Play off sertliğinde bir karşılaşma oynandı Pınar Karşıyaka ile Darüşşafaka arasında geçtiğimiz hafta sonu. Sanki Basketbol Şampiyonlar Ligi'nde bizi temsil eden iki takım yarı finalde kozlarını paylaşmış gibiydi; öyle ciddi bir karşılaşma oldu. Kaf Kaf son haftalardaki kötü gidişini yine engelleyemedi. Maç boyunca yakaladığı farkı koruyan Daçka, İzmir ekibinin 2 yıllık kusursuz sistemine son 2 ayda çomak sokan takımlardan biriydi sadece. Peki neden Ufuk Sarıca'nın ekibi bu kısır döngüye girdi. Geçen sene beğenilmeyen Sek Henry'nin yerine kağıt üstünde çok daha iyisi Blackmon geldi. Taraftarın tepkisini çeken Dj Kennedy yollandı, misli kariyerlisi Michael Roll takıma dahil edildi. Raymar Morgan evet geçen sene bu takımın pota altındaki bekçisiydi. Hücümdaki x faktörüydü. Ancak bir basketbolsevere sorsanız takımınızda Real Madrid, Maccabi görmüş, Euroleague'in kadrolu uzunu Tyus'u mu istersiniz Morgan'ı mı, düşünmeden ilk şıkkı tercih ederdi. Ki öyle oldu Pınar Karşıyaka, tarihininin belki de en kariyerli oyuncusu olan Tyus'u transfer etti. Ayrıca bir yerli rüzgarı esti. Metecan, Onuralp, Nusret takımdan ayrıldı. Yerlerine ligin en değerli oyun kurucularından Can Korkmaz, kıymetli uzunlardan Burakcan ve Berkan ile anlaşıldı. Üstüne bonus olarak geçen sezon Basketbol Şampiyonlar Ligi'nin MVP'si Bonzie Colson alındı. 3 yıldır 4 numarada tek alternatif olan Mbaye'yi hem rahatlatsın, hem de 3 numarada çılgın atabilsin diye. Kağıt üstünde gerçekten Basketbol Süper Ligi'nin 3. favorisi diyebiliriz Kaf Kaf'a. Ama neden son 2 ayda durdurulamayan bir düşüş var.
TAKIM ARTIK YORULDU
Çünkü bu kadro tamamen yeniden kuruldu. Taylor ve Mbaye dışında iskelet yapı yenilendi. 2 yıllık emekle kurulan sistemin dişlileri değişti. Ufuk Sarıca'nın oyun anlayışı da basketbolcular için her zaman zor ve yorucudur. Buna adapte olmak belli bir süre ister. Evet ilk aylarda fırtına gibi bir Pınar Karşıyaka vardı ancak son aylarda maç temposunun yoğunluğu ile birlikte beliren yorgunluklar ve bu takımın beyni Roll'un sakatlığı Kaf Kaf'ın kan kaybetmesine sebep oldu. Sarıca'nın takımlarının genel özelliği nedir? İyi savunma sonrası yakalanan tempo, hızlı basketbol, geçiş hücumlarında korkusuzca atılan şutlar ve erken ikili oyun odaklı taraftarı arkasına alacak şekilde izleyene zevk veren bir basketbol. Ancak son 2 ayda yorulma emareleri başlayınca savunmada düşen ve dolaylı olarak sete sette tıkanan bir takım izledik. Tıpkı geçtiğimiz hafta sonu Daçka karşısında olduğu gibi. Diğer dört oyuncunun hareketsiz olduğu, topa sahip olan ismin isolation(bire bir) oynayarak bir şeyler üretmeye çalıştığı hücum düzeni, kısa vadede çözüm getirmedi-getirmeyecek. Daçka karşısında evet son topa kadar gitti maç ama, Pınar Karşıyaka'nın rakibi asla İstanbul ekibi değil.
Son topa gitmeden çoktan koparmalıydı Kaf Kaf karşılaşmayı. Evet Selçuk Ernak yönetiminde rolleri belli olan, kolej basketbolu tadında eğlenceli bir basketbol oynuyor Daçka ancak Kaf Kaf'ın seviyesi Euroleague'dir. Euroleague olmalıdır. Onun için de zamana ihtiyaç vardır.
KRİZ FIRSAT OLABİLİR
Can Korkmaz'ın kalitesi tartışılmaz ancak daha 5 aydır takımda bulunan ve Sarıca'nın setlerini daha tam hazmetmeyen bir isimde son 3 dakika top kalırsa ondan birşeyler beklemek hayalcilik olur. O sebepten Taylor'ın daha çok sorumluluk alması ve iyileşecek Roll'un takıma dönüp tıkanan hücumları ikili oyun uzmanlığı sayesinde açacak olmasıyla Pınar Karşıyaka yeniden rayına oturabilir. Ki bence en doğru zamanda formdan düştü. Böyle bir kötü basketbolu sezon sonu görsek, hedeflere ulaşılamazdı. Şimdi yere düştükten sonra tekrar ayağı kalkma ve ivmelenme zamanı. Evet korona vakaları tüm takımları üzücü şekilde tekrardan etkilemeye başladı ve maçlar art arda erteleniyor ancak bu Karşıyaka'nın tekrar gücünü toparlaması, setlerine tekrar sıkı sıkıya çalışması için bir fırsat olabilir.