Milletvekili seçimleri yaklaşırken, Türkiye’nin aslında yadsımadığı bir gerçeği yeniden yaşıyoruz. O da partilere yeni isimlerin katılması veya transferi.
İzmir’den son olarak DSP’den milletvekili, CHP’den ise belediye başkanı seçilen, çok kısa süre de olsa bir bakanlık koltuğuna oturan Hakan Tartan Gelecek Partisi’ne katıldı.
Tartan’ın bu hamlesi CHP çevrelerinde zaman zaman sert eleştirilere neden oldu. Oysa Hakan Tartan’ı yakından tanıyanlar bu transferi eleştirmediler. CHP yöneticileri bu konuda yorum yapmadılar.
Şöyle bir geçmişe bakalım. Hakan Tartan, Deniz Baykal’ın yeniden CHP’yi açması ile birlikte İzmir İl Yönetimi’nde görev aldı. Ancak; daha sonra DSP’ye katıldı ve milletvekili oldu. CHP üyesi oldu ve Konak Belediye Başkanlığı’nın ardından yeniden aday gösterilmediği için yine istifa etti. CHP’li adayın karşısına DSP adayı olarak çıktı. Ve uzun süre aktif siyasetin uzağında kalan Hakan Tartan, şimdi Gelecek Partisi’ne transfer oldu.
İzmir’in tanınmış siyasetçisi rahmetli Işılay Saygın ile birlikte çok vakit geçirdi Hakan Tartan. Sağ siyasette çok parti değiştirmesi ile tanınan Işılay ablasının yolundan ilerlemesi de şaşırtıcı olmamalı. Çünkü bu anlayış nereden olursa olsun biz aday olalım düşüncesini önceliğine alıyor. Bunun bir başka örneği de Cemil Şeboy.
Aktif siyaset yapanların zaman içinde kazandığı alışkanlıklar bu değişikliklerin de ana nedeni. Teğmen M. Ali Çelebi bu küçücük yaşında iki partiyi bitirdi ve AKP’ye geçeceğini ima eden açıklamalar yaptı.
İZMİRLİ SEÇMEN NE YAPAR
Şimdi ise Hakan Tartan’ın Gelecek Partisi önerisiyle CHP listelerinden İzmirli seçmenin önüne getirileceği konuşuluyor. İşte asıl sorun burada başlayacak. İzmir’de bir grup Hakan Tartan fanları olabilir.
Ama CHP seçmeni Gelecek Partisi’ne geçmesini bile yadırgadığı, onaylamadığı Tartan’a oy verir mi?
Bana göre bal gibi oy verir. Ekmeleddin İhsanoğlu’ndan tutun nice isimler CHP listelerinden seçime girdi ve milletvekili oldu. Benim de yakından tanıdığım, dostluk ettiğim Aytun Çıray CHP Milletvekili olduğunda sosyalist miydi? Hayır… Sağ partilerde yıllarını geçirmişti.
Asıl sorun böyle bir olasılık halinde CHP yönetiminin takınacağı tavır.
Bu arada bir grup seçmenin CHP’yi solun neresinde tanımladığı gerçeği. CHP’nin Deniz Baykal’dan bu yana attığı her adımla solun sağında yer aldığını düşünebilirsiniz. Zaten Türkiye’de iktidar olmak için birazcık solun sağında olmanız gerekiyor. Zamanında iktidar ortağı olan önemli siyasetçi ve devlet adamı Bülent Ecevit bu adımları herkesten önce atmıştı. Bu ekolden gelenlerin parti değiştirmesi de ülkemizde çok kolay oluyor. Bu gerçeği unutmayalım.
