Seferihisar’da kulübesinde yakılarak vahşice öldürülen Şila’yı hatırlar mısınız? 

Zavallı Şila, kimselere zararı dokunmayan bir pitbull’du. 11 Ekim 2022’de İzmir’in Seferihisar ilçesinde kulübesinin içinde yakılarak öldürüldü. Öyle vahşice ve acımasızca bir cinayetti ki, tüm Türkiye’deki duyarlı vatandaşları ayağa kaldırmıştı. 
Şila için adalet mücadelesinin sonunda Seferihisar 2. Asliye Ceza Mahkemesi Ömer Faruk Baki’ye "Bir ev hayvanını veya evcil hayvanı kasten öldürme" suçundan 2 yıl hapis cezası verdi. Ancak takdir indirimiyle ceza 1 yıl 8 aya düşürüldü.
*
Bu karar tabii ki ne Şila’nın sahibi Furkan Pınar'ı, ne de hayvan hakları savunucularını tatmin etti. 
Pınar’ın avukatı Deniz Akbıyık karar duruşması sonrasında şöyle konuşmuştu: "Hayvana karşı işlenen bu vahim suçun 'kabahat' olarak görülmeyip, suç olduğunun kabul edilmesi ve sanık Baki'nin 1 yıl 8 ay hapis cezasıyla cezalandırılması emsal karar olup, bizleri her ne kadar memnun etse de verilen cezaların miktarı ve bu cezaların infaz kanunu karşısında bir yaptırımı maalesef bulunmamakta. Bu anlamda mağdurun hayvanlar olduğu suçlar açısından kanuni düzenlemeye gidilerek sonuç cezaların artırılması ve bu suçların TCK kapsamına alınması gerektiğini düşünmekteyiz. İstinaf sürecinde de sürecin takipçisi olacağız."
Şila’nın sahipleri, Cumhuriyet savcısı, Hayvan Hakları ve Etiği Derneği, sanık avukatları, İzmir, Bursa, Antalya Baroları ile Hayvanlara Adalet Derneği’nin mahkemenin bu kararına karşı istinafa başvurması sonrasında sevindiren karar geldi. Duvar Gazetesi’nin müjdelediği habere göre; sanık Baki’ye verilen 1 yıl 8 aylık ceza, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Ceza Dairesi’nce ‘eksik ceza tayini’ nedeniyle bozuldu. 
Yani Şila için adalet mücadelesinin ikinci raundu resmen başlamış oldu.
*
Davanın müdahil STK’lerinden Seferihisar Doğa ve Hayvan Dostları Derneği’nin (SEHAYDER) Yönetim Kurulu Başkanı Fevziye Özkan Şila davasının adeta bir sembol haline geldiğini belirterek şu değerlendirmeyi yaptı:
“Şila davasında her ne kadar şüpheli kısa bir süre ceza evinde tutuklu olarak kalsa da bu davada eksiklikler olduğunu biliyor ve vicdanımız sızlıyordu. Şila için adalet tecelli etmemişti. İstinat Mahkemesi’nin bu kararıyla mevcut cezanın ek bir başka suçtan da verilecek ceza ile artacak olması sevindirici. Şimdi beklentimiz hem Şila, hem Konya Barınağı’ndaki kürek vahşeti ve tüm yaşam ihlaline uğrayan ağzı dili olmayan gariban hayvanlar için adaletin yerini bulması, kamu vicdanının rahatlaması ve Hayvanları Koruma Kanunu'nun hayvanları gerçekten koruması. Çünkü üzülerek görüyoruz ki, çoğu zaman hayvanlar değil suçlular korunuyor. Dileğimiz Türkiye’de hayvan haklarının daha caydırıcı ve net cezalarla korunabilmesidir.”
*
Şila için verilen adalet mücadelesi o kadar değerli ki, Türkiye’de vahşice öldürülen tüm canlar için de emsal olacak. Sessiz canlar için bu kez adaletin tam olarak yerini bulması temennisiyle…
*
Yangında annesi ölen buzağı HAYTAP himayesinde
Çanakkale yangın bölgesinde çalışmalarını sürdüren HAYTAP, yangında annesini kaybetmiş küçük buzağıyı himayesi altına aldı. Yangının başladığı Damyeri Köyü’nde yangından kaçamayan ve hayatını kaybeden ineğin henüz 2.5 aylık buzağısı, sahibinin de onayı ile HAYTAP Emekli Hayvanlar Çiftliği’ne getirildi. HAYTAP sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, buzağının gerekli tedavileri yapıldıktan sonra ömür boyu çiftlikte yaşayacağını duyurdu. 

*******************

WhatsApp Image 2023-08-31 at 17.05.32

DÜNYADAN BİHABER

STK’lerden ‘Avcılık Yasaklansın’ çağrısı

Merkez Av Komisyonu kararıyla 2023-2024 av sezonu başladı. Avlanmasına izin verilen türler arasında nesli tehlikede olan hayvanların da bulunması STK’lerin tepkisinin daha da büyümesine yol açtı. Türkiye’de avcılığın yasaklanması için çağrı yapan çevreciler sosyal medyadan paylaşımlar yaptı.
“Cinayet Sezonu Başladı!” başlığı ile avcılığa tepkisini koyan Doğa Derneği şu ifadeleri kullandı:
“28 Temmuz 2023’te Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Merkez Av Komisyonu kararları doğrultusunda, 2023-2024 av sezonu başladı. Her sene toplanarak, yıl içerisinde avlanacak canlı türlerine, nerede ve kaç birey öldürülebileceklerine karar veren Merkez Av Komisyonu, uzmanların itirazlarına rağmen, bu yıl da pek çok canlının avına izin vermiş durumda. Avına izin verilen türler arasında nesli dünya ölçeğinde tehlike altında olan ve koruma altında olması gereken elmabaş patka ve üveyikler de bulunuyor. Nesli tehlikede olsun olmasın tüm canlıların yaşam hakkının anayasal güvence altına alınmasını talep ediyoruz.”
Doğal Yaşamı Koruma Vakfı (WWF) Türkiye ise “Başka Canımız Yanmasın, Avcılık Yasaklansın” başlıklı açıklamasında şu noktalara dikkat çekti:
“Ağustos ayında yaşanan yangınların en büyüklerinden biri olan Çanakkale’deki orman yangını yaşam alanı orman olan birçok canlının savunmasız kalmasına neden oldu. 2021 yılında Temmuz ayının sonunda başlayan orman yangınlarından sonra Tarım ve Orman Bakanlığı kararıyla Muğla ve Antalya’da zarar gören devlet avlaklarının 2021-2022 sezonunda ava kapatılması olumlu bir gelişmeydi. Benzer kararın Çanakkale başta olmak üzere 2023 yılı yaz döneminde orman yangınlarından etkilenen sahalar için de alınmasını talep ediyoruz. Bu kararın yetkili kurumlarca en kısa zamanda uygulamaya alınması yaban hayatı ve biyolojik çeşitlilik için hayati önemde.”

*******************

WhatsApp Image 2023-08-31 at 17.05.31

BİZİM GEZEGEN

BM: Çocukların temiz çevrede yaşamaya hakkı var

Birleşmiş Milletler (BM) Çocuk Hakları Komitesi gençlerin yardımıyla hazırlanan ve hükümetlerin takip etmesi gereken yeni bir kılavuz yayınladı. Kamuoyu ile paylaşılan yeni raporda iklim değişikliğinin çocukların yaşama, hayatta kalma ve gelişme haklarını etkilediği belirtildi. Küçük çocukların en savunmasız gruplar arasında yer almalarına karşın iklim değişikliği tartışmalarında seslerinin nadiren duyulduğunu vurgulayan raporda, hükümetlerin çocukları yalnızca doğrudan zarar görmekten değil, aynı zamanda iklim değişikliğinin gelecekteki etkilerinden de korumakla sorumlu olduğu belirtiliyor. 
Rapor, katılımcı ülkeler, ulusal insan hakları kurumları, uluslararası kuruluşlar, uzmanlar ve 12 genç iklim değişikliği danışmanından oluşan bir danışma komitesi ile yapılan iki tur istişarenin ardından derlendi. Komite, çevresel bozulma ve iklim değişikliğinin kendi yaşamları ve toplulukları üzerindeki etkilerini paylaşan 121 ülkedeki çocuklardan 16 bin 331 katkı aldı.

Yayınlanan kılavuz, fosil yakıtların aşamalı olarak durdurulmasını ve yenilenebilir enerjiye geçişi içeriyor. BM ülkelerinin ayrıca çocukları iklim değişikliğinin zararlı etkilerinden korumak için hava kalitesini izlemek, gıda güvenliğini düzenlemek, emisyonlar ve toksik kurşun maruziyetiyle mücadele etmek gibi önlemler alması da gerekecek. Ülkelerin aynı zamanda iklim değişikliği ile çocukların ruh sağlığı arasındaki bağlantıyı da ele almaları ve eko-kaygı ve depresyonu artan koşullar olarak tanımlamaları öneriliyor.

******************

WhatsApp Image 2023-08-31 at 17.05.33

KULAĞIMIZA KÜPE OLSUN

Dünya ne kadar değerli?

"Birkaç milyon yıl önce, insanoğlu dünyada ilk evrimleştiğinde, dünya zaten orta yaşlı bir planetti; gençliğinin felaketlerinden ve taşkınlıklarından 4,6 milyar yıl uzaktaydı. Ama biz insanlar artık yeni ve belki de belirleyici bir faktörü temsil ediyoruz. Zekamız ve teknolojimiz bize iklimi etkileme gücü verdi. Bu gücü nasıl kullanacağız? Tüm insanlık ailesini etkileyen konularda cehaleti ve kayıtsızlığı hoşgörüyle mi karşılayacağız? Kısa vadeli avantajlara dünyanın refahından daha mı çok değer veriyoruz? Yoksa gezegenimizin karmaşık yaşam destek sistemlerini anlamak ve korumak için, çocuklarımızı ve torunlarımızı önemseyerek daha uzun vadeli mi düşüneceğiz? Dünya küçük ve kırılgan bir dünya. Ona değer verilmesi gerekiyor.” Carl Sagan/Kozmoz