Referandum'dan istediği sonucu çıkarmak isteyen iktidar, “ne kadar yol varsa” kullanıyor.
Hakkıdır da.
Tek sıkıntılı tarafı, bütün bu çalışmaları “bizim” paramız ile yapıyor olması.
Kul hakkı yeniyor mu, onu kendileri düşünsün.
Gelene gidene kafa tutuyorlar.
Neredeyse “dost” ülke bırakmadılar.

***

İşte böyle zamanların birinde, Japon’un biri Rize’de bir kahveye girmiş ve herkese kafa tutmuş:
Var mı aranızda delikanlı, varsa çıksın dışarı...”
Tahmin edeceğiniz üzere Temel kapıya doğru yürümüş.
Çıkıyorum ulan, görelim bakalım erkekliğini” demiş.
Birkaç dakika sonra Temel ağzı burnu dağılmış halde kahveye geri dönmüş.
Peşinden de Japon kasılarak içeri girmiş. Temel’i göstererek söylenmiş:
Ona ejderin kuyruk sallamasıyla vurdum...”

***

Ertesi gün Japon yine gelmiş.
Yine meydan okuma.
Yine Temel’den rest.
Ve birkaç dakika sonra kapıda yine ağzı burnu dağılmış bir Temel.
Ve peşinden kasılarak yaptığı oyunu açıklayan Japon:
Ona ejderin yakasusi tekniğiyle vurdum...”

***

Ertesi gün yine aynı hikaye:
Dayak yemekten ayakta duramaz hale gelmiş Temel ve her gün değişik bir stil kullanan Japon:
Ona ejderin kimanto tekniğiyle vurdum.”
Ve bir sonraki gün Japon yine kahveye gelip, yine herkese kafa tutmuş.
Japon'un restini gören yine Temel olmuş.
Birkaç dakika sonra herkes suratı dağılmış bir Temel beklerken bu defa Japon her tarafı kanlar içinde kapıda belirmiş.
Temel de hemen arkasından gelmiş, Japon'u göstererek gülümsemiş:
Ona Toyota’nın krikosuyla vurdum…”

***

Temel İstanbul boğazında tekneyle turist gezdiriyormuş.
Bir gün bir Amerikalıyı almış, başlamışlar tura.
Adam bir saray görüp sormuş:
Bu ne kadar zamanda yapıldı?”
Temel, “10 yılda” demiş.
Amerikalı, “Yazık, bizde olsa 5 yılda biterdi” diye küçümsemiş.
Derken bu kez bir cami görüp sormuş:
Bu ne kadar zamanda yapıldı?”
Temel: “5 yılda” demiş.
Amerikalı tekrar, “Yazık, bizde olsa 2 yılda biterdi” demiş.
Temel sinirlenmeye başlamış.
Bir tarihi yapı daha görmüşler, turist tekrar sormuş,
Temel, “2 yılda” demiş.
Amerikalı, “Vah vah. Bizde olsa 1 yılda biterdi” demiş.
Derken tam o sırada Boğaz Köprüsü'nün altına gelmişler.
Amerikalı köprüyü göstererek tekrar sormuş:
Peki bu ne kadar zamanda yapıldı?”
İyice sinirlenen Temel cevabı yapıştırmış:
Hangisi? Bu mu? Bilmem... Vallahi dün burada yoktu…”

***

Kıssadan hisse;
Temel bile sabrediyorsa bir bildiği var demektir.
Sabrın sonu selamettir.
Biraz da çalışarak elbet...