“Ey kahraman Türk kadını, sen yerde sürüklenmeye değil, omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layıksın.”

(Mustafa Kemal ATATÜRK)

Yıl 1925’tir. İzmir’deki reddi İlhak Okulu’nda üç aylık öğretmendir Afet İnan. İzmir gezisine çıkan Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal okula gelmiştir. Şöyle anlatır o günü: ‘‘Atatürk salona girdiği zaman herkes onun çevresinde toplandı. Bir kenarda duruyorum. Bir yönetici kolumdan tutarak O'nun yanına oturttu. Heyecandan yüzüne bakamıyordum. Atatürk bir ara nereli olduğunu sordu. Ailemin Selanik-Doyranlı olduğunu öğrenince sorularını sıklaştırdı. Sonra da ailemle tanışmak istedi.”
Gazi, ertesi gün Afet İnan'ın ailesini ziyarete gittiğinde, geçmişe dair bir sırrı öğrenmiştir: “Zor günlerinde, İnan'ın anneannesinin dayısına ait bir çiftlikte saklanmıştır!”
Gazi ile yolu kesişmiştir artık Afet İnan’ın. Atatürk, onu “Manevi Kızı” edinir. 1939'da Ankara'da Dil Tarih Coğrafya Fakültesi'nde profesör olur Afet İnan. Türk Tarih Kurumu, Türk Dil Kurumu'nda önemli işlere imza atar. Kültür devrimindeki katkıları yadsınamaz.
***
Afet İnan, Büyük Önder Atatürk'ün yaşamının son 13 yılında hep yanındadır. Yakın tarihimizin dönüm noktalarının çok önemli figürü, hem de tanığı olmuştur! Atatürk’ün adeta sağ koludur. Her gezisine, sofrasında bulunmuştur. Bu yüzden de gericilerin iftiralarına maruz kalmıştır. İnan’ın "Atatürk Hakkında Hatıralar ve Bilgiler" kitabı, önyargılar ve yetersiz bilgiler nedeniyle hakkınca bilinmeyen tarihimizin, gerçek yerini almasını sağlamıştır. (İş Bankası Yayınları)
"Türk kadınının modern toplumdaki yerini alması yolunda bizzat örnek oluşturmak ve seçme-seçilme hakkının tanınmasına öncüsü" olan, Atatürk'ün pek çok konudaki görüşlerine ilk elden tanıklık edendir Afet İnan. Atatürk döneminde "yaşadıklarını ve ondan dinlediklerini" okuyucuyla iyi ki paylaşmıştır. Atatürk vasiyetnamesinde Afet İnan için, “yaşadığı müddetçe ayda 800 lira verilecektir” diye yazmıştır.

***
16 yıldır çeşitli gazete ve dergilerde yazan, Çin Radyosu'nda Türkçe servisinde editörlük de yapan Gazeteci-Yazar Özlem Özdemir’in, "Afet" isimli biyografi türü çalışması, Kırmızı Kedi Yayınevi’nden raflarda yerini almış. Özdemir, "Cumhuriyetin ilk tarih profesörü" Afet İnan'ı anlatmış. Cumhuriyet Gazetesi’nden Ebru Dedeoğlu'na verdiği röportajda, amacını da bakın nasıl aktarmış: “Afet İnan çoktan tanınmalı, herkes tarafından bilinmeli, gençlerin idollerinden biri olmalıydı. Atatürk’ün en yakınındaki kişi, 'ilim arkadaşı', devrime sayısız katkısı olmuş bir kadın! Bir başka ülkede olsa hakkında sayısız film, kitap olurdu, kendi ülkesinde ise adını bilmeyenler var.

Yola bunun değişmesi lâzım diye çıktım.”

***
Yazara göre, Afet İnan, kadınlarımızın haklarını elde etmesinde başrolde! Örneğin, sınıfta bir belediye seçimi yaptırıyor ve bir kız öğrenci seçiliyor. Ama bir erkek öğrenci buna kadınların

'seçme ve seçilme hakkı yok' diye itiraz ediyor. Düşünün! Öğretmen Afet oy veremiyor ama birkaç yıl sonra o erkek öğrencisi seçmen olacak! Kitabında bu hadiseye şöyle yer vermiş yazar; “Bu olay, Afet’i çok üzüyor. Atatürk’e olayı ağlayarak anlatıyor ve hatta bu hakka sahip olana kadar öğretmenlik yapamayacağını söylüyor! Atatürk de ona 'başka ülkelerde durum nedir öğren' diyor. Ve Afet’in bir yıla yakın dünyadaki kadın hakları hakkında araştırma süreci başlıyor. 3 Nisan 1930’da, kadınlara belediye seçimlerinde oy hakkı tanınacağı gün, Afet halkın karşısına ilk kez çıkıyor ve araştırma sonuçlarını paylaşarak, 'artık sıra Türk kadınındadır ve bugün ilk adım atılmıştır' gibi bir konuşma yapıyor. Kadın hakları mücadelesinin sözcüsü Afet olmuş oluyor. Kadın haklarımızı elde etmemizde yolu açan kadındır Afet İnan!.."

***
Adeta "Cumhuriyet kurulmadan önce, kurulacak Cumhuriyet için doğmuş bir kadın" Afet İnan! Yazıyı, Özlem Özdemir'in önsözündeki finaliyle bağlayalım: “Hayatını Atatürk'ün kurduğu Cumhuriyet'e ve kadın haklarına adamıştı Afet. Onun her iki çabasını da sürdüren Cumhuriyet kadınları hep olacak! Yaşasın Cumhuriyet!”