"Fetret" sözcüğü kökeni olarak Arapça "FTR" kökünden fatra(t) "gevşeme", "iki olay arasında geçen süre", Arapça FATARA "gevşedi, çözüldü, eridi" fiilinden gelir.
TDK Sözlüğü’nde ‘’fetret’’ sözcüğünün anlamı için... 1. İki peygamber arasında peygambersiz geçen süre, 2. İki padişah arasında padişahsız geçen süre, 3. İki olay arasındaki süre, 4. Hükümet gücünün çözüldüğü, gevşediği ve eridiği bir yerde düzenin yeniden kurulmasına kadar geçen süre olarak tanımlanır. ‘’Fetret Devri’’ denince hepimizin aklına Bunalım Devri ya da Fasıla-i Saltanat da denilen Osmanlı hükümdarı Yıldırım Bayezid’in beş oğlundan dördü arasındaki taht kavgaları nedeniyle 1402’den 1413’e kadar süren kargaşa dönemi gelmez mi?
***
Ceyhun İrgil, CHP’nin ‘’Cerrah’’ Milletvekili. Gazetecilik geçmişi de var. Üretken bir siyasetçi. Meclis kürsüsünde de sıkı sık görürsünüz, önerge de verir peşpeşe. Tabanda politika yapmayı benimsemiştir. Beşinci kitabının ismi; ‘’Fetret’’ İrgil’in! İrgil’e göre; ‘’AKP iktidarı döneminde yaşananlardan dolayı bu 15 yıllık iktidar dönemini ‘fetret devri’ olarak algılayan veya bu dönemin uygulamalarının mağduru milyonlarca insan var.’’
***
Ceyhun İrgil kitabında, ‘’İnsanların çoğunun sevmekten, düşünmekten, konuşmaktan, yaşlanmaktan, unutulmaktan ve ölmekten korktuğuna’’ değiniyor ve devam ediyor; ‘’Bu Fetret Devri’nde korkularımız iktidar eliyle ‘acılarımız’ oldu. Cumhuriyet’in hiçbir döneminde böylesi bir korku ve hukuksuzluk dönemi yaşanmadı. Haksızlık, hukuksuzluk ve
adaletsizliğin ötesinde ‘kötülüğün toplumsallaşması’ asıl sorun… Hiçbir dönem karşılıklı vicdana, hoşgörüye, diyaloğa böylesi ihtiyaç olmadı. Cehaletin, nezaketsizliğin ve görgüsüzlüğün bu denli toplumsallaştığı günümüzdeki bu kutuplaşma ve bölünmüşlük artık tehdit olmaktan öte, varlığımız için de büyük bir tehlike…Birlikte “biz” olarak güzel günler
için daha az hamaset ve daha az nefret ve öfkeye, daha çok hoşgörü ve vicdana ihtiyacımız var.’’
***
‘’Fetret’’te, Bursa Miletvekili İrgil’in 82 yazısı yer alıyor. Her bir yazı, bize; Cumhuriyet tarihinin en zor ve tehlikeli günlerini yaşadığımızın uyarısını yapıyor! Ülkemizin içte ve dışta ciddi bir tehdit altında olduğunu anımsatıyor! Bugünleri gelecekte çocuklarımız sorduğunda ne diyeceğimizi sorguluyor! Öfke ile ayrıştığımızı, bu kutuplaşma ikliminden, bölünmüşlükten nasıl kurtulacağımızı anlatıyor! ‘’Ölüsü bile dirilerden daha diri’’ Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün ilke ve devrimlerine bağlılığın, içinde bulunduğumuz açmazdan kurtulmamızın tek yolu olduğunu vurguluyor!..
***
Ceyhun İrgil, kitabını şu dizelerle bitirmiş; ‘’Bilgini, enerjini, elindekileri, varlığını başkaları ile paylaşmaktan sakınma. Paylaştıkça güzelleşeceksin. Ve paylaştıkça çoğalacaksın. Unutma! Bilgisini kendine saklayan lider olur, bilgisini başkası ile paylaşan bilge olur!’’ Her yeni bir kitabı elime aldığımda Fakir Baykurt Hoca’nın şu sözü gelir usuma; ‘’Kitap sevgisi diye bir sevgi vardır sanırım. Ana sevgisi, kardeş sevgisi, yar sevgi gibi bir sevgi…’’ Kitap okuyun, okutun!
Derin cehalet çukuruna düşmemek için! ’’Fetret’’i de okuyun, okutun, bilgiyi de paylaşın!..