’Yalnız gazeteciliğiyle değil
her boyutuyla rol modeldir-Metin Akpınar’’
‘’Bir gazeteciden daha fazladır.
Bir kamuoyu lideridir-Emre Kongar’’
‘’İyi ki varsın Uğur Dündar…
İyi ki hayatımızdasın-Yılmaz Özdil’’
Bilim insanı, sanatçı, gazeteci-yazar
dostlarının onu tanımlarıdır.
***
Peki, ben nasıl tarif ederim Usta’yı; şöyle;
‘’O; mesleğin en şövalye tarafı ve gazetecilerin
elinde taşıması en önemli bayrak ‘’muhabirliği’’,
muhabirliğin de yaşının olmadığını kanıtlamaya çalışandır.
Defalarca tanık oldum;
insanların ona baktığında ‘yüzündeki çizgiler objektif
habercilik yaparken oluştu.
Saçındaki aklar bize doğruları anlatmaya
çalışırken belirdi’ demelerine.
Bundan büyük sermaye mi olur?
Uğur Dündar, tükenmez enerjisiyle,
derin bilgisiyle, kusursuz Türkçe’siyle
‘’halkın nezdinde haksızlığa
kafa tutan bir gazeteci olarak’’ yürekten
alkışı her zaman hak etmiştir.
Yaşarken ölümsüzlüğü yakalayan efsanedir!
***
Meslektaşım Gökmen Ulu’nun
kaleme aldığı ‘’Olağanüstü Bir Hayat-Uğur
Dündar’’ kitabı, Kolombiyalı Yazar Gabo’nun
‘’Gazeteci çağının tanığıdır’’ sözüne uygun
‘’Uğur Dündar’ı yaptıklarıyla,
bilinmeyenleri ile anlatan bir başyapıt değerinde.
Titizlikle okunması gerekendir.
Çünkü gazetecilerin kitapları kuşaklar için
tarihe not düşer.
***
Yazarının ifadesiyle; ‘’içinden 50 yıllık bir Türkiye
hikayesi’ geçen "Olağanüstü Bir Hayat’'
sayfalarında ben de varım!
Meslek Ustam, Ağabeyim’i, anlattım; onurla!..
Onun; doğruluğu, dürüstlüğü,
haber namusunu savunmayı
salt gazetecilik ilkeleri olarak
değil ‘’bir yaşam tarzı’’ olarak benimsediğini aktardım.
“Ekranların Rating Rekortmeni’’ klasik;
“Halk Arenası’’nda yaşadıklarımızı paylaştım.
Benjamin Franklin der ki;
“Öldükten sonra unutulmak istemiyorsanız
ya okumaya değer şeyler yazın ya da
yazmaya değer şeyler yapın!’’
Bu söze uygun herşeyin; ‘’yıllarca vurguncuların,
rüşvetçilerin, her türlü mafyanın, çetelerin,
uyuşturucu, döviz ve altın kaçakçılarının,
hortumcuların, kamu bankalarını soyanların,
terör örgütlerinin, gıda teröristlerinin,
kısacası ülkeyi soyup soğana çevirenlerle,
sağlığımızla oynayanların korkulu rüyası
olmuş bir gazetecilik fenomeni, ‘’Olağanüstü Bir Hayat’’ta.
Bu kitap, her yönüyle örnek alınacak bir yaşam serüveni!
Okuyun, okutun!..
NOT: Uğur Dündar ve Gökmen Ulu, yarın Agora D&R’da saat 14.00’ten itibaren okurlarıyla buluşacak, yeni kitabı imzalayacak.