1930 sonu, 1931 başları…
Atatürk ülke çapında bir denetleme gezisine çıkar ve her bakanlık kendisine danışman olarak birer müfettiş görevlendirir. Milli Eğitim (Maarif) müfettişi ise Hasan Âli Yücel.
Gezi sırasında Atatürk yanındakilere sorar:
“Türk milleti ne zaman kendini kurtulmuş sayabilir?”
Birçok yanıtın ardından Hasan Âli söz alır:
“Türk milleti ne zaman kurtarıcı arama ihtiyacını duymayacak hale gelirse, o zaman kurtulmuş olur.”
Atatürk çok beğenir bu yanıtı:
“Bu çocuğun ileri attığı, üstünde bizi derin derin düşündürmeye değer bir fikirdir.”

KILIÇDAROĞLU VE BAYKAL

86 yıl sonra Baykal yeni kurtarıcımızı açıkladı:
“Abdullah Gül”
Ardından Kılıçdaroğlu dedi ki:
“Ekmeleddin tercihi doğruydu… …Partiyi kim yıpratırsa kapının önüne koyacağım”
Sayın Kılıçdaroğlu ve Baykal…
Partiyi en çok yıpratan sizlersiniz!
Görevlerinizi yaptınız, sanırım.
Erdoğan’ı önce başbakan, şimdi de başkan yaptınız.
Atatürk’ü ve Atatürkçüleri çıkartıp attınız, partiden.
Sevr’i hortlatabilecek Anayasa değişikliğini sağlayan referandumdaki hukuksuzlukları, çalınan oylarımızı da gündemden düşürdünüz.
Lütfen artık gidin!
Bahçeli’nizi, Abdullah Gül’ünüzü, Ekmeleddin’inizi, Bekaroğlu’nuzu, Hüsamettin Özkan’ınızı, Kemal Derviş’inizi de götürün lütfen, giderken.
Nereye isterseniz oraya...
“Soros’un TESEV’ine kadar yolunuz var”

HASAN ÂLİ YÜCEL HAKLIYDI

Sevgili vatanseverler…
Boşuna beklemeyin; bir kurtarıcı gelmeyecek…
Kurtarıcı sizlersiniz.
Londra’da çekilmiş fotoğrafları hatırlayıp, yıllar önce yazılmış senaryoları, asıl büyük fotoğrafı görmeye çalışın.
Sahnedeki kuklaların ipini tutan emperyalist güçlerin oyununu bozun.
Umutsuzluğa düşmeyin; bardağın dolu tarafını da görün.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi hukuksuzluğu tescillerse, Erdoğan’ın karizması derin bir çizik daha alacak.
Birleştik ve yüzde 50’yi aştık; ancak hile ile geçebildiler bizi.
Anti-AKP ittifakı ikinci kez kazandı.
Demek ki olabildiğince birleşmeli, kesinlikle bölünmemeliyiz.
Bir değil, birden fazla çıkış yolu var.
MHP’liler partilerini geri alamazlarsa, Akşener ve Özdağ yeni bir oluşum kurabilir.
CHP olağanüstü kurultayla ve yepyeni isimlerle yeniden umut verebilir.
Bu iki oluşumun ‘Atatürk ve anti-emperyalizm’ şemsiyesi altında birleşmesi bile olası.
“Küçük olsun, benim olsun” zihniyetinden kurtulalım yeter.
Vatanseverliğinden, dürüstlüğünden, anti-emperyalistliğinden emin olduklarınızı destekleyin, lütfen.
İnsanları…
Gazeteleri…
İnternet portallarını…
Dernek ve kurumları…

AKP’NİN ‘A’SI

Parasını FETÖ bankasına yatıran, çocuğunu FETÖ okuluna gönderen hapiste; Kadir Topbaş’ın damadı Kavurmacı serbest.
Adalet ve Kalkınma Partisi’nin ‘Adalet’i örümcek ağına benziyor; küçük sinekler takılırken, büyük sinekler delip geçiyor.