Kızım liseye gidiyordu. Dersleri de çok iyiydi. Bir gün bana sınıftaki bir çocuktan bahsetti. Olmadık zamanda bağırıyormuş. Sürekli elleri kolları hareket halindeymiş. Doğru okul müdürüne. Müdür karşımda eğilip bükülüyor. Çünkü okul için çok para verdim. İyi çocuk diyor. Kimseye ‘zararı yok’ diyor. Anlar mıyım? Kesin biletini dedim. ‘Oçem mi ne?’ oraya gönderdiler. Kızım, baba ben bunu mu istedim senden dese de mutluyum.

Yılların dolmuş şoförüyüm. Bir anne iki çocuk bindiler. Küçük kız yırtınıyordu. Ne ağlamak. Bastım frene, çektim el frenini. İndirdim aşağıya. Vicdanlıyımdır paralarını geri verdim. Duydum ki anne oğul yol kenarına oturup ağlamışlar. Ağlasınlar. Dolmuşta kimseyi rahatsız etmeye hakları yok.

Övünmek gibi olmasın bir devlet kurumunun engellilerle ilgili bölümünün başıyım. Engellilere çok destek verdim, çok.

Bir kadın geldi oğlu otizmliymiş. Eşi terk etmiş. Anlattı da anlattı. Bütün engelliler bizim dedim. Otizme de yer açarız dedim. Komisyona havale edeceğimi söyledim. Mutlu oldu. Komisyon hiç toplanmadı ama kadını o gün mutlu ettim bu bana yeter.

Bir kadın engelli kızı için temizliğe gidiyormuş. Gelsin bizim evi de temizlesin dedim. Aaa kadın entellektüel çıktı. Her konuya hakim. Dur bakalım sen temizlikçisin. İşini iyi yapıyor ama fazla bilimsel. Üstelik güzel... Benim de bir kocam var. Allah korusun. Tabii ki işine son verdim.

Ben yıllarca devletin üst kademesinde çalışmış bir emekliyim. Artık ücretsiz seyahat ediyorum. Bir gün kadın otizmli oğluyla otobüse bindi. Oğlan bağırıp çağırıyor. Sinirlendim. Madem öyle inin aşağıya dedim. Kadın ağladı ve indiler. Engelliysen engelinle kal. Emekliyken bile hala önemli adamım.

Yani çok iyi bir özel eğitim uzmanıyımdır. Geçenlerde otizimli bir çocuk verdiler. Çişini kakasını ben öğretecekmişim. Verdim geriye tabii. Elalemin çocuğunun çişi kakasıyla uğraşacak değilim ya. Ama ne.

Övünmek gibi olmasın çok önemli iş adamıyım. Adam emekliymiş ama engelli çocuğunun eğitim masrafları için iş arıyormuş... Aslında Türkiye'de böyle şeyler olmaz ama neyse. Sık sık izin alırsa ne yapacağız? Tabii ki reddettim.

O tarafta işler böyle, sizden naber...